Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya

HÜDAPAR DİYARBAKIR İL BAŞKANI ”ÖNCE İNSAN” DEDİ

HÜDAPAR DİYARBAKIR İL BAŞKANI FARUK DİNÇ BAŞKENT POSTASI’NA KONUŞTU.ÖZEL HABER / MURAT GENÇ

HÜDAPAR DİYARBAKIR İL BAŞKANI

SORU:Sizleri tanıyabilir miyiz? Sayın Faruk Dinç kimdir? Ne zamandan beri il başkanlığı yapıyorsunuz?

 CEVAP:  ÖNCELİKLE MERHABA , HOŞGELDİNİZ .

1985 yılında Diyarbakır’ın Dicle ilçesine bağlı Pekmezciler köyünde doğdu. İlkokulu Pekmezciler köyünde, ortaokulu Dicle Kocaalan YİBO’da okudu.

Diyarbakır Atatürk Lisesini bitirdikten sonra üniversite sınavına giren Dinç, Malatya İnönü Üniversitesi Eczacılık Fakültesini kazandı ve bitirdi.

Hazreti Muhammed’in hayatı ve sahabe ile ilgili araştırmaları olan Dinç, Elazığ’da belediye konferans salonunda üç yıla yakın siyer konferansları verdi ve bu programları Rehber TV’de de yayınlandı. Aynı şekilde yine Rehber TV’de sağlık programları yaptı.

Dinç, siyaset hayatına HÜDA PAR’la başladı. HÜDA PAR’ın Türkiye’deki il gençlik kolları başkanı görevine seçilen Dinç, daha sonra HÜDA PAR Genel İdare Kurulu (GİK) üyesi oldu.

35 yaşındaki Dinç, evli ve 2’si erkek biri kız olmak üzere 3 çocuk babasıdır.

8 KASIM 2020 tarihinde tek liste ile yapılan seçimde HÜDA PAR Diyarbakır İl Başkanlığına seçildim.

083905 hudapar 21 21

SORU : İl başkanlığınız ve ekibinizin en güçlü yönleri nelerdir?

 CEVAP : Benim ve ekibimin özelde ilimizin genelde memleketimizin sorunları ile dertlenip çözüm noktasında çalışan, karşılıksız çalışma ilkesiyle çıkar beklemeden halkının faydasını düşünen kendini HÜR DAVASINA adayan programlı, dürüst, fedakâr, bir ekibimin var.

Teşkilatımız bir plan ve program dâhilinde, özverili bir şekilde ve hiçbir çıkar ya da menfaat beklemeden halkımızın sorunlarına çözüm arayan bir ekipten müteşekkildir. Tabi teşkilatımızın en güçlü yanı her birinin bu halkın içinden olması ve halkın içindeki sorun veya sıkıntılara birebir şahit olup bu sorunları ziyaret edebildiğimiz her yetkiliye iletmeye gayret etmesidir. Bugüne kadar da esnafından emeklisine, işçisinden işsizine, yaşlısından gencine her vatandaşımızın sorunlarını dinleyip bu sorunlara elimizden geldiğince derman olmaya çalıştık. Yetkilileri ilgilendiren her sorunu da gerekli mercilere her fırsatta ilettik. Ve Allah (cc)’a hamdolsun halkımızın birçok sıkıntısını bu şekilde giderdik, gidermeye de devam ediyoruz. Bu konuda teşkilatımız hemşerilerinin her sıkıntısını kendi sıkıntısı olarak görüp bu sorunları gidermeye gayret ediyor ve sadece sıkıntılı zamanlarında değil halkımızla bütünleşmiş bir şekilde mutlu günlerinde de kendilerini yalnız bırakmayıp sevinçlerine de ortak oluyor.

084048 hudapar 21 19

SORU: Sizce Diyarbakır’ın en önemli ilk 3 problemi nelerdir ve partinizin bununla alakalı çözümü nelerdir?

CEVAP: Uyuşturucu,işsizlik ve Kürt meselesi . 

UYUŞTURUCU; Uyuşturucu illeti her geçen gün toplumumuzu ve geleceğimizi tehdit altına almaktadır. Uyuşturucu kullanım yaşı ilkokul çağına kadar düşmüş, okullar parsellenerek uyuşturucu çeteleri tarafından bölüştürülmüştür. Uyuşturucu ile mücadele kapsamında çalışma yapan hükümet başta olmak üzere, kurum ve kuruluşlar istatistikleri bir kenara bırakarak uyuşturucunun kökünü kurutmak için bir seferberlik başlatmaları gerekmektedir.

Türkiye’de geçen yıl meydana gelen uyuşturucu olaylarının suç türlerine göre dağılımı incelendiğinde, 159 bin 268 olaydan 123 bin 649’unun kullanma amaçlı uyuşturucu madde satın almak/kabul etmek/bulundurmak olduğu ortaya çıktı. Uyuşturucu ile mücadele kapsamında yapılacak çalışmalar, bu sayıyı düşürmekten ziyade uyuşturucu kullanımını tamamen bitirmeye yönelik olmalıdır. Öte yandan bu illete bulaşanlara yönelik yapılacak olan çalışmaların yanında, henüz uyuşturucu illeti ile tanışmamış, geleceğimiz olan gençlerimize yönelikte de çalışmalar yapılmalıdır.

Uyuşturucu illetine bulaşan gençlerimize yönelik yapılan çalışmalarda, bu illete bulaşanların ana sebepleri arasında ailelerin kendileriyle yeterince ilgilenmemesi, ebeveynlerinden göremedikleri ilgiyi, şefkati dışarıda aramalarıdır. Bunun yanında bölgemizdeki işsizlikten dolayı boşta kalan gençlerin yaşadıkları sıkıntılar sonucu uyuşturucu illetine bulaştıklarını görüyoruz. Uyuşturucu illeti ile mücadele kapsamında yapılacak çalışmalarda ve gençliğimizin bu illette bulaşmaması için asli görev ailelere düşmektedir. Aileler sevgi ve şefkati çocuklarından esirgememelidirler. Aile hayatından kopuk yaşayan gençlerin her türlü illete bulaşacaklarının bilinmesi gerekmektedir.

Aileler, çocuklarını İslam ahlakı üzerine yetiştirmelidirler. İslam’ın maneviyatından kopuk yaşayan gençler çareyi farklı yerlerde aramakta ve sonuçta uyuşturucu illetine bulaşmaktadırlar. Uyuşturucu ile mücadelede reçetemiz İslam’dır. Öte ayandan bu illetin önüne geçilebilmesi için halkın da topyekûn olarak buna karşı bir seferberlik ilan etmesi gerekmektedir. Herkesi bu konuda daha duyarlı olmaya davet ediyoruz.”

Bölgede yaşanan işsizlikten dolayı gençlerin psikolojik bunalım yaşadığına ve bu durumun onları uyuşturucu madde kullanımına itiyor. “Her fırsatta, ‘Dindar nesil yetiştireceğiz’ diyen hükümet yetkilileri de bir an önce üzerlerine düşen görevleri yapmaları gerekmektedir. İşsizlikten dolayı gençlerimizde oluşan psikolojik bunalımın önüne geçilmesi için bölgemizde istihdam alanları oluşturulmalı, gençlerimiz bu psikolojiden kurtarılıp istihdama kazandırılmalıdır. Çalışan, evine ekmek götüren bir gençlik huzurlu olacaktır. Huzurlu olan gençlerinde uyuşturucu illetine bulaşmaları neredeyse imkânsızdır.” açıklamasında bulundu.  

Halkın yarısından fazlasının fakir olduğu ve beşte birinin açlık sınırının altında olduğu bir ülkede, uyuşturucu ile ilgili yapılan operasyonlarda genellikle ‘bu kadar TL’lik uyuşturucu yakalandı’ denmesi bu işi cazip bir hale getiriyor. Bu tür söylemlerden uzak durulmalı, aksine ‘Uyuşturucu yine can aldı’ şeklinde söylemler kullanılmalıdır.

Son olarak, uyuşturucu illetine bulaşmış genç kardeşlerimize kendi çevrelerini değiştirmelerini tavsiye ediyoruz. İslami bir çevreye bürünmeleri için İslam ile hemhal olmuş genç kardeşlerimizle bir arada hareket ederek, bu illetten kurtulabilirler. Onlarla beraber kendi yaşamlarını da İslami bir yaşam modeline sahip olmaları gerekiyor. Kur’an-i iklimden geçmeleri gerekiyor. Kur’an-ı Kerim’i okumayı biliyorlarsa okumalı, O’nun maneviyatını yaşamalıdırlar. Bizim tüm dertlerimizin reçetesi İslam’dır. Uyuşturucu illetinden de ancak İslam’a sarılarak kurtulabiliriz.

İŞSİZLİK; Diyarbakır genelinde eğitim, sağlık, ulaşım ve alt yapı ile ilgili sıkıntıların olduğunu unutmamız gerekir.Aynı şekilde istihdam bakımından yeteri kadar siyasiler tarafından önemsenmiyor.

Diyarbakır’daki işsizlik oranlarının Türkiye’deki işsizlik ortalamasından çok daha yüksek İşsizlikle uğraşan kurumların işçi alımlarında ciddi adaletsizlik görülmektedir. Bu adaletsizlik her geçen gün artmaktadır. Siyasilere yakın kişilerin işçi alımında kendi yandaşlarına öncelik tanımaları herkes tarafından malum olan bir şeydir. Devlet; yatırıma öncelik verip istihdam alanlarının sağlanması için de imkânlarını seferber etmelidir.

Fabrikalar çoğaltılması, istihdam alanlarının arttırılması gerekir. Devlet; fabrikalar ve üretim merkezleri için verdiği hibeleri takip etmeli. Bu projelerin, siyasilerin yandaşları tarafından suiistimal edilmemesi için gerekli denetimler sıklaştırılmalıdır. Belediyelerin elinde yapboza dönüşen kaldırımlar için harcanan para ile bir tavuk çiftliği bile yapılsa hem belediye kazanır hem halk kazanır hem de istihdam sağlanmış olur. Gençlerimizi kaldırım taşlarına kurban etmeyin. Sırf dışarıdan iyi görünmek, rant sağlamak ve oy almak için gençlerimizi heba etmeyin. Üretim ve istihdam yapmak çok mu zor? Maalesef siyasiler her şeyi kendi gelecek emelleri üzerinde bina ediyorlar. Toplumu ve geleceğimiz olan gençleri düşünen kaç tane siyasetçi var? Gençlerimiz tek tek elimizden kayıp gitmektedir. Başka milletlerin tecrübesini yaşamaya hiç niyetimiz yok.

Memleketimizde, ülkeye fayda sağlayacak genç beyinlerin olduğuna inanıyoruz. Bu gençlerimizin eğitimini desteklemede ciddi adımların atılması gerekiyor. Mülki amirler, kendi bünyelerinde eğitim-öğretim kursları oluşturmalı, ücretsiz programlar vermelidir. Ayrıca, üniversiteyi kazanan gençlerimizin ihtiyaçlarını karşılayacak miktarda burs imkânı sunulmalıdırlar.

 

084544 hudapar 21 7

KÜRT MESELESİ ; Kürtlerin tabii, insani ve İslami bütün hakları tanımayıncaya kadar bu coğrafya asla huzur bulmaz, bulmayacaktır. Kürtlerin yaşadığı topraklarda hüküm süren devletler bu sorunu çözerken her şeyden önce yaptıkları yanlış uygulamalar ve hatalarıyla yüzleşip işe, duruşlarını ve söylemlerini düzeltmekle başlamalıdırlar.Öncelikler sorunuzu değiştirmek isterim biz HÜDA PAR olarak Kürtleri sorun olarak görmüyoruz ‘Kürt meselesi’ olarak isimlendirilmesi noktasından yanayız. KÜRT MESELESİ tanımını kullanmamız daha uygun olacağını düşünüyoruz. Hem İslami hem de kavmi etnik kimliğe düşman temelinde yeni bir devlet oluşturuldu. Cumhuriyet kendini bunlar üzerinde kodladı Türk milliyetçiliğini ve laikliği esas aldı. Bu ikisini esas aldığı için de İslami veTürk olmayan diğer bütün etnisitelere düşmanlık, onları yok sayma ve asimilasyon sürecini başlattı.

Artık Kürt meselesini emperyalistlere havale etmekten vazgeçmelidir.

Ana dilde eğitim herkesin hakkıdır. Sadece Kürtçe değil hangi dili konuşan vatandaşlar var ise kendi ana dillerinde eğitim talep ediyorlarsa mutlaka devlet temin etmek zorundadır. Anayasa’da bunun önünde engel var, bu engel kalkmalıdır. Kürtçe ikinci resmi dil olmalıdır. Şu anki Anayasa’ya göre bu mümkün değildir ama bunun da önünün açılmasını talep ediyoruz.

Hakları pazarlıksız verilmelidir.Kürtlerin duygusallığı ve mazlumiyeti üzerinden güç kazanıp Kürtlere zulüm eden zihniyet de, maalesef Kürt kardeşlerimizi ateşe düşürmekten başka hiçbir şey yapmamışlardır. HÜDA PAR olarak önce insan diyoruz; kültür, ırk, renk, statü farkı gözetmeksizin insan olmanın kişiyi onurlu kılmak ve haklarını tayin etmek için yeterli olduğunu söylüyoruz

SORU: Ankara’nın hem en büyük en geniş tabana hitap eden başkent postası gazetesinin her ay Diyarbakır eki için ilk sayıya özel vermek istediğiniz bir mesaj var mı?

CEVAP: Tekrar hoş geldiniz diyorum . . Umarım Diyarbakır’ımızı ve misafirperverliğini beğenmişsinizdir. Başkentin nabzını tutan gazetenizin Diyarbakır’da da yayınlanmasından memnuniyet duyduk. Bu güzel çalışmada bizlerede mikrofon uzattığınız için teşekkür ederiz.  hayırlı çalışmalar , başarılar dileriz.