İTB Meclis Başkanı Tuncer: 'Tarım, savunma sanayii kadar stratejik görülmeli'
İzmir Ticaret Borsası Meclis Başkanı Ömer Gökhan Tuncer, Haziran ayı meclis toplantısında yaptığı konuşmada tarım sektöründeki yapısal sorunlara dikkat çekerek, gençlerin tarımdan uzaklaştığını, üretimin sürdürülebilirliğinin tehdit altında olduğunu ve temel ürünlerde artan ithalatın gıda egemenliğini riske attığını vurguladı.
İzmir Ticaret Borsası (İTB) Meclis Başkanı Ömer Gökhan Tuncer, 24 Haziran 2025 tarihinde gerçekleştirilen Haziran ayı olağan meclis toplantısında önemli açıklamalarda bulundu. Tuncer konuşmasına, kısa süre önce vefat eden İTB pamuk ajanı Naşit Sart’ı anarak başladı.
‘Tarım artık gençler için cazip bir sektör değil’
Tuncer, Türkiye tarımının ciddi yapısal sorunlarla karşı karşıya olduğunu ifade ederek, tarımın gençler için hem ekonomik hem sosyal açıdan cazip olmaktan çıktığını belirtti. Sosyal güvence eksikliği, belirsiz gelir yapısı ve yetersiz destekler nedeniyle genç nüfusun kırsaldan uzaklaştığını dile getirdi.
‘Yüksek girdi maliyetleri çiftçiyi zorluyor’
Tarım sektöründe en önemli sorunlardan birinin yüksek girdi maliyetleri olduğunu belirten Tuncer, döviz kurlarındaki dalgalanmaların gübre, yem, tohum ve zirai ilaç gibi girdilerde dışa bağımlılığı daha da sorunlu hale getirdiğini söyledi. Çözüm için, enerji başta olmak üzere tüm temel girdilerde yenilenebilir kaynaklara geçilmesi gerektiğini savundu.
‘Kuraklık ve su yetersizliği üretimi tehdit ediyor’
Türkiye'nin su stresi yaşayan bir ülke olduğunu belirten Tuncer, sulama altyapısındaki eksikliklerin ve suyun verimsiz kullanımının tarımsal üretimi riske attığını ifade etti. Özellikle İzmir çevresindeki Gediz, Küçük Menderes ve Bakırçay havzalarında üreticilerin her geçen yıl daha fazla su sıkıntısı yaşadığını vurguladı. İklim değişikliğinin etkilerinin artık açıkça hissedildiğini ve hava koşullarının öngörülemez hale geldiğini de ekledi.
‘Gıda güvenliği değil, gıda egemenliği hedeflenmeli’
Tuncer, Türkiye’nin bazı temel tarım ürünlerinde artan ithalat oranlarının gıda egemenliğini tehdit ettiğini belirtti. Uzun vadeli ve planlı politikalarla temel ürünlerde üretim üstünlüğünün sağlanabileceğini ifade etti. Tarımın, savunma sanayii kadar stratejik bir sektör olarak ele alınması gerektiğini vurgulayan Tuncer, Japonya’nın kırsal kalkınmaya dayalı modellerini örnek göstererek Türkiye’nin benzer ulusal kalkınma politikaları geliştirmesi gerektiğini söyledi.
Tarım diplomasisi aracılığıyla Türkiye’nin Orta Doğu, Afrika ve Orta Asya ülkeleriyle stratejik iş birlikleri kurabileceğini belirten Tuncer, tüm bu adımların üreticiyi güçlendireceğini ve ülkenin geleceğini garanti altına alacağını söyledi.