Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Ramazan Ercan BİTİKÇİOĞLU

Selâ korkuttu…

Selâ korkuttu ama hainleri değil milleti korkuttu. Hainler ve elebaşları zaten selâsız, ezansız diyarlara çoktan gitmişlerdi.

Gecenin bir yarısı uyuyor insànlar. Kimi yorgun, kimi hasta. Ertesi gün iş günü!. Birden yüksek desibelde bir velvele başlıyor minarelerden. «15 Temmuz’u anma selâsı» veriliyor…

Selâya kurban olayım. Lâkin bu çok yersiz artık. 15 Temmuz’un üzerinden tam altı (6) kocaman sene geçmiş. İşin cılkını çıkarmanın âlemi ne?

Kimse o saatte uykulu mahmur gözlerle oturup “yaa, hey gidi hey, namussuzlar az kalsın ülkemizi mahvedeceklerdi” falan diye tefekküre dalacak değildi.

Netekim uyananlar yalnızca (ben ve âilem dahil) “Allah sizi bildiği gibi yapsın emi” diyebildik. İşin cılkını çıkarırsanız olacağı budur. Herşeyi tadında, kıvamında bırakmak gerek.

Ayol bir de o selâlar güzel okunsa bari. Teybe kasedi koymuşlar, gündüz saatlerinde okunduğu gibi okunuyor cazırtı cuzurtu eşliğinde.

Selâ merkezî olarak müftülüklerce yayınlanıyor ilçe ve hattâ köylere. Kontrolü yok, desibel ayarı yok, makam desen hak getire…

Gece saatinde okunacaksa saba makamında okunmalıdır selâ. Ve dahi düşük bir desibelde, kimseyi yatağından hoplatıp karyolasından düşürecek aşırı yüksek desibelde değil.

Öyle ki ülkemizde misafir ettiğimiz turistler sabah uyandığında ilk iş rehberlerine “gece dinlediğimiz o şey ne güzeldi, sözleri ne mánâya geliyor?” falan demeliydiler.

Ve tàbîî işin mahiyetini öğrendiklerinde de, “lâ’net olsun bunu yapanlara” demeliydiler. Bunu da sağlayacak olan o selânın ve dinleyicisi olan tüm milletin (o rehber dahil) hadiseyi tam bir vukufiyetle bilmesiydi.

Hálâ işin mahiyetini anlayabilenlerin sayısı oldukça az. Meselâ bendeniz kendi yazdığım sitede baktım, işin mahiyetini kavramak bir yana işkembeden sallanmış, zan ve tahminler üzerine çoğunun yazdıkları.

Yazarları böyle olursa toplumun halini varın siz hesap ediniz.

Neden böyle oldu? Zira 6 senedir hamaset ötesi bir anlatım olmadı. Dün sayın CB Erdoğan’ın sözlerinde satır arası bazı mühim bilgiler vardı ama geneli itibarıyla o da hamaset nutkuydu.

“15 Temmuz’da bu millet destan yazdı…” Eyi, güzel de o destanın yazılmasına sebep neydi, 15 Temmuz ve sair darbeleri tezgahlayan mahfiller aslında neyin nesiydi?

Yalnızca Türkiye değil, dünya da global bir kumpasın içinde, siyonist terör devleti İsrail merkezli bir mahfil bu işleri organize ediyor. Kâh Türkiye’de, kâh hattâ ABD’de sahne alıyor oyun…

Gücünüz yetiyorsa böyle anlatmalısınız. ABD başrolündeki Joe Biden gibi demans değilsiniz. Herif elindeki notu bile anlamaktan âciz. “Son satırı da okuyup çık” kısmı dahil okuyor ve dünyayı idare ediyor!.

Millet destan yazdı elbette. Bunu bilmeyen mi var? Bilmeyen yok, bilmezden gelen eşşek herifler, hainler, kendi ikballerini ülkenin selamat ve saadetinden üstün gören namussuzlar var yalnızca.

Siz o eşşek herifleri öyle bir anlatmalıydınız ki, halk da “evet işte altılı masadakiler” demeliydi. Siz değil, halk demeliydi onu.

Siyasî deha budur sayın Erdoğan. Dünya tarihindeki en ünlü hatiplerin hayatını, büyük devlet adamlarının ince diplomatik sözlerini yeniden inceleyiniz, bana hak vereceksiniz.

Ve tekrar ediyorum efendim, sizin mevkiniz hamaset mevkii değil, gizli derin bilgileri halka ifşa etme mevkiidir.16.07.2022

YORUMLAR

Bir yanıt yazın

YAZARLAR
TÜMÜ

SON HABERLER