TÜRKİYE’Yİ HİÇBİR GÜÇ DURDURAMAZ: MGK Toplantısı ve Yankıları !..

Türkiye içerden ve dışardan ablukaya alındı! İç ve dış mihraklar ortaklaşa hareket ederek Türkiye’yi siyasi, ekonomik ve toplumsal istikrarsızlığa sürüklemek için akla-hayale gelmedik yollara başvuruyorlar. Türkiye her şeyin farkında ve bilincinde!   

2023 Seçimleri öncesi Türkiye’nin önünü tıkamak için her türlü yalan, iftira, karalama, provokasyon girişimlerinde bulunan iç ve dış mihraklar artık çizmeden yukarıya çıkmaya başladılar! Türkiye’nin en hassas, en mahrem ve en kritik noktalarını kaşıyarak uluslararası camiada küçük düşürmek istiyorlar!

Türkiye’nin Suriye ve Irak’ın kuzeyine yapmış olduğu operasyonlar üzerinden spekülasyon yapan terör destekçilerinin son günlerdeki sergiledikleri tavır, tutum ve davranışları kafaları karıştırıyor!.. Çünkü  mantıklı ve tutarlı hiçbir yanları yok: amaçları başka!..

Dün yapılan MGK toplantısında tüm terör odakları ve onlara destek verenler aleni/açık bir şekilde uyarıldı! Gerçi T.C. Devleti’nin bu uyarılarını dikkate almayanlar var! Terör odakları, güvenlik güçlerinin operasyonlarına karşı gelirken uluslararası hukuk, insan hakları ve kamu vicdanı gibi duygu sömürüsü yaparak haksız açıklamalar yapıyorlar!

Oysaki daha dün gerçekleşen MGK toplantısında, operasyonların BM’nin 51. Maddesi kapsamında yapıldığı ifade edilerek “Teröre karşı verdikleri kahramanca mücadelede; milli ve milletler arası hukuk ile insan hakları ve kamu vicdanına mutlak bir bağlılıkla hareket etmeyi ile olarak benimseyen… “ gibi aydınlatıcı bir açıklama yapılmasına rağmen hala bu konuda yalan söylemelerinin bir amacı olsa gerekti!..

Gerek yurt içinde ve gerekse yurt dışında TSK ve diğer güvenlik güçlerimizin ortaklaşa yapmış olduğu operasyonlarda kamu vicdanını, insan haklarını ve uluslararası hukuku gözettiğini kendileri de çok iyi biliyor! Bilmelerine rağmen yegane amaçları ortalığı karıştırmak, suyu bulandırmak ve toplumsal kargaşa çıkartmak…

Bu kargaşayı fırsat bilen terör örgütlerinin, sınırlarımıza, şehirlerimize, vatandaşlarımıza ve güvenlik güçlerimize yönelik saldırılarına asla ve asla müsaade edilmeyecektir. Dünkü MGK toplantısında bunu yapanlara yönelik önemli bir karar alındı : “Bölgemizde; sınırlarımızı, şehirlerimizi, vatandaşlarımızı ve güvenlik güçlerimizi hedef alan hiçbir terör örgütünün varlığına ve etkinliğine müsaade edilmeyeceği, bunun için gereken her adımın kararlılıkla atılacağı hususu vurgulanmıştır.”

Dünyadaki ekonomik kriz ve enflasyonu fırsat bilen Türkiye’deki bazı market zinciri kuruluşlar etiketler üzerinde oynuyorlar! Bazı terör yandaşları sosyal medyada halkı kışkırtmak için yalan ve iftira dolu paylaşımlar yapıyorlar! Yazılı, görsel ve sosyal medyada güvenlik güçlerimizi karalamak ve yıpratmak için akla-hayale gelmedik yalan haberler uyduruyorlar!

Bütün bu konularda devletimiz, etiketlerle oynayan bazı marketler, halkı kışkırtmaya çalışan terör yandaşları ve güvenlik güçlerimizi karalamak ve yıpratmak isteyen mihraklar uyarılmasına rağmen maalesef bu uyarılar görmezlikten geliniyor! Uyarılan mihraklar kendilerini haklı çıkarabilmek için kamuoyu önünde açıklama yapacak kadar hayasız, fütursuz ve şımarık davranışlar sergiliyorlar! Bu fütursuz ve şımarık davranışlar, bir yerlerden cesaret aldıklarının apaçık göstergesiydi.

Emperyalist küresel güçler, dünyanın bazı bölgelerinde savaş çıkartarak egemenliklerinin devamını sağlamak için uğraşıyorlar. Nasıl ki Rusya-Ukrayna savaşını çıkarttılarsa şimdi de Çin-Tayvan, Sırbistan-Kosova ve Türkiye-Yunanistan arasında bir savaş çıkartmak için gayret sarfediyorlar.  Çünkü besin kaynakları kan, gözyaşı, işkence, zulüm ve savaş…

MGK toplantısında Yunanistan’a da bir mesajımız vardı. Bildiğiniz gibi ABD, güneyimizde terör örgütlerini kışkırtırken batımızda da Yunanistan’ı kışkırtmaya devam ediyor.  Yunanistan da ABD’nin gazına geliyor. Ege adalarını adeta silah deposu haline getirdi. Yunanistan ABD için bir ÜS oldu. ABD’nin Yunanistan üzerinden Türkiye’ye yönelik amacı apaçık ortada!..

Bizim üzüldüğümüz şey,  Yunanistan’ın ABD’nin gazına gelmesi. Yunanistan tarihte de bu tür hatalar yapmıştı. 1. Dünya savaşında emperyalistlerin gazına gelmiş ve Türkiye’ye saldırmıştı. Kurtuluş Savaşı’nda  uğradığı yenilgiyi ve içine düştüğü durumu ne çabuk unuttu?! O yüzden (komşuluk hatırı da olsa) Türkiye sürekli Yunanistan’ı uyarmak zorunda kalıyor.

Dünkü MGK toplantısında, Türkiye’nin samimi, uzlaşmacı ve çözüm odaklı yaklaşımlarını Yunanistan’ın görmezlikten geldiği vurgulanmıştı. Uluslararası hukuk ve anlaşmaları çiğnemekten ve gayri askeri statüdeki adaları silahlandırmaktan bir an önce vazgeçmesi için Türkiye, Yunanistan’a  son uyarılarını yapıyordu.

Türkiye geçmişte olduğu gibi şimdi de KKTC’nin yanındaydı. KKTC’nin Türk Devletleri Teşkilatı’na gözlemci olarak katılması sağlanmıştı. Türkiye, KKTC’ni yalnız bırakmamıştı. Kıbrıs sorununun çözülmesi için adil çözüm yollarına yanaşmayan batının inadına Türkiye, uluslararası hak ve hukuku gözeterek hakkaniyetten vazgeçmeyeceğini bütün dünyaya duyurmuştu. KKTC’nin Türk dünyasının ayrılmaz bir parçası olduğunu dünyaya duyurmakla kalmamış aynı zamanda Kıbrıs Türklerinin haklı davasına diğer ülkelerin de destek vermesi çağrısında bulunmuştu.

Türkiye nasıl ki kendi güvenliği konusunda hassas davranıyorsa  aynı şekilde Rusya-Ukrayna savaşına da seyirci kalmamıştı. Rusya-Ukrayna Savaşı’nın sona ermesi için elinden gelen her şeyi yaptı ve yapmaya da devam ediyor. Rusya-Ukrayna arasında barışı sağlamak için diplomasi trafiğini ve arabuluculuğu hala sürdürüyor. Aynı şekilde Çin-Tayvan arasında da gerginlik, sürtüşme ve çatışma istemiyor. Bilhassa Sırbistan ve Kosova arasında sıcak bir çatışmanın çıkmasına da razı değil. Kısaca, Türkiye dünyada barış, istikrar ve huzur istiyor.

Türkiye Bosna-Hersek ve Kosova’daki gelişmelere seyirci kalmıyor. Balkanlarda da istikrar, huzur ve barış olması için gayret sarfediyor. Bölgenin huzuru, güvenliği ve istikrarı için taraflara ayrılıkçı söylemlerden ve tek taraflı girişimlerden kaçınmaları çağrısında bulunuyor.

Türkiye, kendi güvenliğini, huzurunu ve istikrarını düşündüğü gibi komşularının ve tüm dünyanın güvenliğini, barışını, huzurunu ve istikrarını da düşünüyor. Rusya-Ukrayna Savaşı’nı durdurabilmek için yürüttüğü diplomasi trafiği, gıda/tahıl krizi çözümündeki gayretleri, esir takasındaki arabuluculuğu Türkiye’nin uluslararası kamuoyundaki itibarını ve güvenirliğini artırmıştır.

Türkiye şu anda dünyanın en güvenilir ülkelerinin başında geliyor. Dost ve düşman Türkiye’ye güvenmekte tereddüt etmiyor.  Fakat dost görünen düşmanlar istisna! Türkiye’nin onlara mesajı akıllarını başlarına toplaması yönündedir. Hiçbir güç Türkiye’nin dünya barışına giden yoldaki mücadelesinin önüne geçemeyecektir.