UÇTAN UCA ŞİFRELEME YA DA WHATSAPP’IN SONU
Bazı tekellerin insan kandırma metodları o kadar dahiyanedir ki, işi bilen uzmanlara bile “helâl olsun be” dedirtir…
Atalarımız “at binenin, kılıç kuşananındır” demişler. Burada “atın üzerinde kim varsa at onundur, ya da kılıcı kim kuşanmışsa hırsız dahi olsa kılıç onun olur” gibi bir sakat mánâ da yoktur.
Burada “marifet” kasdı vardır.
Kim daha güzel biniyorsa ata binmek onun hakkı, kim daha iyi ve güzel kullanabiliyorsa kılıç kuşanmak onun hakkıdır anlamında marifet övülür.
Bu gereksiz (!) ve uzun izahatı kasden yaptım…
Yine bir “terbiyesiz atasözü” vakıasıyla yüz yüze gelmeyelim diye…
Şimdi sadede gelebiliriz. Whatsapp nam bizim dahi kullandığımız ve bir hayli işimize de yarayan mesajlaşma platformu tarih olmak üzere…
Yalnız Türkiye’de milyonluk bir kullanıcı kitlesi “uçtan uca şifrele/me”[1] sonrası ya Telegram veya Signal tercihinde bulundu.
Görünen Whatsapp’ın kendi ayağına sıktığı…
Lâkin… Lâkin kazın ayağı öyle değil.
Yàni aslında şu anda Whatsapp (ve facebook sahipleri) şöyle diyordur:
“Behey gafiller, sizi zaten şifrelemiyordum ki, siz öyle «mesajlarınız uçtan uca şifrelenir» dediğime kandınız… yok öyle beleş. Almadan vermek yalnız God’a (siz Allah’a der) mahsus. Ben sizden yararlanmayacağım ama siz beni sonuna kadar kullanacaksınız, bir Yahudinin böyle bir tufaya geleceğini düşünmek de ancak Türklere mahsus bir saflık olsa gerek…”
Muhterem okurlarım, bu hadiseden sonra hem sosyal medyanın hem de sibernetiğin[2] uzmanı şahıslar tv kanallarında konuşmaya başladılar. Bendeniz bunları sıkı bir şekilde takip ediyorum.
Ne bu işlerin uzmanıyım, ne de herhangi bir iddiam var. Fakat Allah sizi inandırsın, daha bu mesele konuşmaya başlanır başlanmaz, “behey gafiller” dedim içimden.
Ne kendim, ne de çocuklarımdan biri özel (mahrem) bir fotoğrafını (saçları görüneni bırak, sıfatları belli olan dahi yok) paylaşmıyorduk.
Google’da yapılan aramaların dahi “reklâm” olarak geri döndüğü bir siyonist sahipli sanal dünyada bunları yapmanın intihar ötesi bir dangalaklık olduğu tartışmasız idi çünkü…
Bu konuda sosyal medya platformlarında hayli uyarı da yapıyordum.
Lâkin «beğen» (ing. like) almak milletin egosunu öylesine tatmin ediyordu ki, uyarılarıma zaman zaman fevkalâde kızgın tepkiler bile alıyordum… Üstelik çoğu, hiç ummadığım kerli ferli kişilerdi…
Neyse, biz gelelim yine şu “uçtan uca şifreleme”ye…
Uçtan uca şifreleme, kullandığıınız platformda bu özellik varsa, gûya gönderilen mesajın yalnızca alıcı cihazda çözülebilecek şekilde[3] şifrelenmesi yöntemidir. Mesaj, göndericiden alıcıya şifrelenmiş biçimde yol alır.
Lâkin dikkat, işte kandırmaca da burada gizli…
Kullandığınız platform yapıyor tüm şifrelemeleri.
Yàni siz ona tam olarak güveniyorsanız eyvallah, sorun yok demektir. Fakat siyonist yahudinin nesine güveneceksiniz.
“Bir yahudi beleşe günahını vermez” demez miydi büyüklerimiz. Adam senden istifade edeceklerini bir güzel alır, bir yerlere kaydeder kullanmak üzere.
O yüzden de senden beş kuruş istemiyor.
Şu terbiyeli atasözümüz de zaten bunu anlatıyor…
KAZ GELECEK YERDEN TAVUK ESİRGENMEZ. 11.01.2021
[1] “me” ekini bilerek ayrı yazdık. Olmak yahut olmamak işte bütün mesele… “Artık mesajlarınızı uçtan uca şifrelemeyeceğim, verilerinizi keyfe má yeşâ kullanacağım, canınız istemiyorsa çıkın, sizi zorla tutan mı var?” havalarına giren Whatsapp kendi ayağına sıkmış görünüyor… Lâkin… lâkinden sonrası yazımızın konusu.
[2] Sibernetik veya güdüm bilimi; canlı ve cansız tüm karmaşık sistemlerin denetlenmesi ve yönetilmesini inceleyen bilim dalıdır.
[3] Bu işi de sizin namınıza kullandığınız whatsapp yapıyor… Siz doğrudan mesajın tá kendisini görüyorsunuz.
YORUMLAR