YPG, PKK, DAEŞ ve Siyasal Meşruiyet
Türkiye, YPG ve PKK terör örgütlerinin Siyasal Meşruiyetini yok etti…
Birileri soracak YPG ve PKK terör örgütlerinin böyle bir meşruiyeti mi vardı? Açıklayalım:
Suriye’nin Kuzeyinde sanal bir DAEŞ terör örgütü kuruldu. Daha sonra sanal örgüt bazı devletler tarafından beslendi. Yine aynı devletler tarafından DAEŞ terör örgütü öcü şeklinde abartıldı… DAEŞ terör örgütünü yok etmek için Suriye’nin topraklarında yerleşmek isteyen devletlerden oluşan bir koalisyon kuruldu… Söz konusu koalisyon tarafından PKK ve YPG terör örgütlerini meşrulaştırmak için DAEŞ terör örgütü ile mücadele etme görevi verildi. İşte bu amaçla PKK ve YPG terör örgütlerine “5 bin TIR ve 2 bin uçak silah” ([1]) desteği sağlandı.
Suriye parçalandıktan sonra DAEŞ terör örgütü belli bir zaman sonra ortadan kaldırılacaktı. Sonunda denecekti ki PKK ve YPG terör örgütlerinin desteği olmasaydı DAEŞ terör örgütünü yok edemezdik. PKK ve YPG terör örgütleri, DAEŞ konusunda bize yardım ettiğine göre meşrulaştıralım. Peki, ne yapalım?
YPG ve PKK terör örgütlerine devlet statüsü verelim. İşte bu şekilde YPG ve PKK terör örgütleri meşrulaştırılacaktı… Belki de Suriye’nin orta kesimlerinde veya Suriye’nin batısında düşünülen oyun muhtemelen sahneye konacak ama YPG ve PKK terör devleti Türkiye sınırlarından uzakta bir yerde olacak…
Bugün Türk Ordusu Suriye’nin Kuzeyinde terör koridorunu yok ederken aynı zamanda uluslararası arenada meşrulaşmaya giden YPG ve PKK terör örgütünün önünü de kesmiş oldu. Şimdilik güzel bir başarı…
YouTube Kanalları
YouTube kanallarını izliyorum. Ordu seferde iken provokatör arz eden cümleler, vatanseverlik ile uzaktan yakından alakası olmayan, terör örgütlerinin kurduğu cümleleri duyuyoruz. Örnek:
“ Altı ay içinde Cumhurbaşkanı gidicidir. Türkiye, dünyada yalnızlaştırıldı. Türkiye’nin ekonomisi çöktü… Türkiye bir iki hava uçuşu yapacak geri dönecek, ABD ne kadar izin verirse o kadar uçacak. Türkiye işgalcidir. Suriye’de ne işimiz vardır. Üçüncü Dünya savaşı çıkacak Türkiye’nin yüzünden.”
“Erdoğan, meydan okudu ABD’ye veya Erdoğan Birleşmiş Milletlerde konuştu, sana mı kaldı Filistin’i savunmak, yoksa halife mi olacaksın, yoksa İhvân-ı Müslimîn’i Suriyenin Kuzeyine mi yerleştireceksin.”
Yukarıdaki cümleler Türk ordusuna köstek olmak için söylenir. Söz konusu terör örgütü koridorunu Suriye’nin Kuzey’inden yok etmek için sefere çıkan Türk Ordusu’ndan rahatsız olanlar çok net bir şekilde ortada…
Devletimiz Suriye’nin kuzeyinde terör örgütlerini temizlemek için veya terör koridorunu yok etmek için bir harekât başlattığını söylüyorsa veya Suriye göçmenlerini Suriye’nin kuzeyinde iskân edeceğim diyerek devlet, sefer için bir karar almışsa, bizim görevimiz siyasete ara vermek, devletimize, ordumuza ve karar veren sivil iradeye destek olmaktır.
Terör örgütleri, Avrupa devletleri ve Arap birliği, yukarıda ifade edilen moral bozucu cümleleri gramere uygun (Dilbilgisi kurallarına) bir şekilde çok güzel kuruyor… Sözüm ona bazı yazarların zahmet etmelerine gerek yoktur…
Yandaş Medya
Yandaş medya cümlesini merak ettim, lügatlere baktım. “Bir grubun, bir görüşün, bir siyasi partinin yandaşı medya olarak tanımlanmaktadır. Ülkemizde de örnekleri çoktur.
Birileri çıkıyor “yandaş medya şöyle yaptı, yandaş medya böyle yaptı. Veya yandaş medyanın falan yazarı şöyle yalakalık yaptı, böyle yalakalık yatı.” Birilerinin kastettiği medya iktidar yanlısı medyadır. Aynı kişiye soruyorum:
Sen yandaş medya değil misin?
Olur mu ağabey ben iktidara çakan medyayım…
İyi de kimin ağzıyla iktidara çakıyorsun?
Kendi ağzımla…
Olur mu kendi ağzınla, senden önce muhalefet söylemişti senin yazdıklarını. Eğer böyle ise sen de muhalefetin yandaş medyasısın… Zaten “yandaş medya” kavramını telaffuz ediyorsan aklıma ilk gelen soru şudur? Acaba “yandaş medya kavramını dile getiren kişi hangi yandaş medya içinde yer alıyor? Uzun sözün kısası iki yandaş medya olduğunu anlıyoruz. Birisi iktidarın yandaş medyası, diğeri de muhalefetin yandaş medyası… Yandaş medya kavramına açıklık getirdikten sonra hemen soruyu sordum.
İktidarın yandaş medyası, iktidara yalakalık yaptığına göre sen de muhalefete yalakalık yaptığını ifade etmiyor musun bir şekilde…
Dün fecebookta bir şeyler yazdım.
Merhaba
Birlik olma zamanıdır. Güçlü olma zamanıdır. Birbirimize kabahat arama zamanı değildir.
Ordu sefere çıkmışsa tartışma biter siyaset biter.
“Allah, ordumuzu her daim muzaffer eylesin…”
Selamlar.
Bir arkadaşım aradı.
Senin tarafsız olduğunu düşünüyordum. Facebookta siyaset yaptın. Demek ki aldandım.”
Niye aldandın?
Sarayı destekliyorsun gibi bir algı oluştu ben de..
Hayır sarayı desteklemedim. Sadece Devleti kim temsil ederse onu desteklerim. Devlet söz konusudur. Ordu söz konusudur… Ordu seferde.. Ordunun zaferi için dua ettim. Sadece Orduya dua etmek yetmiyor. Devletin en üst kademesinden alın rütbesiz asker arasındaki herkese dua edeceğiz ki devletimiz başarılı olsun. Biz de bunu yaptık. Hepsi bu kadar…
Ordu sefere çıkmışsa tartışma biter, siyaset biter. Dua başlar…
Selam ve saygılarımla…
[1] Kıymet Sezer 21 Kasım 2018 Yeni Şafak
YORUMLAR