Ağrı, siyaset, ekonomi, esnaf…
Başkent Ankara’da siyaseti, gündemi, ekonomiyi, esnafı, Covid salgınını takip etmeye kısa bir ara verip Anadolu’ya revan olduk. Hususi aracımızla yaklaşık bin 200 km’lik kara yolu ile gerçekleşen Ankara-Ağrı yolculuğumuz ve bölgedeki ziyaretlerimizde edindiğim izlenimleri bu yazıda paylaşacağım.
Herkesin merak ettiği siyaset ve ekonomiyi aktaracağım. Evvela ulaşımdan bahsedeyim. Ankara’dan Ağrı’ya giderken Kırıkkale sınırlarında, Yozgat Akdağmadeni’nde ve Erzincan civarındaki bozuk yollar ile yol çalışmalarından kaynaklı ulaşım sıkıntısı dışında genelde çift şerit, yer yer üç şerit olan yollar için hükümetin hizmetleri alkışla karşılanıyor.
Türkiye’nin en uzun süre Ulaştırma Bakanlığı görevini icra eden eski Başbakan Binali Yıldırım’ın memleketi Erzincan’daki yol bozuklukları beni hayrete düşürdüğünü ifade etmeliyim.
Ulaşımda önemli bir hizmet olan Yüksek Hızlı Tren hatlarına da değinmeden geçemeyeceğim. Yol boyunca gördüğümüz Ankara-Sivas YHT hattı önemli ölçüde tamamlanmış. Alternatif ulaşım ağlarıyla bölge yeni bir imkâna kavuşmuş olacak. Haziran ayı sonunda bu ulaşım ağının hizmete girmesini bölge halkı merakla bekliyor.
Denetimler sıkılaştırılmış
Gidiş istikametinden ziyade, Doğu’dan İç Anadolu ve Batı’ya dönüş yolunda denetimlerin sıkılaştırıldığına şahit olduk. Yol boyunca 5 ayrı noktada trafik kontrol noktası oluşturulmuş. Sürücüler durdurulup, ehliyet ve HES kodu kontrolleri yapılıyor.
Birçok noktada hız kontrol mekanizmaları devrede. Çoğu sürücü hız nedeniyle ceza yemekten mustarip olsa da denetimlerin sıkılaştırılması yol boyunca kazaların önlenmesi açısından büyük mesafeler kat edildiğini gösteriyor.
Gelelim ekonomiye, esnafa, siyasete…
Bayram öncesi kapanmaya esnafın tepkisi büyük
Bölgede ziyaret ettiğimiz esnaflar arasında bakkal, eczane, mobilya, giyim, hırdavat, kasap gibi çeşitli gruptan kesimler oldu.
Bayram öncesi 17 günlük tam kapanmaya küçük esnaf ile konfeksiyon, berber kesimi büyük oranda tepkili. Özellikle bayram öncesi iş yapma potansiyeli olan berberler, giyim sektöründekiler “Bizim dükkânlarımıza gelen kişi sayısı sınırlı iken, zincir marketlerden günlük alışveriş eden kişi sayısı bir hayli fazla. Bize gelince virüs yayılıyor da onlara gelince neden yayılmıyor?” serzenişiyle tepki gösteriyor.
Siyaset…
Esnafın sitemini dinlerken HDP Ağrı Milletvekili Dirayet Dilan Taşdemir’in Tutak esnafını ziyaretini gördüm. Çayını içtiğimiz esnafa gelip selam verdi, “Nasılsınız, iyi misini?” diye sordu. İşin ilginci esnaf olan beyefendi, Taşdemir ayrıldıktan sonra yanındakilere “Hanımefendi kim?” diye sordu. Siyasetçiler esnafın derdiyle dertlenemiyor. Siyasetçilerin esnaf ile olan imtihanı açısından şahit olduğum bu olay önemli bir örnek.
Günlük haber kuşakları yakından takip ediliyor. Siyasetteki tartışmalar bölgede önümüzdeki 2 yıl için bir öngörülemezlik oluşturmuş. Yapılan iyi işlere rağmen hükümete yönelik ciddi eleştiriler söz konusu. Bu eleştiriler yapılırken “Bu hükümetten daha iyisi mi gelecek?” şerhi de düşülüyor.
Yerel yönetimler…
Küçük şehirlerde eleştiri, dedikodu bir hayli fazla olur. Yaptıklarınız beğenildiği gibi eleştirilir de… BBP’den AK Parti’ye geçen Tutak Belediyesi kendi imkanlarıyla çalışmalarını sürdürüyor. Esnaf ve vatandaş memnun.
Ağrı’da belediye çalışmaları başarılı görünüyor… Şehir yeni kazanımlar elde etmiş. Bunlar da valiliğin ve belediyenin katkısı fazla. Ancak belediye araçlarının kullanımı noktasında eleştiriler de var…
Covid tedbirlerine camilerde tam uyum var
Covid salgınına karşı en büyük tedbirin camilerde gösterildiğini gördüm. Bunun dışında caddelerde, sokaklarda, kalabalık mekânlarda ciddi anlamda ihmal söz konusu! Vatandaş maske, mesafe ve kısıtlamalardan sıkılmış.
İşsizlik konusu gündem bile değil, çünkü kayıtsız işsizin en fazla olduğu yerler küçük şehirler ve köylerdir. Kaderlerine razı olmuş görünüyorlar.
Köylünün derdi bu yıl kuraklık… Ot, buğday ve arpadaki verimsizlik, kurbanlıkların bu yıl daha pahalı olması köylüyü bir hayli endişelendiriyor.
TV ekranlarında nutuk atan siyasetçilerin, sokakta vatandaşı dinlemesi, esnafa dokunması gerekiyor. Aksi halde “Hiçbir şey eskisi gibi olmaz” sözü vatandaşın elinde!
YORUMLAR