Son iki yılda dikine giden alım gücündeki azalma, yàni vatandaşın neredeyse hergün değişen fahiş etiketler karşısındaki çaresizliğine bakıp da kahrolmayanlar kimi tuzu kuru haramzadelerden başkaları olamazlar.
Çaresizliğin karşısında çare ve çözüm olmak gerekir. Bunu da yalnız devlet değil aklı, fikri, bilgisi olan herkesin vazife gibi görmesi lazım.
Akıl sahipleri, bilgeler, bilginler (âlimler) çare ve çözümleri teklif eder, devlet de bunlardan yapabileceklerini yapar.
Hattâ devlet sosyal medyada gevezelik eden kimi sivri zekâları bile takip eder, kimsenin aklına gelmemiş bir çare/çözüm bulursa değerlendirir.
Devlet olmak budur.
Bizim ricâl-i devlet (devlet adamları) sosyal medyayı (gördüğüm kadarıyla genel olarak) reklâm ve savunma için kullanıyorlar. Bunu da yapsınlar icabında ama sosyal medyada ilk yapacakları şey devletin menfaatlerine hizmet ve/veya vatandaşların geçimini, huzur ve selâmetini temindir.
Neyse… Bendeniz birkaç madde halinde şu çare ve çözümler paketini arz edeceğim:
1) Pahalılığın bitmesi için Allah’ın yardımını isteyelim.
2) Allah’ın yardımı için ahlâkımızı düzeltelim. (Bir Müslüman bir budist, şintoist kadar ahlâk sahibi değilse oturup ağlamalıdır).
3) Ahlâkımızı düzeltmeye birbirimizi kandırmaktan vazgeçerek başlayalım.
4) Birbirimizi kandırmanın yüzlerce çeşidi var. En iyi insàn en doğru insàndır.
5) Genç kızlar açık-saçık veya seksî giyinerek koca bulmaya çalışmasın. Böyle bulunan koca daha seksî birine kapılırsa sizi terkeder!
6) Pazarda, dükkânlarımızda müşterilerimizi kandırmayalım. Hele yalan söyleyerek, yemin ederek malı satmak tam felâkettir. Bereket gider, “bizi aldatan bizden değildir” hadîs-i şerîf’ini aklınızdan çıkarmayınız.
Camında NEFİS CAĞ KEBABI yazıyorsa o gerçekten de nefis, yàni helâl ve güzel bir etten yapılmış, müthiş lezzetli olmalıdır.
7) Evli çiftler birbirini aldatmamalıdır. Bu ille de zinâ ile olmaz. Yolda gözleri şam Şeytanı yahut radar gibi dönüp duranlar da eşini aldatıyordur. Unutulmasın ki âile yıkılmadan ne gâvur ülkesinde ne Müslüman ülkesinde devlet yıkılmaz, ülke batmaz.
* * *
Dün, Hazine ve Maliye Bakanı Nebati’nin açıkladığı «esnafa 100 milyarl» işindeki yanlışa işaretle, “Sayın bakan galiba bir milyona bir milyar diyor. “Paramızdan altı sıfırı atan partinin bakanı nasıl olur da halâ böyle konuşur?” demiştim.
Yabancı ajanslara da baktım, «yaklaşık 153 milyon dolar» demişlerdi. Bu da TL(₺) olarak (Bir USD = 18,59₺ dersek) sekiz milyar ikiyüzotuzdört milyon, altıyüzaltmışbirbine tekabül ediyor.
Ben de yanılmışım ancak, yüz milyar ₺ nere, sekiz milyar ₺ nere? Bu yanlış sehvense düzeltiniz. Aynı gün köşemde yazar, “sayın bakanımızın meblağı çok göstermek gibi kötü bir niyeti yokmuş” derim.
İstikamet sahiplerine hürmetlerimi arzeder, ellerinden öperim. 25.10.2022
YORUMLAR