DEMOKRASİNİN İLK KURBANI VE BİR DARBENİN GÖLGESİNDE SON BULAN HAYAT; ADNAN MENDERES
Türk demokrasi tarihinde önemli bir figür olan Adnan Menderes, 1950–1960 yılları arasında Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı olarak görev yapmış ve halkın doğrudan desteğiyle iktidara gelen ilk siyasi liderlerden biri olmuştur. Ancak onun iktidarı, 1960 askeri darbesiyle sona ermiş; yaptığı uygulamalar Anayasa ihlali olarak değerlendirilmiş ve nihayetinde idamla sonuçlanan dramatik bir yargılama süreciyle son bulmuştur. Bu olay, Türkiye'nin demokrasi tarihinde derin izler bırakmıştır.
1899 yılında Aydın’da dünyaya gelen Menderes, Ankara Hukuk Mektebini tamamlayıp, 1930’lu yıllarda CHP’den milletvekili seçildi.
1946’da Celal Bayar, Fuat Köprülü ve Refik Koraltan ile birlikte Demokrat Parti’yi (DP) kurdu.
14 Mayıs 1950 seçimlerinde DP büyük zafer kazandı ve Menderes başbakan oldu.
Ekonomik kalkınma, Marshall yardımları, yol ve altyapı çalışmaları.
Dini özgürlüklerin artırılması Ezanın tekrar Arapça okunması.
Halkla doğrudan iletişim kuran, popülist bir yönetim anlayışı.
Basın özgürlüğü kısıtlandı, Muhalefete karşı tahammülsüzlük arttı, 6-7 Eylül Olayları (1955), İstanbul’da azınlıklara karşı linç hareketi.
Vatan Cephesi oluşumu ile toplumsal kutuplaşma derinleşti, Ekonomik kriz, enflasyon ve dış borçlar artmaya başladı.
27 Mayıs 1960 Darbesi Ordu, demokrasiye müdahale edildiği ve anayasa ihlal edildiği gerekçesiyle yönetime el koydu.
Cumhurbaşkanı Celal Bayar, Başbakan Adnan Menderes ve DP yöneticileri tutuklandı.
Darbe, Milli Birlik Komitesi adıyla kurulan askeri yönetimce gerçekleştirildi.
Sanıklar Yassıada’da özel mahkemelerde yargılandı. 592 kişi sanık oldu.
Menderes, Anayasayı ihlal. Zimmet, usulsüz ithalat, Köylere din adamı gönderme gibi çok sayıda suçlamayla yargılandı.
Mahkemelerin bağımsızlığı sorgulandı, siyasi intikam havası hâkimdi.
Adnan Menderes, Dışişleri Bakanı Fatin Rüştü Zorlu ve Maliye Bakanı Hasan Polatkan ile birlikte idama mahkûm edildi.
Celal Bayar’ın yaşı nedeniyle cezası müebbet hapse çevrildi.
İdam Günü – 17 Eylül 1961’de Menderes, 16 Eylül'de idam edilmesi planlanmıştı ancak bayıldığı için ceza ertelendi. 17 Eylül sabahı İmralı Adası'nda idam edildi.
Son sözü Allah milletimi ve memleketimi korusun oldu.
Menderes’in idamı, büyük bir kesimde travma ve üzüntü yarattı. Demokrat Parti’nin halktaki karşılığı güçlüydü. Yıllar içinde bu idam, demokrasinin idamı olarak görülmeye başlandı. Siyasi tartışmaların sembol olaylarından biri hâline geldi.
1990’da Turgut Özal döneminde Menderes ve arkadaşlarının itibarı iade edildi, 1990 yılında naaşı, İstanbul Topkapı’da Anıt Mezara nakledildi, Demokrasi şehidi olarak anılmaya başlandı, Türkiye’deki sağ siyasetin pek çok figürü Menderes’i referans aldı.
Demokrasiye Katkısı
Tek parti döneminden çok partili hayata geçişin öncüsü olması, Sandıkla iktidara gelen bir lider olarak demokrasiye güveni artırması olmuştur.
Adnan Menderes’in hayatı, iktidarın halk desteğiyle kazanılabileceğini ancak demokrasinin sadece seçimle değil, hukukun üstünlüğü ve özgürlüklerle anlam kazandığını gösteren tarihi bir örnektir. Onun idamı ise, Türkiye’nin demokrasi tarihinde unutulmaz bir kırılma noktasıdır. Bugün bile siyasetin ve hukukun nasıl olması gerektiğine dair en çarpıcı derslerden biridir.