ENKS: Suriye Kürt Ulusal Konseyi, (Encûmena Niştimanî ya Kurdî li Sûriyê) 2011 yılında Suriye devlet başkanı Beşşar Esad’ın zulmüne ve PKK’nın Suriye uzantısı YPG/PYD’nin bölgedeki Kürt halkına karşı aşırılıklar göstermesine karşı duran 11 muhalif Kürt parti ve grup Irak Kürdistan Bölgesel Yönetimi (IKYB) Başkanı Mesut Barzani’nin partisi KDP’nin büyük desteğiyle kurulan bir oluşumdur. Erbil’i merkez olarak seçen bu yeni oluşum hem Beşşar Esed rejimine karşı durmak, hem de Suriye’de bulunan Kürtleri tek çatı altında toplamaya çalışarak yeni kurulacak Özgür Suriye Devleti’nde Kürt halkının hak ve hukuklarını koruyacak bir mekanizma oluşturarak faaliyet göstermek. Konseyin Başkanı Abdülhekim Beşşar’dır. (Kısa Bir Hatırlatma: Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, ENKS temsilcileriyle Ankara’da bir araya geldi. Bakan Çavuşoğlu, “Suriyeli Kürtlerin meşru temsilcisi Suriye Kürt Ulusal Konseyi heyetiyle görüştük. Suriye Ulusal Koalisyonu içindeki ve siyasi süreçteki rollerini desteklediğimizi belirttik. Kürtlere en büyük zararı terör örgütü PKK/YPG’nin verdiğini vurguladık” dedi…) (Suriye Muhalif ve Devrimci Güçler Ulusal Koalisyonunda (SMDK) Suriye Kürt Ulusal Konseyini (ENKS) temsil eden Abdulhekim Beşşar, “Kürtleri DEAŞ’tan sonra bekleyen en büyük tehlikenin YPG/PKK olduğunu” söyledi.) Haziran 2012’de Erbil, Temmuz 2012’de Hewler ve Ekim 2014’te Duhok Anlaşması olmak üzere 3 kez resmi olarak bir araya gelen YPG ve ENKS, Suriye’de Kürtlerin yaşadığı bölgelerde iki grubun güçlerini birleştirmesi ve ortak hareket etmesiyle alakalı adımlar atsa da hepsi başarısız olmuştur.[1] PKK/YPG/PYD kendisine karşı gelen ENKS üyelerinin Suriye’deki faaliyetlerinin çoğunu engellemiş, silahlı unsurlarını tasfiye ettirmiş ve siyasi mensuplarının birçoğunu tutuklayarak, ofislerinin birçoğunu kapatmıştı. Türkiye’nin sınır hattında bir terör koridoruna engel olmak için başlatmış olduğu Zeytin Dalı Harekâtı’nın ardından bölgeyi huzur ve refaha kavuşturmak için oluşturulan Afrin Yerel Meclisi’nin kuruluşunda birçok grup ve kişi yer almış lakin PKK/YPG unsurları ENKS’li yöneticilerin evlerini basmış, yakınlarını kaçırmış ve birçoğunu öldürmüştür. ABD’nin desteği ile Suriye’nin yaklaşık üçte birini işgal eden terör örgütü PKK/YPG için “Onlar Kürtlere Esed rejiminden daha çok zarar verdi.” diyen ENKS ne oldu da bugünler de PKK/YPG/PYD ile yeni bir çatı oluşumu için görüşmeler yapıyor. Uzun bir süredir aralarında ciddi bir çatışma olan Suriye Kürt Ulusal Konseyi (ENKS) ile bebek katili PKK/YPG terör örgütü ABD’nin baskıları sonucu 2014 yılında imzalanan “Duhok Anlaşması”nın temel alarak sözde özerk yönetimi paylaşma müzakerelerine devam kararı alması neden ve niçin sorularını beraberinde getirmektedir. Peki, taraflarca kabul edilen “Duhok Anlaşması”nda alınan kararlar nelerdi. Suriyeli Kürtler arasında ortak yönetim, ortak askeri güç ve siyasi birlik kurulması konularında ortak hareket edilmesi gibi kararları kapsamaktaydı… Bunca yaşananlardan sonra ABD ve Fransa’nın kimine göre katkılarıyla, kimine göre de baskısıyla kısa bir süre önce ENKS ile PKK/YPG/PYD arasında yoğun bir diyalog süreci başlamış ve ardından Suriye’nin Kamışlı şehrinde ABD’nin önden gelen temsilcileri ve Mazlum Kobani ya da Mazlum Abdi kod adlı Ferhat Abdi Şahin terörist başında hazır bulunduğu Suriye Kürt Ulusal Konseyi (ENKS) ve Kürt Ulusal Birliği Partileri (PYNK) tarafından müştereken yapılan basın toplantısında ‘2014 Duhok Anlaşması’nın sözde yönetim, ortaklık, güvenlik ve savunma’ maddeleri görüşmelerin temeli kabul edilmiş ve bundan sonraki süreci bu şekilde devam edeceklerine dair açıklamalarda bulundular.‘‘Siyasi taraflardan beklentimiz halkın çıkarlarını ve geleceğini esas almalarıdır. Biz birlikte başarıp tarih yazacağız.” açıklamasıyla sanki bir müzakerenin ötesinde, yeni bir devlet düzenine hazırlığın işaretlerini verir gibiydiler. Bu noktada PKK/YPG bir yanda varlığını borçlu olduğu ABD ile ortak hareket ederken aynı zamanda birçok alanda Rusya’nın arabuluculuk yapmasıyla Esed rejimi ile de gizli görüşmeler yaptığı bilinmektedir. Bana göre bu denli görüşmeler başta ABD, Fransa ve diğer siyonist devletlerin Irak’ın kuzeyinde olan yapının aynısını gelecekte Suriye’nin kuzeyinde de tesis edilmesi için prova yaptıklarının birer kanıtıdır. Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin bölünmez bütünlüğü, Ay Yıldızlı Al Bayrağımızın her daim dalgalanması için ömrünü adamış bir asker olarak bende bitiş cümlemi Sayın Devlet Bahçeli’nin son sözü ile bitirmek istiyorum;“Suriye ve Irak’ı parçalamayı hesap edenler cüret ve küstahlıklarının bedelini mutlaka ödemek durumunda kalacaklardır”
[1] http://www.aljazeera.com.tr/al-jazeera-ozel/pyd-ile-anlasma-nasil-saglandi
YORUMLAR