Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Ramazan Ercan BİTİKÇİOĞLU

«Fabrika ayarları» olmasaydı?

Böyle gündemleri severim. Neden mi? Bir kere biz belirlemişizdir, sonra kefereyi dağıtmış, mahvetmiştir ve nihayet gevezelik ve zevzeklik olarak gördüğüm polemiklere değil, faydalı hayırlı tartışmalara kapı açmıştır.

Geçen hafta, muhterem Ayasofya baş imamı Prof. Dr. Mehmet Boynukalın, sosyal medya hesabından (twitter) lâikçilerimizi küplere bindiren bir paylaşımda bulunmuştu.

Muhterem Mehmet Boynukalın, (yazılarımda istihzâ ile değindiğim şu) «değiştirilemez ve değiştirilmesi teklif dahi edilemez» temelsiz kaydıyla dinsizlerin devletimizi ebediyyen seküler rejimle idare niyetlerini izhar eden muzır darbe anayasası söyleminin anayasadan çıkarılması niyetiyle, “1921 ve 24 anayasalarında devletin dini İslâmdı ve lâiklik yoktu. Cumhuriyet fabrika ayarlarına dönsün” tweetini atmış.

Sen misin buna cüret eden? Gazeteci yazar kılıklı biri, hadi ben buna haddini bildireyim deyip, üşenmeden videolar döşenmiş, lâikçilik kahramanları listesi başlarına yerleşmeye soyunmuş:

“Sen kimsin ya böyle racon kesiyon?” dedikten mâadâ CB Erdoğan’a da göndermede bulunarak “gücünü kimden alıyorsun söyle de ona göre hareket edelim” demekte…

Milletin tepkisi (şükür ki) büyük oldu, herif videosunu kaldırdı. Biz de bu densiz ve dinsizlerle seviyesiz polemiklere girmeyeceğiz. Lâkin muhterem imamımızın gündeme soktuğu lâiklik işi temellerinden tartışılmalıdır.

Ve bir ara not olarak (polemiğe girmeden): bir hukuk profesörü de olan muhterem imamımıza yapılan hakaret milletimize yapılmıştır. O halde (lâik düzen de olsa) C. Savcılarımızın bu herife kamu dâvası açmaları gerekir. İkincisi, bu paylaşım üzerinden sayın CB’na da yöneltilen adi sataşma. Hâkezâ bunun da yine savcılarımızca ele alınması şart.

* * *

İmdi gelelim «Cumhuriyetin fabrika ayarları»na…

Malûmâlileri, tâbir akıllı telefonlarla revaç buldu… Kimi fonksiyonları kullanıcı hatası ile bozulan mobil telefonu ya aç kapa yaparak düzeltmeye çalışırsınız ya da son çare “fabrika ayarlarına (dön veya) sıfırla” seçeneği ile fotoğraf, sosyal medya vs. gibi pek de mühim olmayan, üstelik çoğunlukla drive’a (kendiliğinden) yedeklenmiş şeyleri kaybeder ama cihazınızı «temel işlevleriyle» çalışır hale getirirsiniz.

Ya telefonlarımızda bu «fabrika ayarları» olmaya idi?

Çoğunluğumuzun bu akıllı telefonların tiryakisi ya da bağımlısı olduğumuz malûm gerçeği ile rahatlıkla diyebilirkim ki buz gibi olmuşsunuzdur. Ya fabrika ayarları olmaya idi? Binlerce lira verip aldığınız cihazları ya çöpe atacak ya da tamircilere fiyatının yarısı kadar ödemeler yapacaktınız…

Oysa fabrika ayarları sayesinde biraz zahmet çekiyor ama kendi işinizi görüp hem fuzûlî masraflardan hem de sıkıntıdan kurtulmuş oluyorsunuz.

İşte akıllı insanlar onlardır ki, «Cumhuriyetin fabrika ayarları»na da bu mantıkla bakarlar. Millette ahlâk namına ne varsa bozuldu. Sistem tıkandı. Millî değerlerimizin köküne kibrit suyu döktüler!.. Babası oğlunu, anası kızını zehirliyor… Ekonomi (ahlâksız, zalim) kapitalist ticaret anlayışı yüzünden tepetaklak olmuş.

Artık ne Müslüman Türkiyelilere benziyoruz, ne Hristiyan Avrupalılara. Çoğu namaz kıldırma memuru imamlarımızın. Böyle nadirattan (aslî) vazifesini yapan imamları elbette koruyacağız? Onlar gücünü imanlarından alıyor ama Müslümanların da var gücüyle onları desteklemesi gerekmez mi?

Fabrika ayarlarımıza dönsek de kimliğimizi yeniden kazansak fena mı olur? Hadi düşünün bunu da. Tabi beyniniz dumura uğramadıysa. Kur’ân’ın «beyinsizler» tâbiri ne büyük hikmet… 14 Şubat 2021

YORUMLAR

Bir yanıt yazın

YAZARLAR
TÜMÜ

SON HABERLER