Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya

HATA KAZA CEZA

Hata sonucu kaza yapınca bir bedeli oluyor mutlaka.Özürü, affı yok! Öyleyse siyasette, yönetimde, bütün sosyal ilişkilerde hatanın da özrü-affı olmamalı.

Bu haberin fotoğrafı yok

52 yıllık sürücülük hayatımda nasıl oldu da kaza yaptım? 5 gün gitmedi şaşkınlığım. Komşum Rıza Bey, “Üzülme Hoca! Çobanlık eden kurdu görür, şükret canın sağ!” dedi. Haklıydı, iş içinde hatasız kul yoktur ve ancak mutlak bedeli de olur. Benim de belirgin net hatam vardı, cezası hasarın da affı mümkün olmadı, 3 aylık emekli maaşım gitti. 

Terörden çok can alıcı trafik sorunu için TBMM’de, Trafik Eğitim-Yönetim Yasası (TÖYAS) çıkarmalı önerimi hiç ciddiye alan siyasetçi olmadı gitti! Kazaların kaçınılmaz cezaları vatandaşlarımızca ödeneduruyor. Millî servet ve can kaybımızı da adlî-maddî cezalara aktararak yok sayıyor, eğitim ve yönetim düzenlemesi yapmıyoruz. Sürücülüğün hayatî iş içinde eğitim süreci sistemi gerektiren sorun olduğunu görmüyoruz!

Trafiğin de her türlü iş kazalarının da azaltılması iyi tasarlanmış bir İŞ İÇİNDE EĞİTİM sistemiyle mümkün. Kaza hata sonucuysa bedeli de mutlaka mal-can kaybı oluyorsa özür-af dilemekle giderip savuşturmak mümkün mü? Tek yol ne? İŞ EĞİTİMİ ve YÖNETİM TEDBİRİ! Vatan canlarına önem vermeli artık, yeter!

Her alanın İŞ İÇİNDE EĞİTİM-DENETİM sistemini belli yasalara bağlamak da şart! Siyasî karar, yönetim uygulamaları ve sosyal ilişkilerdeki hatalara da benim hatam sonucu giden 3 aylığım gibi kaçınılmaz bir bedel-ceza mutlaka konmalı! Hatasız kul olmaz hoşgörüsü gösteren kaza oldu mu? Affı var mı? Öyleyse bu hain cemaat beni aldattı, kendi ekonomik tezimi uyguladım ama halkı perişan ettim, özür dilerim; Allah da milletim de beni affetsin deyip iktidar sürdürmek doğru mu? Bedeli olmasın mı?  

Millet son seçimde bedelini öde dedi mi oyla? Daha ne diye yeni icraatlarla yola devam? Bu iş bitti! Diğer ikisi gibi iktidar lideri de hiç değilse parti genel başkanlığından çekilmeli. 

2000 sonunda Samsun’da Belediye Başkan Adayı Cemal Yılmaz Demir’e destek olmaya geldiğinde elini sıkıp millet sizi bekliyor dediğimden beri kimileri gibi asla döneklik etmeden yol arkadaşlığım sürdü ama artık hatalarının bedelini ödemeli ve çekilmeli. Bizim gibi hasbî yol arkadaşlarını hiçe sayıp döneklerle yola devam ede ede ak davayı karaladı. Şimdi liderliği bırakmalı. Yeri dolmaz değil, 22 yıldır hiç döneklik etmemiş, milletin adalet ve kalkınma davası demiş; yazmış, çizmiş, söylemiş kimler yok ki dava içre? 

Kongreyi toplamalı ve tek adayım diye çıkmamalı asla! Yüreği yetiyorsa her üyeye genel başkan adayı olma hakkı tanımalı. Kuruluşta biz diğerlerinden farklıyız; istişare, adalet, liyakat ve halka dayalı siyaset demişti. Yol arkadaşlarını aldatmadıysa şimdi önlerini açmalı! Millet kendine itimadını kaybetti artık. Kendisi kadar teşkilatlarca tanınmam ama kongrede konuşma hakkım olursa BEN de ADAYIM! Dava içinde yaşanmış öyle acı hikâyelerim var ki hiç değilse siyaset meraklısına ders olması için anlatmamda yarar var. Buna engel olursa partiyi kendine tapulamış demektir ki millet kendine önceki liderlere yaptığı gibi gereken bedeli ödetecektir! Tarih içinde yaşanır görülür. HER KAZANIN BİR BEDELİ-CEZASI OLDUĞU GİBİ HATANIN DA OLMALI! Başka türlü ileri ülke olmak ne mümkün?