BUGÜN, mübarek ve mübîn bir fetihle şehr’İstanbul olmuş Kostantaniyye’nin; Eba Eyyüp El Ensari (radiyallahü anh) gibi sahabeleriyle ünlü mübarek beldenin, Sultan II. Mehmed Han (rh.aleyh) riyasetinde fethinin 570’inci yıl dönümü.
Fetih Peygamber (a.s)emriydi. İslâm milletleri ve ordularına “bu stratejik ehemmiyete haiz dünya incisi güzel şehri fethedin, kim fethederse o mübarektir, çok güzel bir komutandır, askerleri de ulu, şerefli ve mübarek askerlerdir” şeklinde şerh edilecek bir tavsiyede bulunmuştu efendimiz (sallallahü aleyhi ve sellem).
Gerçekten de bir çağı kapatıp bir yeni çağı açan İstanbul fatihinin (Fatih Sultan Mehmed Han) hem kendisi hem askerleri çok mübarek idiler.
İslâm âleminin başına da böylesi güzel insanlar layıktı. Netekim, 9. Osmanlı sultanı Yavuz Sultan Selim ile halifelik de intikal etti.
Müslümanların birleşmesini, tek bir Ümmet olmasını, ittihad-ı İslâmı ihlâsla istemek, bunun için en uygun şekilde çalışmak İslâm şiarıdır.
Mü’minler daima önce İslâm’ın galabesini, yayılmasını arzu ederler. Kim İslâm ordularını riyaset, emîr olmak için kullanmışsa gerçek muvaffakiye nail olamamıştır. Osmanlı sultanları da şehzadeliklerinde taht kavgaları yaptılar ve bu nedenle de belki bin yıl yaşayacak Osmanlı altı asırda bitti.
Yine de dünya tarihinde çok az millete nasiptir böylesi uzun devletler.
* * *
Fetih toplumu olmak lafla olmaz. Şartları vardır. Mesala İslâm’da riyasete talib olmak haramdır. Bugünün demokrasi rejimlerinde ise talip olunur hattâ yalan söylenir, büyük paralar ve türlü fırıldaklar döndürülür.
Riyaset yàni başa geçmek, bir mevkinin sahibi, yöneticisi olmak için matlub (talep edilen kişi) olsak bile o işe ehliyetimiz yoksa asla kabul edemeyiz bu Müslümana haramdır.
Müslümanlar Ümmetin başında râşid, ehliyetli, sâlih, âbid, muktedir, muhlis ve muslih bir İmam-ı Kebir (Önder) olmasını istemeli, benim hemşehrim, benim sülalemden başkan olsun dememelidir.
Müslümanların başına geçecek kişi (dün yapılan CB seçiminde olduğu gibi) demokrasi yoluyla geliyor olsa da İslâm toplumu İslâm’ın prensipleri doğrultusunda hareket etmelidirler.
Onbeş asırlık İslâm tarihinde bu prensiplere yàni İslâm şiarına (düsturlarına) uyulduğu zamanlar Müslümanlar hür, bağımsız, haysiyetli bir hayat sürmüşler, rahat ve huzur içinde yaşamışlardır.
Riayet edilmediği zamanlarda ise büyük sıkıntılara, niza (kavga) ve türlü türlü felaketlere, musibetlere mâruz kalmışlardr.
Sayın Recep Tayyip Erdoğan beyefendinin cumhurbaşkanlığını yeniden kazanmış olmasını, yeniden riyasetinin ilk gününün mübarek FETİH gününe tevafuk ettiğini hatırlatarak tebrik ediyorum.
Zátıâlilerinin yeniden CB seçilmesini bendeniz memnuniyetle karşıladım. Mübarek olsun, ülkemiz ve milletimiz için olduğu kadar İslâm âlemi, hattâ tüm dünya için hayırlara vesile olmasını niyaz ederim. 29.05.2023
YORUMLAR