KENTLERİMİZİN YÜZLERİ!

KENTLERİN YÜZÜ! Üçüncü büyük şehrimize gittim, kentimizin yüzünü gördüm, ço...

Haz 30, 2022 - 07:16
KENTLERİMİZİN YÜZLERİ!

KENTLERİN YÜZÜ!

Üçüncü büyük şehrimize gittim, kentimizin yüzünü gördüm, çok eleştiriyi seven biri de degilim, eleştiri, özeleştiri çok önemli olmasına rağmen, bizde eleştiri mızmızlığa, karşılıklı saldırı aracına, siyasal itibarsızlaştırma yöntemine dönmüş, kahvehane dili ile atışmaya kurban edilmiş durum da… Konumuz ketin yüzü, dönelim yüzümüzü bu ketimize…

Kentin giriş ve çıkışı da diyebilecegimiz, bizim gittiğimiz kentle ilk ve son karşılaştığımız mekan olan kentlerin otogarlarıdır… Son misafiri olduğum ilimizin otogarı, ben bildim bileli her zamanki gibi  vasati, kentin misafirlerini karşılama yeri olan bu mekanlar, burayı işleten BB tarafından çok önemsenmelidir… Benim yaşadığım şehir Ankara bu konuda örnek diyebilirim, sadece tuvaletlerin paralı oluşu bile başlı başına skandal, bir şehir misafirinden, zorunlu bir ihtiyaç olan tuvalet için para alır mı? Alıyorlar üstelikte neredeyse dolmuş ücreti seviyesinde… Belediyelerimizden ricamız ilk karşılaşma önemlidir, ilk karşılaşılan mekanlarda, ücretsiz oturma alanları,  makul fiyatlı kafeteryalar, kentin gezilebilecegi mekanların tanıtımı ve buralara ulaşımıyla ilgili danışmanlık hizmetlerinin ve yön panolarının iyi hazırlanmasını ve dünya genlinde en kullanılan 3-4 dille misafirlerin bilgilendirilmesi gerekmektedir… İkinci yüzü kentin neresidir derseniz, ben diyeyim meydanları, siz deyin toplu ulaşımı…

Önce meydanlarına bakalım mı, Örnegin benim doğduğum Kastamonu en iyi meydanlardan birine sahip… Yalnız bir yönetici meydanın tam ortasına sanatsal seviyesi tartışılır, milli mesaj seviyesi kuvvetli bir heykel dikiyor, meydan kaybolup gidiyor.. Oysa 30 metre daha geri dikse meydan kaybolmayacak ketin ferah görünümlü yüzü olmaya devam edecek… Sonra Ankara ulus meydanı yeniden düzenlemeye ve daha geniş görünümlü hale getirilmesi gerekiyor.. Bu şöyle yapılabilir, gerekli gereksiz yükseltiler kaldırılır, gerekli gereksiz duvarlar kaldırılır geçişler yatay ama engelsiz hale getirilir ve kentimizin yüzü daha iyi görünür… Ayrıca buralarda serseri mayın tiplerin bir şeyler satmaya çalışması, hatta uygunsuz, özensiz davranışları kabahatlar konunu geregi cüzi cezalarla cezalandırılarak ketin meydanında rastgele davranışlar engellenmelidir… Üçüncü yüzü toplu taşıma, ulaşım da görevli kişilerin davranışları ve araçların temizligidir ki, buda insanları etkiliyor..

Örneklendirmek gerekirse, İzmir, araç yeni, araçlar temiz ama görevli şoför mahalle kabadayısı gibi, işte iki artıyı bir eksi götürdü gitti.. Son model araç, temizligine özen gösterilmiş ama kullanan şoför sanki kendi özel aracı gibi luzumundan fazla hız yaparak yolcuları tedirgin ediyor, soru soran vatandaşlara ters cevap veriyor.. Sonuç ketin bir yüzü sevimsiz hale geliyor.. Başka yüzü ne olaki kentlerimizin derken parkları ile son verelim mi yazımıza..

Kentin birçok yüzü var, sokaklar, parklar, kaldırımlar,  buradaki insan ve araç trafigi, hepsi kentin yaşam niteligini artırır veya eksiltir, bizim parklarımız bu konu da kentimize ne katıyor, ne katması gerekirken katamıyor? Parklarda en çok yaşanan iki sorunla yazıyı bitirelim birinci sorun parkların büyük bir bölümü ticari işletmeler tarafından işgal edilmiş olmasıdır, sanki bu ülkemizin tüm kentlerinin kaderidir.. Bunu son zamanlarda aşan bir belediyeyi anmadan geçemeyecegim, benim doğduğum bana çok emegi olan ilçem Tosya belediyesi yönetimi bu sorunu kent meydanındaki parkta aştı.. Bir park ticari alan olursa, bu parkın her köşesinde bir düğün salonu işletmesi, her köşede dondurmacı üstelikde market fiyatının iki katına satarsa, orada biz sömürülmeden nasıl nefes alacağız? Kentlerimizin yüzü hem o kentte yaşayanlara, hemde misafirlerine güldükce o kentte gezmek de yaşamak da güzel olur, mutluluğa vesile olur… Bir şeyi unuttuk gibi sanki!!

Bu nedir, kentlilerde, misafirlerde kent yaşamının trafik ve sosyal kurallarına uyacaklar, kent bize sorun olmazken bizde kentte sorun olmayacağız.. Trafik kullarına uyacağız, temizlik kurallarına uyacağız, salgın dönemlerinde dezenfekte, garantina kurallarına uyacağız, çöp atmayacağız, belki mideniz bulanacak ama sizde tanık olmuşsunuzdur… Sokaklara sıgara izmariti atanlara ve daha abesi kentin yüzü olan sokaklara tükürenleri görüyoruz, tükürenleri tespit edip cezalandırılmalı… Bunlara dikkat edilmesi gerekir, düşünceleriyle, kentlerimizin gülen yüzleri bizim de yüzümüzün gülmesine neden olması dilegiyle.. Selam ve Sevgilerimle..

Hüseyin Benek – baskentPostası.com – 30.6.2022