Geçen gün bir arkadaş toplantısında söz “2023 yılı ve Türkiye’’den açılmıştı. Bir arkadaşım Mısırlı gazeteci Sabır Meşhur’dan bahsetti. Benim yazılarımla Sabır Meşhur’un yazılarını karşılaştırmış. Benim düşüncelerimle Mısırlı gazeteci Sabır Meşhur’un düşünceleri üzerinde kıyaslama yapmış. Benim İslami dünya görüşümle Mısırlı Gazeteci Sabır Meşhur’un islami dünya görüşü üzerine yoğunlaşmış. Ve bana dedi ki “Muhsin kardeşim, yazılarınız, düşünceleriniz ve İslami dünya görüşünüz birbirine o kadar benziyor ki…” Bu arkadaşımın benzetmesi karşısında bir hayli şaşırdım. Çünkü Mısırlı Gazeteci Sabır Meşhur’un ismini ve Mısırlı bir gazeteci olduğunu, İhvan-I Müslüman Kardeşler uzantılı Nursi iktidarı döneminde yapılan Sisi darbesi sonucu Mısır’ı terkettiğini biliyordum. Fakat düşünceleri ve özeçmişi hakkında fazla bir bilgim yoktu.
Mısırlı gazeteci Sabır Meşhur’u merak edip internette bir hayli araştırma yaptım. Arkadaşımın dediği gibi benzer yönlerimizin, benzer fikirlerimizin olduğunu ben de ilk defa öğrenmiş oldum. Mısır’ın 100 yıllık tarihini çok iyi biliyordum. Hasan El Benna, Müslüman Kardeşler, Seyyid Kutup ve kardeşleri ve Nursi’nin demokratik yollardan seçimle iktidara gelmesi ve Sisi’nin askeri darbesiyle hükümetin devrilmesi ve Merhum Nursi’nin idam edilmesine kadar bilgi sahibiydim. Aynı zamanda Sabır Meşhur hakkında da çok az da olsa bazı bilgilerim vardı. Benim kafama takılan arkadaşımın Mısırlı gazeteci Sabır Meşhur ile beni karşılaştırmasıydı!.. Bu konuda da kısa bir sürede çok detaylı bir araştırma yaptıktan sonra bu arkadaşımızın neden Mısırlı gazeteci Sabır Meşhur ile beni karşılaştırdığını ve kıyasladığını anlamış oldum. O yüzden şu anda okumakta olduğunuz yazımı çok rahat ve kendimden emin bir şekilde yazıyorum.
Sabır Meşhur, Youtube üzerinden yaptığı yayınlarla Arap dünyasında olduğu kadar Türkiye’de de bir hayli meşhur olmuş ve çok yakından takip edilmektedir. Sabır Meşhur, İslâm tarihi, mezhepler ve mezhep çatışmaları, İslami hareketler, radikal ve siyasal İslam, İran ve Şia hakkında ilginç düşünceleri ve fikirleri ile tanındığı kadar aynı zamanda batı dünyasının İslam dünyası üzerindeki oyunlarını, planlarını ve tuzaklarını da cesurca açıklayan ilginç/enteresan bir gazeteci, düşünür ve yazardır.
Mısır’da seçimle iktidara gelen Müslüman Kardeşler uzantılı Nursi hükümetine yönelik kanlı bir darbe sonrasına ülkesinden ayrılmak zorunda kalan gazeteciler Avrupa ülkeleri, İngiltere ve başka ülkelere giderken Sabır Meşhur Türkiye’ye gelmiş.
Emevi, Selçuklu, Osmanlı, Hulefâ-yi Râşidîn tarihi üzerindeki yapmış olduğu analizler, tespitler çok dikkat çekicidir! Şia, Nusayri ve Sünni mezhep ayrılıkları ve çatışmaları yüzünden İslam dünyasına verilen zararlar üzerindeki yorumları da çok önemlidir. Bu ayrılıklar ve çatışmalar yüzünden batının İslam dünyasına vermiş olduğu zararlar üzerinde daha yoğun durarak çarpıcı tespitler yapmaktadır.
Mısırlı gazeteci Sabır Meşhur’un Selçuklu ve Osmanlı ve Türkiye hakkındaki tarihi, siyasi ve dini bilgi birikimi günümüz Türkiye’sine de ışık tutmaktadır. Türkiye üzerine yapmış olduğu stratejik yorumlar ve analizler bir hayli dikkat çekicidir. Türkiye’de o kadar çok meşhur olmuş ve o kadar çok dikkat çekmiş ki bir arkadaşım vasıtası ile benim de dikkatimi çekmiş oldu. Arkadaşım sayesinde Sabır Meşhur hakkında internet üzerinde bir hayli araştırma yapmakla birlikte hemen hemen Youtube’deki tüm Türkçe altyazılı videolarını da izlemiş oldum.
Mısırlı gazeteci Sabır Meşhur Türkiye’de çok sevilip-sayılmaya başlamış ama bizim haberimiz yok! Türkçe altyazılı videolarını 15 milyon kere izlenmiş… Can güvenliğinden dolayı Türkiye’nin hangi şehrinde, hangi ilçesinde, hangi semtinde yaşadığı ne kadar bilinmese de araştırmalarıma göre İstanbul’da yaşadığını öğrenmiş oldum.
Mısırlı gazeteci Sabır Meşhur’un Türkiye hakkındaki ilginç, çarpıcı ve dikkat çekici düşünceleri ve tespitlerini kısaca özetlemek isterim: Sabır Meşhur Türkiye’ye ile ilgili diyor ki: “2023 seçiminde ya Türkiye yok olacak ya güçlenecek… 2023’ü bekleyin, AK Parti kaybederse Türkiye silinecek Önümüzdeki yıl 2023 seçimleri yapılacak: 2023 Seçimleri Türkiye’nin kaderidir… Ya güçlü bir ülke olarak kalacak ya da Osmanlı İmparatorluğu gibi haritadan silinecek… Bu seçim yenisi gelir eskisi gider şeklinde değildir… Türkiye Suriyelilere vatandaşlık ve oy hakkı vermelidir…”
Sabır Meşhur, Mısır ile Türkiye’yi karşılaştırırken, Mısır’ı ABD ve İsrail’in yönettiğini ama Türkiye’nin ilk defa kendi milli iradesi ile kendisini yönetecek kadar Müslüman ve güçlü bir Türkiye olduğunu, Türkiye şu anda bağımsız ve güçlü bir orduya sahip olurken Mısır Ordusu’nun ABD ve İsrail güdümünde olduğunu, Türkiye’yi Erdoğan gibi milli ve bağımsız bir liderin yönetirken Mısır’ı ABD ve İsrail emrinde darbeci Sisi’nin yönettiğini, Türkiye’nin askeri sanayisinin çok iyi olurken Mısır’da ise askeri sanayinin yasak olduğunu, Türkiye’nin kendi silahını kendi mühendisleri tarafından üretirken Mısır’ın mühendislerinin (ve bilim adamlarının) hapiste olduğunu, Türkiye’nin AK Parti iktidarı dönemlerinde (son 20 yıl içinde) tarihi, kültürel, İslami özüne dönerek özgür bir ülke olurken Mısır’ın ABD ve İsrail’in emrinde kölesi olduğunu, Türkiye’nin siyasi, ekonomik, teknolojik, askeri ve istihbarat altyapısı yönünden çok büyük bir güce ulaşırken Mısır’ın siyasi, ekonomik, teknolojik, askeri ve istihbarat altyapısının Sisi’nin kanlı darbesi ile çöktüğünü, cesur ve korkusuz bir şekilde yayınlamış olduğu Türkçe altyazılı videolarında anlatmıştır. Ve hala da anlatmaya devam etmektedir.
Mısırlı gazeteci Sabır Meşhur’un Türkiye’nin zayıf noktalarına parmak basması da dikkatimden kaçmadı. Sabır Meşhur’un bu konuda da çok ilginç tespitleri vardı: “ Türkiye’nin dezavantajı ise ülkede bulunan Mısırlılardan yararlanmak için gayret etmemesidir. Burada kusur maalesef Mısırlılarda değil. Türk hükümetinin Mısırlılara nasıl baktığını bir Mısırlı olarak ben mesela bilmiyorum. Eğer Türkiye, bunu yapmış olsaydı Sisi’yi Erdoğan’ın huzuruna getirtip ayakkabılarını öptürebilirdi. İkinci dezavantaj ise Türkiye’nin Arap dünyasına yönelik bir kanalının olmamasıdır. Türk aktivistleri buradan farklı tutuyorum. Ayrıca var olan bir kanalın izleyicisi yok. Araplar bunu izlemiyorlar. Türkiye’nin bir diğer zayıf noktası ise İslami gücüdür. Mesela Sisi’nin Ezher adında bir kurumu var. Suudilerin Dünya İslam Birliği adında kurumu var. Katar’da da var. Türkiye’nin de böyle bir uzantısı olmalı, tüm Müslüman alemini etkileyecek bir kuruma ihtiyacı var. Türkiye, bu noktaları güçleştirirse Sisi’ye karşı çok kolay bir zafer elde edebilir” diyerek çarpıcı tespitlerde bulunmuş.
Mısırlı gazeteci Sabır Meşhur’un batı ve İslam dünyasına bakışı ve Türkiye hakkındaki tespitleri, çarpıcı iddiaları, yorumları/analizleri ne kadar dikkatimi çekse de tasvip etmediğim, eksik ve çarpık bulduğum bir o kadar düşünceleri, yorumları ve tespitleri de vardı. Bu da Mısırlı gazeteci Sabır Meşhur’un Türkiye’nin binlerce yıllık tarihinin derinliğindeki GERÇEKLERİ bilmediğindendir. Mademki Türkiye’yi çok sevmiş, Türkiye’yi övüyor, Türkiye’deki AK Parti iktidarını ve Cumhurbaşkanı R. Tayyip Erdoğan’a destek veriyor inşallah zaman gelir Türkiye’nin tarihi derinliğindeki GERÇEKLERİ de öğrenir ve aşırı/fanatik/radikal düşüncelerini yumuşatır, daha gerçekçi ve daha mantıklı bir yol çizer kendisine.
Yazımın başında da belirtiğim gibi beni Mısırlı Gazeteci Sabır Meşhur ve düşünceleri hakkında araştırmaya ve böyle bir yazıyı yazmaya iten etken, bir arkadaşımın (Türkiyeli bir gazeteci-yazar olarak) benimle Mısırlı gazeteci Sabır Meşhur arasında benzerlik kurmasıydı. Evet, benzer yönlerimiz var! Fakat benim dünya görüşümle Mısırlı gazeteci Sabır Meşhur’un dünya görüşü arasında çok fark var!.. Mısırlı gazeteci Sabır Meşhur ile olan AMAÇ birliğim var. Mısırlı gazeteci Sabır Meşhur Arap olsa da ben bir Türk olsam da DAVA, AMAÇ aynı!.. Mısırlı gazeteci Sabır Meşhur’un kökü/temeli/mayası İhvan-ı Müslimin (Müslüman Kardeşler) olduğu için SAĞLAM!.. Türkiyeli Müslüman bir Türk gazeteci-yazar olarak köküm/temelim/mayam SAĞLAM!.. Çünkü yegane amacımız Cihan Şümûl l İslam (İ’lâ-yi Kelimetullah) Kelimetullah) DAVASI… Mısırlı gazeteci Sabır Meşhur’un amacı aynı olduğu için adı üstünde(İhvan-ı Müslümin/Müslümanlar Kardeştir) o da bizim bir kardeşimizdir!
YORUMLAR