Güzel bir bahar mevsiminin ardından, haziran ayını da ömür takviminde öğütmeye az bir zaman kaldı. Amansız yağan yağışlar, gecenin ısınmasına ve yaz sıcaklarının oluşmasına imkân vermese de; bu direnç sonunda mevsime teslim olacak elbette. Ama er, ama geç!
Çiçekler tüm canlılığı ile etrafı kuşattı. Her yer yemyeşil, sıcaklar ise bunaltıcı. Hava nemli, boğucu kasvetiyle adeta afet habercisi gibi ürkütüyor insanı. Meyveler mi? Onlar da vazifesindeler. Her biri kendi gerçeği içinde mevsimsel dönüşümünü yaşıyor, yani meyve vermeye durmuşlar. Dut, vişne ve kiraz ağaçları en tatlı, en leziz sunumlarıyla cömertliğin zirvesindeler…
Ya Hisler! Onlar da geçiş mevsimini yaşamıyorlar mı? Bir inip bir çıkmıyorlar mı tahterevalli misali. Henüz bahar coşkusunun debdebesini atamamışken üzerinden, yeni mevsime bir kıpırtı içinde uyanmaya çalışmıyorlar mı? Tüm havailiği üzerinde duyguların da! Kim bilir; insanın duygu dünyası da olgunlaşma mevsimini bekliyordur belki de. Kuş cıvıltıları, arı vızıltıları ve cırcır böcekleri, bıldırcın ve üveyikler kendi lisanıyla insanlara sesleniyorlar bu haziranda da…
Evet geceler de bir başka oluyor, haziranda. Hava efil efil, püfür püfür… Ay ışığı, haziran gecelerinde etrafı aydınlatıyor tüm berraklığıyla. Balkon sefası yapmanın tam zamanıdır bu günler. Rüzgârın fısıltılarıyla, meltemler yüzünüzü okşayıp ruhlarınızı serinletir. Ağaç yaprakları ıssızlığın sesini bozarken, ıslık çalan hışırtılarıyla büyülü bir dünyanın içine çeker sizleri.
Tıpkı mevsimin haziranı olduğu gibi, ömrün haziranları da vardır hiç kuşkusuz. Ömrün haziranları ve geceleri nasıldır acaba hiç merak ettiniz mi? Bir geçiş mevsimi mi, yoksa olgunlaşmanın ilk basamakları mı? Çocukluk günlerinin temsili sayılabilecek bahar mevsiminin ardından gelen haziran, bir bakıma gençliğin doruklarında olduğumuzu da simgeler. Acemilikler yaptığımız, olaylara toy bir pencereden baktığımız ve çok zaman duvara tosladığımız zamanları ifade eder. İçinizin acıdığını hissettiğiniz ve günü gelince keşke diyeceğiniz acı tecrübeleri size armağan eder.
Şımarıklıklar yaparsınız haziranda; kavak yelleriyle birlikte… çoğu zaman duygunun coşkunluğundan sendelersiniz. İşte bütün bu sancılı tecrübeler, artık ayaklarınızın yere basması gerektiğinin de habercisidir. Ve ümitler; yarınlara kurulan köprülerle örülüdür ömrün haziranlarında. Hayaller, istikbale yaptığınız göndermeler ve planlarla doludur ufkunuzu. Üretir, üretir ve üretirsiniz haziranlarda.
O yüzden ömrün haziranı iyi değerlendirmelidir, dönemi yaşayanlarca. Zira tüketim kaçınılmazdır hayat boyunca. Ürettiğiniz kadar tüketmezseniz, açık vereceğiniz kesin mi kesindir! Her şeyin değiştiğini bu günlerde anlayamazsınız. İklimin mevsimleri değişirken bir yandan, insanın mevsimleri de değişir durmadan. Kimi zaman hayat, kötü sürprizlerde yapar insana. Beklenmedik anda; beklenmedik olaylarla teste tabi tutar samimiyetinizi. Hesaplarınızı altüst eder, ezberinizi bozar ve haziranda iken şubatı, yazda iken kışı da yaşatabilir…
Havada çiçek kokularının, bahçe ve pazarlarda meyve yemişlerinin, tabiatta rengârenk giyinmiş ağaçların, dallarda ve çatılarda kuş ötüşlerinin olduğu, zengin bir haziran sunumunu sevdiklerinizle birlikte tatmanız temennilerimle.
Sağlık ve esenlikler diliyorum.
YORUMLAR