ORUCU ANLAMAK
Bir ramazana daha kavuşmak;
Bu münasebetle Yaratıcıya duyulan şükür duygusu içerisinde ne mutlu bize;
Adı, aralıklı açlık olduğunda sadece fizyolojik bir değer kazanan, aç kalma durumu.
Adı, Ramazan eylemi süreli aç kalma olup, niyetle taçlandığında ibadete dönüşen Oruç.
İmanımız gereği biliriz ki Rahman kuluna asla zorluk dilemez, O bir şey buyurduysa onun asla buna ihtiyacı yoktur. Kullarına ne söylüyorsa o kulun menfaati içindir. Öyle bir menfaat ki hem dünya hayatı hem ebedi hayatın sağlık ve selametini sağlar.
Ramazan orucu da bu tür ibadetlerdendir. Bu gün bilimsel olarak ta uzun aç kalma durumunun insan vücuduna faydaları anlatılmaktadır.
Bakara Suresi 183. Ayet; ” Ey iman edenler! Sizden öncekilerin üzerine yazıldığı gibi sakınasınız diye sizin üzerinize de sayılı günlerde oruç yazıldı. İçinizden hasta veya yolcu olan, başka günlerden sayısınca tutar. Orucu tutmakta zorlananlar için bir yoksulun (günlük) yiyeceği kadar fidye yeterlidir. Bir iyiliği mecbur olmadan yapan için bu (yaptığı) iyidir. Ama orucu tutmanız -bilirseniz- sizin için daha hayırlıdır.”
Oruç psikolojik olarak ta en meşru hazları erteleyebilmenin eğitimidir. Şöyle ki helalinden yeme içme meşru iken, belli bir süre oruçla ertelenir. Bu insanın kendini kontrol etme mekanizmasını geliştirir. Bunu Allah dediği için yapıldığı zaman ibadete dönüşür.
Neden oruç tutmalıyız? “Efendim tutmazsan 61 güne katlanır, çok günahtır.” Gibi içselleştirmeyi engelleyen söylemler. Ne de oruç ibadetini hafife alan “Parasını ver daha çok sevap” gibi öneriler orucun mahiyeti ve değeriyle bağdaşmaz.
Oruç sağlıklı bireylere yönelik bir ibadettir. Öyleyse oruç tutmak, sağlıklı olmanın da şükrüdür. Bu farkındalık bir kere çok önemli.
Oruç tutmaya talip olmalıyız, tutabilme duasında bulunmalıyız. İşte o zaman oruç bizi tutar.
Özellikle oruç tutmamanın cezasından ziyade, oruçlu geçireceğimiz Ramazan ayı içerisinde Rahmanın büyük sürpriz ödülünü kazanmanın gayretinde bulunmalıyız.
Maksat sadece cezadan kurtulmak olmamalı, hedef sevap kumbaramızı doldurmak olmalı. Özellikle çocuklarımızı bu bilinçle yetiştirmeli ve yaşlarına uygun olarak oruca alıştırmalıyız.
Orucun eğitici yönü de bulunmaktadır. Başta maneviyat, dürüstlük, öz denetim, zevkleri erteleme, sabır, yardımlaşma gibi değerleri çocuklara kazandırmak mümkündür.
Bir diğer eğitici tarafı empati yapabilme şansı vermesidir. Yeterli besin ve temiz içme suyuna ulaşamayanların içinde bulunduğu durumu gözeterek duygu ve davranışlarındaki nedeni anlayabilmek. Onlarla eş duyum geliştirebilmektir oruç.
“Her zorlukla bir kolaylık vardır.” Ayetini Oruç ibadetinde çok iyi anlarız. Oruç niyetle başlar. Niyet ettiğinizde sınavı geçmişsinizdir. Allah’ın vadi devrededir. Allah, inanana orucu kolay kılar. Sadece oruçta değil hayatımızın her alanında bu ayeti tecrübe ederiz etmişizdir de. Çünkü her işte yapan eden, gücü veren Allah’tır. Biz sadece niyet eder harekete geçeriz. Yaratıcı Allah’tır.
Ne mutlu bir aylık eğitim sürecini başarıyla tamamladığı için bayram yapmaları nasip olanlara.
Ramazana hayırlı olalım inşallah hep beraber.
Selam ve saygılarımla.
YORUMLAR