Malûmâlileri sebeb yahut sebep, bir şeyin olmasına yol açan şey, durum yâhut kimse, neden, bâis, âmil demek. Netâyic ise, sebeplerin meydaha getirdiği sonuçlar ya da neticelerdir.
Dün Ak Parti’ye seçim tüyoları verdik aklımızın yettiği kadar. Gerek Ak Parti yandaşları, gerekse karşıtları kendilerince tepki verdiler. Her iki cenahtan da beğenenler olduğu gibi, beğenmeyenler de oldu.
Ne demişler? “Adım Hıdır, elimden gelen budur…” Beğenmeyenler lütfen oturup kafa yorsun, daha güzelini kaleme alsınlar da okuyup müstefid olalım, duâ edelim.
Muhterem okurlarım, bu yazı biraz dünkünün devamı gibi ancak konu hayli mühim ve ülkemizin geleceğiyle yakinen alâkalıdır.
Türkiye siyasetinin ülkemiz için hayırlara, güzelliklere vesile olmak yerine netâyic-i müessife zuhur ettirmesi, 2023 Genel Seçimleri sonrası perîşanlığımıza bâis (sebep) olmaması için, siyasetçilerimizden ziyâde (onlardan kat kat fazla) hepimizin müdrik (şuûr sahibi) seçmenler (seçiciler, müsebbipler) olması şart.
Yegan yegan vebálimiz olacak seçim sonuçlarında. Kimi tarikat ehli yahut çok dindar kardeşlerimizden duyuyor üzülüyorum. “Bu demokrasi düzeni İslâm’a ait değil, seçimler de bizi ilgilendirmez, ne halleri varsa görsünler” gibi sözler…
Tamam bazıları cehaletinden öyle konuşuyor ama çokbilmiş, nice konuda mangalda kül bırakmayan ukalâ takımı da aynı yönde konuşuyor.
Sebepler ve netâyici dedik… Oradan yürüyelim…
Siz hiç haklı sebelerin, doğruların yanlış neticeler verdiğini duydunuz mu? Duymadıysanız duyun. Yukarıdaki türden konuşanlardan zuhur eden budur. Doğru söylüyor ama yanlış hükme (neticeye) varıyor.
Evet demokrasi İslâm’a ait bir düzen, bir yönetim biçimi değil lâkin efendiler sizin bugünden tezi yok diyerek bu düzeni değiştirme şansınız da yok. Pekâlâ ne zaman bu şansa sahip olabilirsiniz?
Siyasal İslâm fevkalâde samimi bir şekilde çalışır, çok güçlü bir iktidar olursa belki bir şansınız olur. O hâlde netice yine bugünkü düzende sağlanacak. Yàni seçimlere asılmanız lazım.
Meralgiller, Kemalgiller veya altılı ganyan[1] (Devlet Bahçeli bu tâbiri 6’lı masa için kullanmıştı) iktidara gelirse artık düzeni değiştirmeyi rü’yânızda görür, bugünü mumla ararsınız.
İktidar, para politikasının temelini (ek bütçe görüşmelerinde) basite irca etmek için “faiz sebep, enflasyon neticedir” dedi ya, muhâlefet hemen atladı. Bazı ekonomistler konuşturuldu, “hayır tam tersi” denildi.
Eski ABD Başkanlarından (1945-1953) Harry Truman’ın ekonomiye dair bir sözü Türkçeye filolojik uzmanlığı olmayan biri tarafından,“Bana tek elli bir ekonomist getirin” diye tercüme edilmiş derler..
Sonradan anlaşılmış ki, o filolojik hatanın da sebebi, ekonomistlerin bir görüşü savunduktan sonra karşı argümanı “öte yandan, diğer taraftan…” İng. “on the other hand” diyerek ifade etmelerinden kaynaklanıyormuş.
Demem o ki, ekonomide de, siyaset dahil diğer tüm konularda da madalyonun iki yüzü vardır. Sâbit fikirli tartışma da olmaz, hayırlı netice de bulunamaz. Benim dediğim doğru, seninki, hattâ herkesinki yanlış…
Yürü be. Kim tutar seni. Sen bu kafayla olsan olsan laklakistan şefi olursun. Aklın sıra muhâlefet yapıyorsun ama gerçekte yaptığın tuhafelet.
Tuhafelet de ne demeyin, ben uydurdum kafiye olsun diye. Çok çalışın, aman bu densiz ve dinsizlere külahı kaptırmayın. 25.06.2022
————————————————
[1] Maalesef Türkiye gibi sözde İslâm ülkelerinde (!) yüzbinlerce ahmağın parasını yutan, sözde at yarışı bahislerinde, aynı gün, üzerine oyun konulan 6 koşunun birinci gelen atlarını bulmak şeklinde, bu kumara ait bir tâbir.
YORUMLAR