ŞEYTAN ÂDETLERİ
Hindistan doğumlu, Şeytan’ın çağdaş yaverlerinden 75 yaşındaki İngiliz yazar Salman Rüşdi’yi Newyork’ta bir konferansta,...
Hindistan doğumlu, Şeytan’ın çağdaş yaverlerinden 75 yaşındaki İngiliz yazar Salman Rüşdi’yi Newyork’ta bir konferansta, boynundan (ve daha birçok yerinden) defalarca bıçaklamışlar!.
Orada bir şerif ve bir polis olmasına rağmen müdahale etmemiş, önce yumruklayıp sonra bıçaklamaya başlayan adama seyirciler müdahale etmeye çalışmışsa da S. Rüşdi neredeyse öleyazmış. Şu anda sağlık durumu iyiye gidiyormuş.
Selman Rüşdi 1947 yılında Hindistan’da Müslüman bir âilenin evlâdı olarak doğdu. Âile sonra zorunlu göçle Pâkistan’a geçti. Rüşdi burada İngiliz ajanlarınca keşfedildi İngiltere’de eğitim alması sağlandı ve İngiliz vatandaşı bile oldu. İşi (verilen siparişlere göre) romanlar yazmaktı.
Roman zaten hayâl ürünüdür. Uydur uydur yaz. Hayatım boyunca bir kez roman yazmaya karar verdim, onda da yarısında “ben ne yapıyorum” diyerek vazgeçtim.
Dünya siyasetinde İngiltere’nin ehemmiyetini ve yerini bilmeyen yoktur.
İslâm dünyası için fitilli bir bomba gibi büyük fitne olarak hazırlandı Selman Rüşdi.
Netekim «Şeytan Àyetleri» isimli fitne telifi yayınlanır yayınlanmaz, aklı kıt İran yönetimi Selman için «öldürün fetvası» çıkarıp ölüme mahkûm etti. Sanki kendi ülkesi şeriat ülkesiymiş ve Selman da vatandaşıymış gibi. Tàbîî bu salaklık, dünyanın tepkisini Müslümanlar üzerine çekti... Selman dokuz sene saklanarak yaşadı.
Dinsiz, kâfir, adi ve namussuz biri olabilir ancak hiç kimse hakkında hiçbir yönetim vatandaşı değilse ölüm emri çıkaramaz. Bu cinayete teşebbüstür ve binaen’aleyh evrensel hukuk normlarına aykırıdır.
Müslüman iken gâvur olana İslâm fıkhı “katli vacibdir” der ama idamı, müftü seviyesinde bir İslâm yargıcının kararıyla olur. Tàbîî, başta belirttiğim gibi kişi o İslâm ülkesinin vatandaşı ise.
Yàni dünyanın her hangi bir yerinde zındıklık yapan birini, bir devlet (İran öyle değil ama velev ki şeriat ülkesi olsa) yargılamadan ölüme mahkûm edemez. Ederse bu yaptığı da başka çeşit bir fitnedir.
(Halifelik olsaydı belki olurdu), meselâ Dünya İslâm Mahkemesi (DİM) isimli, AİHM gibi bir mahkememiz olsaydı o mahkeme S. Rüşdi hakkında karar verebilirdi, infazı ise halifelik merkezinde (meselâ İstanbul’da) yapılırdı.
İran’a bu “Selman’ı öldürün” fetvasını çıkartan İmam Humeyni öldü gitti. Selman da epeydir unutulmuştu. Neden unutuldu? Zira o günlerde büyük tepki veren Müslüman ülkelerden biri olan Türkiye’de bile unutludu, İran’da mı unutulmayacak?
Türkiye’de ve dünyada Selman’dan beter zındıklar çıktı. İngiltere kapıyı açmıştı Selman’la. O kapıdan İslâm’a saldıran daha bir sürü it, kurt, yılan, çıyan girdi.
Bunların kimi sinsice kimi doğrudan İslâm’a, Kur’ân’a, Peygamberimize (sallallahü aleyhi ve sellem) saldırdı. «Gerçek Din» diyerek kitap yazan mı ararsın, «Kur’ân Müslümanlığı» diyerek Kur’ân’la istihzâ eder gibi Peygamberimizi (salat’u selâm olsun ona) posta memuru yaparak işi bitmiştir diyenini mi?
Bugüne gelirsek artık onlara bile gerek kalmadı.
Dinin D’sini bilmeyen, Elifi görse mertek sanan sürü sepet internet yavşağı yazar kılıklı İblis var. Sosyal medya yavşaklarını saymıyorum bile.
Büyükbaş zındıklardan biri, köşesinde (zahirde Ak Partiye, aslında İslâm’a kinli, saldırgan) bir yazı döşeniyor, bunlar (o kadarına bile ehliyetleri olmadığı halde) onun yüz tane şerhini yazıyorlar...
Ak Parti siyaset sahnesinden er geç çekilecek. Sanıyor musunuz ki bu iblislerin işi bitecek. İngiltere ve benzerleri onlar ölse bile yerlerine yenilerini yerleştirip işi devam etirecekler. Tá ki, İslâm yeryüzünden çekilsin.
Elbette kıyamete kadar bu savaş sürecek ve zındıklar (asla) galip gelemeyecekler. Esasen onlar hiçbir zaman galip gelmiş değillerdir.
Galibiyet Allah’ındır. (Lâ galibe illâ Allah...) Allah Müslümanlar gevşemesin diye dünya hallerini (zenginlikleri, milletlerin üstünlüklerini) halden hale çevirir.
Hadise budur, ezikler, soysuzlar anlamasa da. 14.08.2022