15 Temmuz ve Suriye’nin Bölünme Senaryosu

15 Temmuz ve Suriye’nin Bölünme Senaryosu

Sevgili okuyucularım,

Lazkiye ve Tartus ile 15 Temmuz’un ne alakası olabilir? Bu soru ilk bakışta tuhaf gelebilir; ancak nedenini açıkladığımda hak vereceğinizi umuyorum. O halde, konumuza dönelim.

Öncelikle, Lazkiye ve Tartus bölgelerinin stratejik önemini anlamadan önce, bu bölgeler hakkında biraz bilgi verelim.

Avrupa Birliği verilerine göre, Suriye nüfusunun %10 ila %13’ü arasında yer alan Aleviler, bu bölgede yaşamaktadır. Bu, Sünni-Alevi çatışması ya da Alevi katliamı gibi söylemlerin zorlama olduğunu gösteriyor.

Lazkiye ve Tartus ’un Stratejik Önemi

Lazkiye ve Tartus, yalnızca tarihsel ve coğrafi açıdan değil, günümüzde de büyük stratejik öneme sahiptir. Bu bölgelerin bu denli değerli olmasının bazı sebepleri şunlardır:

1. Yeni Ahit’in yazarlarından Aziz Pavlus’un Tartus doğumlu olması, bu yüzden Hristiyanlarca hac yeri kabul edilmesi,
2. Şehirlerin tarihi geçmişinin antik dönemlere dayanması,
3. Coğrafi konumları nedeniyle tarih boyunca sık sık el değiştirmiş olmaları,
4. Esad’ın, Lazkiye’ye bağlı Kardaha köyünden olması,
5. Tartus’un, Esad rejiminin silah deposu işlevi görmesi,
6. Lazkiye limanının Fransızlar tarafından işletiliyor olması,
7. Tartus’un, Rusya’nın Akdeniz’deki tek deniz üssüne ev sahipliği yapması,
8. Tartus’un, Rusya Deniz Kuvvetleri’nin Akdeniz’deki tek tamir ve ikmal noktası olması,
9. Lazkiye ve Tartus’un önemli ticaret merkezleri olmaları.
10. Suriye’nin deniz kıyısında liman şehirleri olmaları,

Bu özellikler, Lazkiye ve Tartus’un sadece Suriye için değil, Ortadoğu için de kritik bir stratejik öneme sahip olmasını sağlıyor. Geçmişte olduğu gibi, bugün de bölgedeki gelişmeler, dünya genelindeki büyük güçler için önemli bir etkileşim alanı oluşturmaktadır.

Suriye’nin Bölünmesinin Gerekçeleri

Suriye’nin bölünmesi ve bunun çevre ülkeler üzerinde yaratacağı etkiler, bölgedeki güç oyunlarının merkezinde yer alıyor. Lazkiye ve Tartus bölgelerinin istismara açık olmaları, bölgenin stratejik öneminden kaynaklanmaktadır. Batı, bu bölgelere yönelik ilgisini geçmişte olduğu gibi bugün de sürdürmektedir. Ancak Suriye’yi bölecek bir sebeple birlikte, bu bölgedeki diğer ülkeler de doğrudan etkilenebilir.

Bölünmenin Temel Sebepleri

Böyle bir senaryo için, birkaç temel neden ön plana çıkmaktadır:

1. Alevi-Sünni çatışmasının körüklenmesi,
2. Alevilerin katledildiği imajının oluşturulması,

Bu sebepler doğrultusunda gelişen olayların sonuçları ise şöyle oldu:

1. Türkiye’de Aleviler üzerinden siyaset yapılmaya başlanması; bazı siyasi partilerin Alevi kimliği üzerinden strateji belirlemesi.
2. Suriye’de kimyasal saldırı sonunda 1,5 milyon civarında insanın öldürülmesine ve 4 milyon civarında insanın göç etmek zorunda kalmasına sessiz kalan bazı siyasiler, Lazkiye ve Tartus’taki gelişmelere karşı aşırı duyarlı hale gelmeleri.
3. Filistin’deki soy kırımını görmeyen Birleşmiş Milletler, Lazkiye ve Tartus’taki olayları bahane ederek Birleşmiş Milletlerin Suriye konusunda hassaslaşması, 

15 Temmuz’un Olası Sonuçları

Sevgili okuyucularım,

15 Temmuz darbe girişimi başarılı olsaydı, çok daha farklı bir dünya düzeniyle karşı karşıya olabilirdik:

1. 15 Temmuz darbe teşebbüsünde başarılı olunsaydı, İstanbul’un Avrupa yakası, Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgeleri, Birleşmiş Milletler ’in denetimine verilecekti.
2. Suriye’de operasyon başarılı olsaydı, Lazkiye ve Tartus bölgeleri, Birleşmiş Milletler ‘in denetimine verilecekti ve bölünmüş bir Suriye inşa edilecekti.

Lazkiye ve Tartus ’un stratejik önemi, Türkiye için büyük bir tehdit oluşturuyor. Hatay’ın işgali ile Lazkiye ve Tartus ’un işgali arasında hiçbir fark yoktur.

Selam ve saygılarımla