Başak Polat Yazdı

’Ben seni severim sevmesine de toplum buna hazır değil’’

Bilindiği üzere gelişmiş ülkelerde liderler halkın peşinden sürüklenir. Az gelişmiş yahut da gelişmemiş ülkelerde ise halk liderlerin peşinden gider.

Seçimlerde milliyetçi üslupla ve propaganda yapan cepheler önemli ölçüde oy topladı. Lakin sorun Erdoğan cenahının milliyetçi değil etken olmasıyla ilgilidir. Unutmayalım ki Çözüm süreci sonrasında da Ak parti ve Erdoğan oy kaybetmemişti. Batı’da kabul göremediği için Batı’ya karşı mecburiyetten ve bir taktik olarak aslan kesilen Erdoğan’nın, kendini kitlesine antiemperyalist olarak inandırmayi başarıyor. Erdoğan’ın Apo’yu hapisten çıkarsa dahi güruhunu buna ikna eder desek sanırım abartmış olmayız. Erdoğan’ın liderliğini ne yaparsa yapsın adeta efsunlanmışçasına onaylayan bir kitlenin varlığını kabul etmek gerekir.

Beri yandan şairin dediği gibi ‘’ Biçim veremediği şeylerin biçimini alan’’ ve oldukça edilgen ve bir türlü dominant olamayan bir CHP Ve Lideri var.

Nerde hatalar yaptı Ana Muhalefet?

Sol ve belli küçük kesimlerden oy potansiyeli olan TKP, TİP, HKP, EMEP gibi partilerin halka kendilerini tanıtmasını en az Deva, Saadet, DP partileri kadar hakediyorlardı ki oyları da saydığım ittifak partilerinden daha fazladır. Seçmeni nede olsa bizim partiler kazanamaz düşüncesiyle oy vermeye gitmeyen (8 milyonun) içinde saklanan bir kitledir.

Ulaşılması gereken kitle oy vermeye gitmeyen 8 Milyondur.

Bilindiği üzere Anarşistler, (Yahut bunun adını koyamayan gizli Anarşistler) Seçimlerle sistemin düzeleceğine inanmayan bir kesimdir. Hatta Emma Goldman’a göre ‘’ Oy vermek bir şeyleri değiştirseydi mutlaka yasaklanırdı’’ aforizmasına yakın duran bir güruhun tabiri_i caize kafalanması doğru tabiriyle de ikna edimesi varken, eline yüzüne bulaştırdığı karikatürize olacak boyutlarda iğreti duran bir milliyetçilik furyasına tüm edilgenliğiyle sürüklendi.

Muhalif halk ise Erdoğan’a karşı çaresizce Kemal Kılıçdaroğlu’nu destekliyor…