Nöbetçi Eczaneler
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Sayın Bilgin’in, Türkiye ekonomisinin %7 büyüdüğünü, yıl sonu büyümenin de %9 olarak gerçekleşeceğini öngördüklerini açıkladığını belirten TAŞKIN, %7 büyümeden memura ve emekliye refah payı, vergi yükü altında inleyen memur ve emeklinin yararına olacak şekilde vergi oranının %15’te sabitlenmesi, memurun özlük ve mali haklarının iyileştirilmesi gibi taleplerde neden ısrarcı olmadıklarını ve bunun üzerine neden gitmediklerini sordu.
Yetkili sendikanın kendi çıkarımları için memur ve emeklinin insanca yaşayabileceği sosyal haklarını elinin tersiyle ittiğini söyleyen TAŞKIN, yetkili sendikanın, memurların ve emeklilerin haklarını koruyamadığını, toplu sözleşme masasından sadece kendi sendikalarının kazanımlarıyla kalkıp tarihin en büyük başarısızlığına imza attıklarını belirterek, her zaman olduğu gibi bunu da hamaset nutuklarıyla başarı diye yutturmaya çalışıyorlar, dedi. Başarının somut kazanımla ölçülebileceğini, imza attıkları toplu sözleşmede memurun lehine hangi kazanım olduğunu tüm kamu çalışanlarının gördüğüne işaret ederek, 3600 ek gösterge, sözleşmelilerin kadroya geçirilmeleri, yardımcı hizmetlilerin memur kadrosuna alınmaları için çalışmaların 2022 yılına bırakıldığını, bunların 2023’e kadar rafa kaldırılacağına dikkat çekti.
Necip TAŞKIN, açıklamasında şu ifadelere yer verdi:
“Memur ve memur emeklisinin maaşına 2022’nin ilk altı ayı yüzde 5, ikinci altı ayı yüzde 7, 2023’ün ilk altı ayı yüzde 8, ikinci altı ayı yüzde 6 ve enflasyon farklarından oluşan zam yapıldı. Biz, bunu kazanım olarak düşünmüyoruz. TÜİK’in güvenilmeyen enflasyon açıklamalarının bile altında zam yapılmıştır. Bunun neresi kazanım?
Refah payı ve seyyanen zam verilmedi. Seyyanen zamdan tüm memur ve emekliler yararlanacakken, 135 lira olan toplu sözleşme ikramiyesinin 400 liraya çıkarılmış olmasından sadece sendikalı olan memurlar yararlanabilecek, sendikalı olmayan memurlar yararlanamayacaktır. Memur-Sen, toplu sözleşme görüşmesini memur ve emekliden yana değil kendi kazanımından yana kullanmıştır. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Sayın Bilgin’in, Bakanlığın verdiği izinle kurulan sendikaları “merdiven altı” olarak nitelemesini de talihsiz bir açıklama olarak değerlendiriyoruz. Sendika aidatlarına yapılan artış emekli keseneğine yansımadığından memurun bir kazanımı olmamıştır. Ayrıca sendikanın %1 örgütlenme şartı 375 Sayılı KHK’nın ek 4. Maddesine aykırıdır. Antidemokratik bir madde üzerinde anlaşmaya varılmasını esefle karşılıyoruz.
Çok açık ve net olarak, memurun haklarını savunması gereken sendikanın kendi çıkarları için mücadele ettiğini gördük. Tüm sağlık çalışanlarına sesleniyorum: Yetkili sendika, madem ki kendi çıkarı için mücadele ediyor o zaman gelin siz de kendi çıkarlarınız için sendikanızı sorgulayın ve tepkinizi ortaya koyun.
6. Dönem Toplu Sözleşme görüşmesi tarihi bir fiyaskodur. Antidemokratik ve başarısız bir görüşme olarak tarihe geçmiştir.