“Gurur ve övünç kaynağımız olan gazilerimizin hatırasını canlı tutmak, bugünkü ve gelecek nesillerin hafızalarında yer etmesini sağlamak gayesiyle, Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından Cumhuriyetimizin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’e Mareşal Rütbesi ve Gazilik Unvanının verildiği 19 Eylül günü, “Gaziler Günü” olarak kabul ve ilan edilmiş olup, bu müstesna günün 100’üncü yıldönümünü şükran, minnet ve saygı ile idrak ediyoruz.
Vatanını ve bağımsızlığını her şeyden üstün tutan aziz milletimizin şanlı tarihi, bu uğurda kahramanca verilen mücadelelerle doludur. Türk Milleti, var olduğu günden bu yana, ülkesine, milli ve manevi değerlerine, birlik ve beraberliğine yönelen tehditlere karşı yediden yetmişe canı pahasına mücadele etmiştir. Uğruna büyük bedeller ödenerek kazanılan bu vatan, bizlere şehit ve gazilerimizin en kutsal emanetidir. Türkiye Cumhuriyeti Devleti, onların paha biçilmez fedakârlıkları sayesinde daha güçlü bir şekilde yoluna devam etmektedir.
Aziz milletimiz, kutsal değerlerini, vatan ve bayrak sevgisini her şeyin üstünde tutan, bu uğurda hayatlarını feda etmekten çekinmeyen kahramanlarımız sayesinde karşısına çıkan tüm badireleri atlatacak güce, dirayete ve kararlılığa sahiptir.
Vatanımızın bölünmez bütünlüğünü ve ebedi varlığını korumak, milletimizin birlik, beraberlik, barış ve huzurunu sağlamak için, canlarını hiç tereddüt etmeden siper etmiş, tüm kahraman gazilerimizin “Gaziler Günü” nü kutluyorum.
Şehitlerimiz ve gazilerimiz; birlik ve bütünlüğümüzün, vatan sevgimizin, özgürlük ve bağımsızlığımızın simgeleri olarak sonsuza kadar gönüllerde yaşayacaktır.
Bu anlamlı gün dolayısıyla başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere, tüm şehitlerimizi, ebediyete irtihal eden gazilerimizi rahmet ve şükranla anıyor, bağımsızlığımızın ve bölünmez bütünlüğümüzün simgesi olan gazi ve malullerimizi de minnet, sevgi ve saygılarımı sunuyorum.”