Dünya Siber/Dijital Terör Kuşatması Altında

Kasım 5, 2025 - 21:34
Dünya Siber/Dijital Terör Kuşatması Altında

Siber Terörizm Dijital Terörizm olarak da ifade edilir. Tanınmış terör örgütleri ve terör devletleri tarafından bilgisayar sistemlerine yönelik tatbik edilir. Bilgi sistemlerinin fiziksel olarak bozulması amacıyla gerçekleştirilen yıkıcı saldırılar olarak tanımlanır. Cep telefonları, bilgisayarlar ve benzeri elektronik cihazlar ve onları kullananlar hedef seçilir. Elektronik cihazları kullananlar da ölme ve yaralanma oluşabilir. Siber/Dijital Terör, bilgi sistemlerini etkisiz hale getirebildiği gibi odaklanılan birey, grup ve kitleler yönelik saldırılarda yakıcı ve yıkıcı özelliklere sahiptir. Amaçları, hedefi  fiziksel anlamda etkisiz hale getirmek, öldürmek, korku, panik, kargaşa yaratarak kaos ortamı oluşturmaktır.

Siber/Dijital tehditlerin en büyük özellikleri arasında bilgisayar sistemlerini felç etme, bozma, kesintiye uğratarak zarar verme geliyor. Tabi ki niyet kötü olursa teröre yönelik hedefleri öldürme, yakma, yıkma ve imha ortaya çıkıyor. Böylesi bir tehlikeye yönelik en büyük açık güvenlik zafiyetidir.  Yani, kötü amaçlı yazılımların sistematik olarak Siber/Dijital teröre dönüşmesi de diyebiliriz. Ülkeler Siber/Dijital terör saldırılarına karşı hiçbir açık vermemek için önce güvenlik zafiyetlerini eksiksiz bir şekilde ortadan kaldırmaları gerekiyor.

Bilimsel teknolojik açıdan dünyayı hızla tehdit etmekte olan Siber/Dijital terörün önüne geçmek için her türlü önlemi almaya çalışan ülkeler olağanüstü bir çalışma içine girmiştir. Bu konuda adeta birbirleriyle yarış halindeler. Teknolojide sınır tanımayan ülkeler arasında başta ABD, Rusya, Çin bazı Avrupa ülkeleri, Türkiye ve İsrail gelmekte. Faka İsrail bu ülkeler arasına girse bile Siber/Dijital teknolojiyi terör amaçlı olarak kullandığı için bir terör devletidir.

Dünyada siber güvenlik konusunda en iyi programlara sahip ülkeler arasında başta ABD olmak üzere Avustralya, Kanada, İsviçre ve Danimarka geliyor. BM ITU Siber Güvenlik Endeksi’nde Uluslararası verilere göre değerlendirmeye alınan 194 ülke arasında Türkiye birinci seviyede örnek alınan ülkeler arasında yer alıyor. Dünyada Siber/Dijital saldırıya uğrayan 163 ülke arasında Türkiye 146. sırada. En çok saldırıya uğrayan ülkeler arasında İzlanda, İrlanda, Yeni Zelanda başı çekse de şu anda savaşmakta olan Rusya ve Ukrayna ile birlikte iç savaş içindeki Sudan ve yıllardır İsrail saldırısından kurtulamayan Filistin gelmektedir.

Siber/Dijital Terör, uluslararası camiada isimleri bilinen terör örgütleri ve terörü teşvik eden bazı devletler tarafından düşman olarak bildikleri ülkeler üzerinde gerçekleştirilmektedir. Daha yakın bir zamanda İsrail’in Lübnan’daki Hizbullah’a yönelik çağrı cihazları ve telsizler üzerinden gerçekleştirmiş olduğu Siber/Dijital terörü örnek verebiliriz. Bu saldırıda Hizbullah’ın lider kadrosu ve yüzlerce Hizbullah üyesi eşzamanlı bir şekilde öldürülmüş ve yaralanmıştır. O yüzden böylesi benzer bir Siber/Dijital tehlikenin önüne geçebilmek için her türlü önlem almak gerekiyor.

Demek ki elimizdeki telefonlar, telsizler, bilgisayarlar hatta ve hatta kullanılmakta olan her türlü elektronik cihazlar kötü niyetle terör örgütleri ve terör devletleri  (İsrail vb.) tarafından patlayan bir bombaya dönüştürülebiliyormuş. Siber/Dijital saldırılarının önüne geçilebilmesinin tek yolu tüm bu elektronik cihazların yazılımlarının yerli ve milli olmasından geçiyor. Şükür ki Türkiye son 22 yıl içinde bu konuda kendi milli ve yerli yazılımlarıyla her türlü önlemi/tedbiri almış bulunmaktadır. Fakat yeterli mi?! Elbette ki yetersizdir. Bundan sonra Türkiye olarak her türlü Siber/Dijital saldırıya karşı daha titiz ve hassa olmak zorundayız.