İthal Motorla Uçak Satmak İzne Tabidir – Yani Satamazsın

İthal Motorla Uçak Satmak İzne Tabidir – Yani Satamazsın

Merhaba,

Son günlerde Türkiye’nin 5. nesil savaş uçağı KAAN hakkındaki tartışmalar yeniden gündemde. Bu ilgi boşuna değil. Ancak konuyu sağduyuyla değerlendirmekte fayda var. Çünkü birçok eleştiri hâlâ 2017 öncesi varsayımlara dayanıyor. Oysa artık bambaşka bir noktadayız.

KAAN bugün sadece bir uçak değil; Türkiye’nin savunma sanayisinde bağımsızlık iddiasının ve teknolojiye hükmetme kararlılığının en somut göstergesi.

KAAN’ın Yolculuğu

1. Milli Muharip Uçak (MMU) projesi, Türkiye'nin F-16 filosunun yaşlanmasıyla 2010’ların başında başladı.
2. 1 Mayıs 2023’te isminin KAAN olduğu açıklandı.
3. 21 Şubat 2024’te ilk uçuşunu başarıyla gerçekleştirdi.
4. Bu, Türkiye’yi 5. nesil savaş uçağı geliştirebilen sayılı ülkeler arasına soktu.

Neden Bu Kadar Konuşuluyor?

1. Teknolojik ve Stratejik Sıçrama
2. F-35 programından çıkarılmamız ve CAATSA yaptırımları, dışa bağımlı savunma politikalarının ne kadar kırılgan olduğunu gösterdi.
   KAAN bu bağımlılığı sona erdirmeyi amaçlıyor.
   Artık mesele sadece uçak üretmek değil.
   Karar bağımsızlığı üretmek zorundayız.
3. Motor Gerçeği: TF35000
4. En çok konuşulan konu: Motor.
5. Doğru, KAAN ilk etapta ithal motorla uçtu. Ancak bu bir geçiş süreciydi.

Ve şunu net söylemek gerekir: motor dışarıdan alınmışsa, o uçağı istediğiniz ülkeye satamazsınız. Çünkü motoru veren ülke ihracat izni vermediğinde uçak hangarda kalır.
Yani yerli motor olmazsa Endonezya’ya uçak ihracat edemeyiz.
İşte burada devreye yerli motor giriyor: TF35000.

Bu motor, Türkiye’nin geliştirdiği en güçlü yerli turbofan motoru olacak.

1. İtki gücü 35.000 libre.
2. İlk test 2026’da, KAAN’a entegrasyon ise 2032’de planlanıyor.
   Ve daha da önemlisi:
3. Endonezya’ya planlanan 48 adet KAAN ihracatında bu motor kullanılacak.
4. Bu sadece teknik bir gelişme değil; jeopolitik bağımsızlığın ilanıdır.

Eski Bilgilerle Yeni Gerçekleri Yargılamak Yanlıştır

1.Eleştirilerin çoğu hâlâ 2017'nin şartlarına dayanıyor. Ama o dönem geride kaldı.
2. Bugün KAAN’ın aerodinamiği, radar emici gövdesi, kompozit oranı ve sensör sistemleri 5. nesil kriterlerine uygun.
3. Üstelik motor gibi en kritik parçalarda yerlileşme iradesi artık net.
4. Yani eski eksikleri bugünün uçağına yapıştırmak, teknik değil; ideolojik bir tavırdır.

Sonuç: Gerçekle Yüzleşme Zamanı

KAAN, Türkiye’nin sadece hava sahasında değil; teknolojide ve stratejide de bağımsızlık hedefinin sembolüdür.
Elbette eleştiri olmalı. Ancak bu eleştiriler güncel bilgiye, sağlam veriye ve iyi niyete dayanmalı.
Bugün KAAN:

1. Yerli TF35000 motoru, 
2. 5. nesil mühendislik altyapısı,
3. İhracat potansiyeli ileTürkiye’nin en stratejik projelerinden biridir.

Bu gerçeği görmezden gelmek teknik değil; siyasi bir tercihtir.

Selam ve saygılarımla.