Kaleminden Taşan Anadolu Şerafettin Yıldız

Ankara’da, Irene Cafe’de edebiyatseverler için özel bir buluşmaya tanıklık ettik. LMN Yayınları’nın düzenlediği etkinlikte, kalemiyle Anadolu’yu sayfalara işleyen yazar Şerafettin Yıldız, okuyucularıyla buluştu. Yeni romanının müjdesini verirken, “Devletin Mührü” adlı eseriyle edebiyatın vicdanı olmayı başaran Yıldız, sadece kitap imzalamadı; aynı zamanda bizlere Anadolu’nun unutulmuş yüzünü, kaybolan değerlerini ve içimize sinmiş suskunlukları da yeniden hatırlattı. 

Yozgat’ın Alemdar köyünde doğan Yıldız, Ankara’da aldığı eğitimle bilgi ve düşün dünyasını genişletmiş, Eskişehir Anadolu Üniversitesi Kamu Yönetimi Bölümü’nden mezun olduktan sonra ise kelimelerin gücünü devletin ve halkın ortak vicdanına tercüman kılmayı seçmiş bir isim. Belki de bu yüzden eserlerinde yalnızca bireyi değil, toplumu ve onun tarihsel mirasını anlatıyor.

“Devletin Mührü” romanında işlediği temalar, günümüz Türkiye’sinde hâlâ sıcaklığını koruyan adalet, otorite ve halk iradesi gibi kavramları sorgulatıyor. Yıldız’ın romanlarında görünen köyler, aslında Türkiye’nin dört bir yanındaki unutulmuş hayatların yansıması. Onun kaleminden dökülen her satırda Anadolu’nun taş kokusu, toprak rengi ve insan sıcaklığı hissediliyor.

Şerafettin Yıldız bir edebiyatçı olmanın ötesinde, çağının tanığı bir aydındır. Sadece yazdıklarıyla değil, düşündürdükleriyle de toplumun aynası olmayı başarmıştır. Özellikle yeni nesil okuyuculara, köklerine dair hatırlatmalar yapan; onları tarih, kültür ve halk bilinciyle buluşturan bir anlatı ustasıdır.

İmza gününde gözlemlediğim en dikkat çekici şey, genç okuyucuların heyecanıydı. Bu, umut verici bir tabloydu. Çünkü edebiyat, köprüdür. Geçmiş ile geleceği, birey ile toplumu, acı ile umudu birleştiren o görünmez bağı kurar. Ve bu bağı kuran yazarlardan biri de hiç şüphesiz Şerafettin Yıldız’dır.

Yeni kitabının yolda olduğunu duymak, okurları kadar edebiyat dünyasını da heyecanlandıracaktır. O kitabın sayfaları arasında yine bir Anadolu kasabasının kaderini, bir annenin duasını, bir çocuğun suskun gözlerini ve devletin gölgesinde kalan vicdanları bulacağımızdan eminiz.

Kalemine sağlık Şerafettin Yıldız… Çünkü bazı kalemler sadece yazmaz, yaşatır. Allah’a ısmarladık, hoşça kalın…