Türkiye’nin Filistin/Gazze Politikası İsrail’in Uykularını Kaçırıyor!

Kasım 20, 2025 - 09:20
Türkiye’nin Filistin/Gazze Politikası İsrail’in Uykularını Kaçırıyor!

9 Ekim’de Mısır müzakerelerinde İsrail-Hamas arasındaki varılan mutabakat sonrası ateşkes kararlarının ilk aşamasına geçildiği ve 10 Ekim’de de devreye girdiği ABD Başkanı Tramp tarafından dünya kamuoyuna duyurulmuştu. Fakat ateşkes kararları sonucu uygulanmakta olan planın daha ilk aşamasında bile (ateşkes kararlarına uymayan) İsrail, Gazze’ye yönelik saldırılarını aralıksız sürdürdü. İsrail, ateşkese rağmen Gazze’ye yönelik saldırılarını devam ettirmesi karşısında ABD’nin sessizliği!

İsrail, Genelkurmay Başkanı Zamir, Sarı hattın İsrail kontrolünde olmayan bölgeye büyük bir saldırı hazırlığında olduklarını açıkladı. Yapılan açıklamada Zamir, Hamas’ın varlığına (silah bırakmadan)  izin vermeyeceklerini ve askeri saldırılara devam edeceklerini ifade etmesi bile ne kadar tuhaf ve garip!

İsrail ateşkes sonrası sadece Gazze’ye saldırmakla kalmıyor aynı zamanda insanı yardımları da engelliyor. BM Genel Sekreteri Sözcüsü Ferhan Haq tarafından yapılan açıklamada Gazze’ye yapılan yardımlar 10 Ekim’den bu yana İsrail tarafından engellenmektedir. Yardım güzergahları sürekli olarak İsrail engeline takılıyor. İsrail, ateşkes anlaşmasına uymadığı gibi Gazze’ye yapılan yardımların önünü bürokratik engeller, yasaklar koyarak gerçek yüzünü her daim göstermekte.

İsrail, Gazze’de saldırılarını devam ettirmesi, yapılan yardımları engellemesi üzerine Türkiye yeni kararlar aldı. Türkiye, Gazze için başta acil ihtiyaçların karşılanması olmak üzere saldırıların durması ve yapılan yardımların önünün tıkanmaması , tüm siyasi, bürokratik engellerin kalkması ve güzergah sorunlarının çözümü için her türlü çabayı göstermeye devam edecek.

İsrail, Gazze üzerindeki zulmü, vahşeti ve soykırımı yetmezmiş gibi şimdide Filistinli tutuklular için idam cezası getiriyor! Filistinli tutukluların idam cezasına çarptırılmasına yönelik yasa tasarısı için İsrail Meclisi oturum düzenleyerek oylamaya gitti.  Bu tasarı için İsrail Meclis’ince üç tur oylama yapılacak. Meclis’ten idam kararının çıkması 3 oylamanın sonucuna bağlı.

Dünyada Gazze için en yoğun mücadeleyi veren Türkiye, sadece elini taşın altına koymakla kalmıyor aynı zamanda fiil harekete geçerek Gazze’ye asker göndermeye hazır olduklarını açıkladı. Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Türkiye’nin Gazze için her şeyi yapmaya hazır olduğu açıklamaları İsrail’i tedirgin etti. Bu durum uluslararası topluma, ilgili muhataplara ve Gazze için Türkiye ile birlikte hareket dost ülkelere bir mesaj niteliği taşıyor!

Türkiye Gazze için Barış Komisyonu ve Uluslararası İstikrar Gücü’nün hayata geçmesi konusundan elinden gelen gayreti göstererek yoğun çaba harcıyor. Türkiye bu konuda ABD ile sürekli istişare içinde. Türkiye’nin Gazze’de ateşkesin kalıcı bir hale gelmesi ve Gazze’nin imarı için gayret göstermeye devam edecektir.

İngiliz basınında Gazze ile ilgili yer alan bir haberde ABD’nin Gazze’yi kırmızı ve yeşil diye ikiye böleceği iddia edildi. Yeşil bölgenin Gazze’nin yeniden inşası, kırmızı bölgenin ise enkaz olarak kalacağı… Zaten 2 milyon Gazzeli şu anda kırmızı bölge denen yerde sıkışmış bir duruma… Şayet bu haber doğruysa’ insan bu nasıl bir ateşkes, bu nasıl bir savaş’ demez mi?! Dahası da var! İsrail’in Filistinli tutuklular için almış olduğu son karar ne korkunç! İsrail, Gazze’de 2 yıl boyunca soykırım uyguladığı yetmemiş gibi şimdi de 150'den fazla Filistinliyi Gazze'den üçüncü bir ülkeye gönderecekmiş!

Yazımın başlığında ‘Türkiye’nin Filistin/Gazze Politikası İsrail’in Uykularını Kaçırtıyor!’ dememin sebebi İsrail’in son günlerde Türkiye korkusu yüzünden şaşkın ördek gibi Yunanistan ve Güney Kıbrıs arasında mekik dokumasıdır. Hatta bu durum çok sık olarak İsrail medyası tarafından da gündeme getiriliyor.

İsrail medyasında askeri paradigmanın (yılların savunma doktrini) çöktüğü gündeme taşınarak Türkiye tehdidinden bahsedilmeye başlandı. Artık Türkiye sebebiyle bölgede dengeler değişmeye başladığı ve Türkiye’nin bölgedeki gücünün her geçen gün daha çok artmakta olduğu hususu İsral medyasında yapılan analizlerden çok iyi anlaşılıyordu. İsrail’in yeni bir savunma stratejisine ihtiyacı olduğu da ayrıca vurgulanıyordu. İsrail’e göre Türkiye Ortadoğu’da öncelikli bir tehdit olarak algılanmaya başlamıştı. Bölge ülkeleri ve İsrail karşıtı teşkilatların Türkiye’den yana açık bir tavır koymakta olduğu artık gün gibi ortadaydı. Bu da İsrail’in uykularını kaçırtmaya yetiyordu.

İsrail’de göre Hamas, Hizbullah, Husiler, Suriye, İran her neyse de asıl önemlisi Türkiye’ye nasıl DUR denilecek?! Zaten İsrail’i korkutan asıl gerçek de bu ya! İsrail, daha şimdiden Türkiye’yi durdurmanın yolları aranmaya başlaması Türkiye’den ne kadar çok korktuğunun delili değil midir?! İsrail’i korkutan gerçeklerden birisi de Türkiye-Katar-Suud-i Arabistan ve Mısır ittifakı! Bu ittifaktan İran ve BAE de bir o kadar rahatsız olmasına ne demeli?! İsrail’i anladık da size ne oluyor İran ve BAE?!

İsrail, kendisini Türkiye tehlikesinden kurtarabilmek için Yunanistan ve Güney Kıbrıs Rum Yönetimi ile ittifak arayışına girerek karşı bir tehdit unsuru oluşturma gayretinde. Son günlerde İsrail-Yunanistan-Güney Kıbrıs Yönetimi arasındaki hareketli gidiş-gelişler her şeyi izah etmeye yetiyor. İsrail’in Türkiye’ye karşı Yunanistan ve Güney Kıbrıs Rum Yönetimi ile yakın ilişkilere girmesinin sebebi tedirginlikten ve korkudan başka ne anlamı olabilir.

Türkiye’nin İsrail Başbakanı B. Netanyahu ve 37 üst düzey yönetici için çıkartmış olduğu tutuklama kararı bile İsrail’i çıldırtmaya yetti. O yüzden İsrail, Yunanistan ve Güney Kıbrıs Yönetimi ile askeri ilişkilerini daha da yoğunlaştırdı. İsrail’in Diaspora Bakanı Amicha Chikli kendi sosyal medya hesabından Türkiye için Erdoğan doktrinin tehlikeli olduğunu, Türkiye’yi yeni İran olarak gördüklerini ve bu durumun Yunanistan ve Güney Kıbrıs Rum Yönetimi için de tehdit olduğunu açıklaması boşuna değildir. İsrail’in son günlerde Yunanistan ve Güney Kıbrıs Rum Yönetimi ile Doğu Akdeniz’de gerçekleştirmiş oldukları ortak askeri tatbikatların amacı Türkiye’yi tehdit etmek, korkutmak ve gözdağı vermekmiş!

İsrail’i asıl korkutan gerçek Türkiye’nin Çelik Kubbe’si! Demir’e karşı Çelik savaşı da diyebiliriz buna! Bizde bir söz var: Delikli tüfek çıktı mertlik bozuldu! İsrail’in ki de aynen öyle. Yani, Çelik Kubbe çıktı Demir Kubbe çöktü!  İsrail medyası tarafından Türkiye’nin Çelik Kubbe’ye sahip olmasının tehlikeli bir gelişme olarak değerlendirildi. İsrail, Türkiye’nin savunma sanayindeki gücünü Çelik Kubbe ile açık ve net bir şekilde görebiliyordu. O yüzden de Çelik Kubbe’den olağanüstü rahatsızdı. İsrail’in bu rahatsızlığı her halinden belliydi. Türkiye’nin Çelik Kubbe sistemi teknolojide nereden nereye geldiğinin en büyük kanıtıydı. Çelik Kubbe sistemi Türkiye’nin ulusal güvenliğini sağladığı gibi dosta güven düşmana korku veriyordu.