Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Ahmet Yaşar Zengin Emekli Akademisyen

Türk Tabipleri Birliği  Kanunu 

Türk Tabipleri Birliği  Kanunu 

Kanun Numarası: 6023

Resmi Gazete

Tarih: 31.1.1953; Sayı: 8323

Madde 1 – (Değişik: 7.6.1985 – 3224/48 md.)

“Türkiye sınırları içerisinde meslek ve sanatlarını icraya yetkili olup da sanatını serbest olarak yapan veya meslek diplomasından istifade etmek suretiyle resmi veya özel görev yapan tabiplerin katıldığı Türk Tabipleri Birliği; tabipler arasında mesleki deontolojiyi ve dayanışmayı korumak, tabipliğin kamu ve kişi yararına uygulanıp geliştirilmesini sağlamak ve meslek mensuplarının hak ve yararlarını korumak amacıyla kurulmuş kamu kurumu niteliğinde mesleki bir kuruluştur.

Mesleğin, üyelerinin maddi, manevi haklarını korumak için kurulmuştur. Türk Tabipleri Birliği meslek disiplinini sağlamak, hasta yakınmalarını araştırmak, hekimlerin özel çalışma ücretlerini belirlemek gibi konularda çalışmaktadır. …”

Türk Tabipler Birliği (TTB) Başkanı Şebnem Korur Fincancı, Türk Silahlı Kuvvetleri’nin kimyasal silah kullandı cümlesini analiz edelim.

Türk Tabipleri Birliğinin  “entelektüel” olma yolunda ilerlemek istediğini görüyoruz. Entelektüel olmak istiyorsa dünyada gelişen olaylarda da çok hassas olması gerekirdi.

Türk Tabipler Birliği Ne Yapmalıydı?

1.PKK terör örgütü, 45.000 kişiyi öldürürken insanların acılarına ortak olmalıydı…

2.PKK terör örgütüne eleman sağlamak amacıyla dağa kaçırılan çocuklar için engel olmayan ve destek veren HDP’ye tepki göstermeliydi.

3.Yunanistan, göçmenleri ölüme terk ederken dünyayı ayağa kaldırmalıydı.

4.Diyarbakır annelerini ziyaret edip, annelerin avukatlığını yapmalıydı.

5.Yunanistan’ın söylemlerini kınamalıydı.

6.İsveç ve Finlandiya ülkeleri, teröristleri iade etmesi için gayret sarf etmeliydi…

7.PKK terör örgütü, sivilleri öldürürken feryat etmeliydi…

8.ABD ve diğer 63 devletin Suriye’de ne işiniz vardır, demeliydi.

9.Ukrayna ve Rusya savaşını engellemek için gayret sarf etmeliydi.

10.ABD, Irakta kimyasal silah kullanırken görmeliydi veya duymalıydı.

11.Doktor ve hemşireler dağa kaçırılırken feryat etmeliydi.

12.Şiddete maruz kalan Doktor ve hemşirelerin haklarını aramalıydı.

Türk Tabipleri Birliğinin  “entelektüel” olma yolunda ilerlemek isterken yukarıda ifade ettiğimiz on iki madde ile ilgili hassasiyetini hiç göremedik.

Türk Ordusunun envanterinde olmayan kimyasal silahları, Suriye’de ve Irakta kullandı algısını  kim istedi? 

Tabii ki PKK ve HDP istedi…

PKK terör örgütü ve siyasi uzantısı HDP, başka ne istedi?

1.Özerkliğe itiraz edilmemesini istedi…

2.İsveç ve Finlandiya devletlerinin eleştirilmemesini istedi…

3.Yunanistan’a tepki verilmemesini istedi…

4.Meclisin açılışında cumhurbaşkanına saygısızlık yapılmasını istedi.

5.Diyarbakır annelerinin ziyaret edilmemesini istedi.

6.PKK terör örgütü ve HDP, Türkiye’nin Kuzey Irakta ve Kuzey Suriye’de kimyasal silahlar kullandı algısının oluşturulmasını istedi.

7.PKK terör örgütü ve HDP, Türkiye’nin Kuzey Irakta ve Kuzey Suriye’de kimyasal silahlar kullandı algısının meclise taşınmasını istedi.  

8.PKK terör örgütü ve HDP, Türkiye’ye yatırım yapmayın, Türkiye’de adalet yoktur, huzur yoktur algısının oluşturulmasını istedi.

9.PKK terör örgütü ve HDP, Ukrayna’nın desteklenmesini istedi.

10.”PYD, terör örgütü değildir, bölge halkının temsilcisidir” söyleminin meşrulaştırılmasını istedi.

11.PKK terör örgütü ve HDP, kendilerinin meşrulaştırılmasını istedi. 

12.Mersinde polisimizi öldüren Zozan Tolan kod adlı PKK’lı terörist Dilşah Ercan’ın kınanmamasını istedi.

13.Zozan Tolan kod adlı PKK’a terörist Dilşah Ercan’ı ve PKK terör örgütünü kınamadım ama ey altılı masa, siz de beni kınamayın, dedi…

HDP ve PKK’nın desteğini alabilmek için:

Altılı masa, HDP’nin 13 isteğini bugüne kadar itiraz etmeden uyguladı… Bir de HDP’nin İktidara ortak olduğunu düşünün…

Avrupa, İttihat Terakki döneminde özerklik oyununu oynamıştı ve başarılı oldu. Ama İttihat Terakkinin önünde özerklik örneği olmadığı için  gafil avlandı…

Bugün ders çıkaracağımız geçmişimiz vardır… İttihat Terakki’nin özerkliğe taviz vermesi neticesinde Arnavutların ve Balkanlardaki toplulukların özerkliği için Avrupa’nın, Osmanlı devletini nasıl sıkıştırdığını anlatan tarihimiz vardır… 

İttihat Terakki Cemiyetinin liderlerinden Talat Paşa’nın cümlesini hatırlatayım:

Talat Paşa “Eyvah Masonların oyununa geldik” cümlesi önemli bir uyarı değil midir? Acı bir tecrübe değil midir?

Selam ve saygılarımla

 

YORUMLAR

Bir yanıt yazın

YAZARLAR
TÜMÜ

SON HABERLER