Başörtüsü ve ABD

Başörtüsü ve ABD

Hasan Amca ile Başörtüsünü konuşacağız.

– Hasan Bey, Kılıçdaroğlu’nun kılık kıyafet konusunu kanun ile teminat altına alalım teklifini nasıl buldunuz?

– Kılıçdaroğlu’nun teklifi masum bir teklif olarak kabul etmek zorundayız ama yeterli değildir.

Başörtüsü yasaktır diye bir ibare yoktur. Ancak okullarda veya kamu kurumlarında veya işyerlerinde yönetmelikle getirilen bir düzenleme neticesinde başörtüsüne yasak getirildi. Şunu demek istiyorum. Mecliste çoğunluğu eline geçiren yönetmelikle yasaklar koyabilir.

Belki zamanlaması doğru değildir. Bugün başörtüsünü kimse istismar edemiyor. Ne gereği vardır diyebiliriz?

Erbakan ile başlayan Erdoğan ile devam eden başörtüsü mücadelesine şahit olduk. Kılık kıyafet konusu, yoruma veya istismara açık olmayacak şekilde anayasa ile teminat altına almak herhalde bugünkü meclise nasip olacak.

Bugün iktidar değişse başörtüsü yasağı yeniden gündeme gelebilir korkusu vardır. Söz konusu korkuyu gidermek ve vatandaşın CHP’ye bakışını değiştirmek için Kılıçdaroğlu böyle bir teklifte bulundu.

Kılıçdaroğlu’nun teklifi bazı CHP’liler ve CHP’nin yandaş medyası tarafından tepki ile karşılandı. Mazeret olarak Laikliği gösterdiler.

Kılık kıyafet yönetmenliğini sağlam zemine oturtmak için oy devşirme amacı da olsa veya halkın CHP’ye bakışını değiştirmek için de olsa Kılıçdaroğlu’nun teklifi barışa katkı sağlayacaktır.  

-Hasan Bey, Kılıçdaroğlu’nun teklifine karşı çıkanların amacı ne olabilir?

-Atatürk, Milli Mücadeleyi başlattığı zaman birileri “ABD’nin mandasını kabul edelim.” Demiş…

Milli Mücadelenin ilk yıllarında bazı kişiler Milli Mücadeleye katılmadı…  Atatürk öldükten sonra ABD’nin bir eyaleti gibi Türkiye’nin kullanmasına zemin hazırlandı.

Laiklik bahanesi ile vesayet sistemini oluşturdular. Böylece her on yılda bir darbe yapıldı.

ABD mandasından kurtulmak için mücadele yılları başladı. ABD’yi istemeyen Deniz Gezmiş ve arkadaşları, Rusya ile dirsek temasında bulunan Adnan Menderes ve arkadaşları idam edildi…

ABD mandasını kabul edecek şekilde bir ortamın oluşması için başörtüsü istismarının horlatılması gerekir. ABD’nin de FETO’nun da derdi budur.

-Hasan Bey, Kılıçdaroğlu geçmişte AK Parti ve MHP’nin 411 oyuyla anayasa ile teminat altına aldılar. Ama İçinde Kılıçdaroğlu’nun da bulunduğu bir ekip Anayasa Mahkemesine gittiler ve iptal ettirdiler. Kılıçdaroğlu’nun samimiyetine inanıyor musunuz?

-Kılıçdaroğlu’nun samimiyetine inanmak zorundayız. Samimi değilsiniz dediğimiz de toplumsal barışı sıkıntıya sokabiliriz.

İster taktik amaçlı olsun ister oy devşirmek için olsun ister halkın CHP’ye bakış açısını değiştirmek için olsun Kılıçdaroğlu’nun bu teklifi olumlu bir adımdır. İktidar da bu teklifi çok güzel değerlendirdi. Bu nedenle hem CHP’ye hem de iktidara teşekkür ederiz.

Kılıçdaroğlu ile bazı yöneticiler arasında sıkıntı vardır. Kılıçdaroğlu toplumdaki değişimi gördü. İstanbul, Ankara ve İzmir Belediye Başkanlarını ithal etmesinden Kılıçdaroğlu’nun toplumdaki değişimi gördüğünü anlıyoruz.

Anaysa değişikliği meclise geldiği zaman altılı masanın tavrını merak ediyorum. Çünkü Kılıçdaroğlu bu teklifi ile cumhurbaşkanlığı adaylığı konusunda daha etkin olması için başörtüsünü gündeme getirdiğini biliyoruz ama insan hakları açısından güzel bir gelişme olacak…

Sonuç:

1.Kılıçdaroğlu, oy devşirmek veya cumhurbaşkanı adaylığında konumunu güçlendirmek veya vatandaşın CHP’ye bakışını değiştirmek amacıyla başörtüsünü gündeme getirmiştir. Başka her hangi bir art niyet göremiyorum.

2.Kılıçdaroğlu’nun muhalifleri, ABD’nin istediği vesayet sisteminin geri gelmesi engellendiği için başörtüsü konusunda tepki gösterdiler. 

3.Kılıçdaroğlu’na muhalif olanların tepkilerine baktığımız zaman üç – dört hamle sonrasında başörtüsü yasağının geri gelebileceğinin de sinyalini aldık.

Selam ve saygılarımla