Darbe ve Tehdit İması
Değerli okuyucularım, darbe ve tehdit iması nereden ve nasıl çıktı? Açıklayalım:
Darbe ve tehdit iması, korona virüsün içinden çıkıp gündeme oturdu. Siyasiler birbirini suçluyor, tehditler havada uçuşuyor. Yani saçma sapan bir dedikodu aldı başını gidiyor… Bu dedikodunun içinden birisi sıyrılıp darbe kelimesini ortaya atanın kim olduğu konusunda medya kılını kıpırdatmıyor. Adeta sol yandaş ve sağ yandaş medya, yangına körükle gidiyor. Biz olaya biraz farklı bakalım. Darbe imasını kim yaptı? Anlatalım:
Yazar-yayıncı Ragıp Zarakolu’nun imzası ile 5 Mayıs 2020 Salı günü Evrensel Gazetesi ve Artı Gerçek haber sitelerinde “Makus Kaderden Kaçış Yok” başlıklı köşe yazısı ile darbe gündeme oturdu. Ne vardı bu yazıda? Analiz edelim:
Yazının tamamını buraya aktarmam mümkün değildir ama özetini aktaralım:
“Makus Kaderden Kaçış Yok”
………
“RTE’de bir Menderes travması vardı. Demirel gibi kısmen. Menderes olmamak için Demirel’in atmadığı takla, kurmadığı ittifak kalmamıştı. Ecevit ile bile uzlaştı, onu başbakan yaptı ve ona kanlısı Bahçeli ile hükümet bile kurdurdu.
Korona günleri, bırakın Türkiye’yi tüm dünyayı bir sorgulamaya yöneltmekte. Bundan RTE’nin ve tayfasının kaçması mümkün değil.” Ragıp Zarakolu
Evrensel Gazetesi ve Artı Gerçek haber sitesinin yazarı Ragıp Zarakolu art niyeti olmadığını düşünmek istiyorum ama paragrafı analiz ettiğimde darbe ve tehdit imasını görüyorum. Nasıl mı? Açıklayayım:
Ragıp Zarakol’un bağımsız olarak son paragrafına bakalım:
“Korona günleri, bırakın Türkiye’yi tüm dünyayı bir sorgulamaya yöneltmekte.Bundan RTE’nin ve tayfasının kaçması mümkün değil.” Ragıp Zarakolu
Ragıp Zarakolu, Adnan Menderesi karıştırmadan yukarıda zikredilen paragrafı bağımsız olarak ele alsa idi şu anlam çıkar: Korona günleri tüm dünyayı sorguluyor. Bundan RTE’nın kaçması mümkün değildir ifadesi çıkardı. Bunda bir sıkıntı yoktur.
Ama “RTE’de bir Menderes travması vardı.” Cümlesi darbeyi hatırlatıyor? Neden mi?
Adnan Menderes,1960 yılında darbe sonucu idam edilen başbakandır. İşte bu yüzden darbe ve tehdit iması vardır. Adnan Menderes ile Recep Tayyip Erdoğan’ı yayana koyup paragrafın son cümlesinde “Bundan RTE’nin ve tayfasının kaçması mümkün değil.” cümlelerinde çaktırmadan tehdit olduğunu veya darbeyi hatırlattığını çok açık net bir şekilde görebiliriz. İşte “darbe” kelimesi, gündemi meşgul etmesinin kaynağı, Evrensel Gazetesi ve Artı Gerçek haber sitesinin yazarı Ragıp Zarakolu’undan kaynaklanıyor.
Gelelim asıl konuya: Günümüzde darbenin olması çok zor bir ihtimal ama %1 de olsa devlet tedbiri elden bırakması mümkün değildir. Dolayısıyla devletin %1 e rağmen halka bilgi vermesi gayet normaldir.
“Darbe olamaz, kimler darbe yapacak. Bu sözleri konuşanların çapları nedir ki darbe yapsınlar veya belediye zabıtalarıyla mı darbe yapılacak” ifadeleri ise uyutma cümleleridir.
Geçen hafta “Darbeye Hayır” başlıklı bir yazı yazdım. Bazı arkadaşlarım makaleye tepki gösterdi. Bazı arkadaşlarım da makalenin yazarı, “Darbeye Hayır” dedi ama bize kocaman kocaman taş attı. Biz de okuryazarız, darbe marbe yoktur. Bir örnek ile yazımıza devam edelim:
Bir delikanlı sevdiği kızı kaçıracak ama kızın annesi durumun farkında… Delikanlı anneye güvence veriyor, kızını kaçırmayacağım ama diğer taraftan da kızı kaçırmak için plân ve program yapıyor. İşte bugünlerde darbe taraftarları da delikanlı gibi düşünüyor.
Aslında bazıları “Darbeye Hayır” cümlesinden rahatsız oldular. Bu rahatsız olmayı tefsir edecek olursak: Biz halkı ufaktan ufaktan güzel işliyorduk. “Darbeye Hayır” makalesi ile bize engel oldun, bizi deşifre etmeye çalıştın.
Darbeyi hayal edenler vardır ama halk darbeye izin vermez diye de korkuları olduğu aşikârdır.
Ragıp Zarakol’un makalesinden sonra Özgür Özel’in açıklaması, Ragıp Zarakol’un makalesine destek mahiyetinde görüldü. Yani Özgür Özel, yangına körükle gitmesi şeklinde algılandı. Aslında Özgür Özel. Söz konusu açıklamasını Ragıp Zarakol’un makalesinden önce yapmış olsaydı bu kadar gürültü kopmayacaktı. Şimdi Özgür Özel’in açıklamasına bakalım:
“Saray rejiminin, saray düzeninin sonu geliyor. O son bu Atatürk’ün kemiklerini sızlatacak bütün bu atamaları. Bütün bu liyakatsizliklerin de sonunu getirecek. Herkes şunu bilsin bütün devlet memurları. Görevini devlet memuru gibi yapan devlet memurları…
* Hangi ülkeye hizmet ettiğini bilen çok değerli bürokratlar hiç korkmasınlar. Türkiye Cumhuriyeti devleti gelir, saat gibi işlemeye başlar. O saatin en kıymetli çarkları siz olursunuz. Eğer koltuğunuza liyakatle oturdunuz, devletinize sadakatle çalışıyorsanız.” Sözcü, Son güncelleme: 13:12 01.05.2020
Özgür Özel’in kurduğu cümlelerde ne vardır diyeceksiniz? Çok şey vardır. Açıklayalım
1. Hükümete ve bürokratlara tehdit vardır.
2. “Türkiye Cumhuriyeti devleti gelecek saat gibi işlemeye başlar.” Burada şu andaki devlet, Türkiye Cumhuriyeti devleti değildir, ülke işgal altındadır anlamı çıkıyor. Bu nedenle halkı İsyana teşvik vardır.
Özgür özel belki de tehdit ve isyan olsun diye söylememiştir. Bir an heyecanlanmış olduğundan söylemiş olabilir ama söylemler, bürokratı devlete karşı isyana teşvik olarak algılandı… Demek ki sorumlu kişiler hele de siyasi parti temsilcisi bin kere düşünecek bir defa konuşacak. Veya şöyle diyelim. Haklı iken haksız duruma düşmek deyimi var ya Özgür Özel de aynen öyle oldu…
Ragıp Zarakol’un makalesi ile Özgür Özel’in açıklamasını alt alta koyduğunuz zaman darbeyi çağrıştırıyor gibi anlam çıkıyor. Korona virüs belasıyla uğraşırken söz konusu makalenin yazılması ve Özgür Özel’in açıklamalarını hangi tarafa yönlendirirsen o tarafa gider.
Sonuç:
Ragıp Zarakol’un makalesinden sonra Özgür Özel’in tehdit dili affedilir bir dil değildir. Darbe kelimesini çağrıştıranın kaynağı Evrensel Gazetesi ve Artı Gerçek haber sitesinin yazarı Ragıp Zarakolu’dur.
Darbeyi sadece asker yapmaz, emniyet de yapar yargı da yapar. Örnek: 17 ve 25 Aralık 2013′ de darbe girişimini, yargı yapmıştı. Bu nedenle devletin kurumları içindeki virüsler bir an evvel temizlenmelidir.
Ayrıca darbe, dış kaynaklıdır. Yani emperyalist ülkeler yaptırır. Bu demektir ki darbe tehlikesi her an vardır. Devlet her an, uçan kuşu takip etmelidir. Tehlike varsa devlet, halkıyla paylaşmalıdır.
Selam ve saygılarımla…
YORUMLAR