Abdülhamit ve Adil Eleştiri
Merhaba,
Bugünler herkes, herkesi eleştiriyor. Hele siyasi liderler akla geldiği zaman daha çok eleştiriyor…
Eleştireyim derken küçük görüyor, hor görüyor, basitleştiriyor, itibarsızlaştırıyor daha doğrusu tahrik ediyor ama yol yöntem gösteremiyor, çözüm üretemiyor… Veya çözüm üretemediği için itibarsızlaştırıyor…
Eleştiri tufanına giren liderlerden biri Abdülhamit’tir. Bazen Ulu Hakan dediğim zaman ne Ulu Hakanı diyerek itibarsızlaştırıyor… Abdülhamit’in ne kadar olumsuz tarafları varsa makineli tüfek gibi anlatıyor. Bir de konuşmasına şöyle devam ediyor. Bunları öğrenin artık, biraz okuyun, biraz anlayın. Bazıları biraz daha ileri gidiyor “saksiyi” çalıştırın diyor… Bilerek veya bilmeyerek hakaret ediyor… Aklı sıra felsefe yapıyor… Aslında bu gibi insanlar eleştiri ile hakaret yapmayı seviyor…
İtibarsızlaştırmak, küçük görmek, basitleştirmek dünyanın en kolay mesleğidir. Belli bir ideoloji üslubuyla eleştiri yapanları, vatandaş çok bilgili zannediyor. Konuşan kişiyi dinleyenler, neredeyse mürit olacak duruma geliyor…
Değerli arkadaşlarım, Abdülhamid’in, yaptığı güzel işler vardır. Hakkını verelim. Günün şartlarına göre güçlü yönleri de vardır. Aynı zamanda yapamadığı işler de vardır. Peki, bu insanı nasıl eleştireceğiz… Anlatalım:
1.Abdülhamid’in yaşadığı dönemi bileceğiz,
2.Abdülhamid’in hangi ilimleri tahsil ettiğini ve kültür seviyesini bileceğiz,
3.Abdülhamid hangi şartlarda padişah olduğunu bileceğiz,
4.Abdülhamid döneminde Avrupa’nın, tarih, kültür, askeri ve savunma durumunu bileceğiz,
5.Avrupa’nın, Osmanlıya bakışını bileceğiz,
6.ABD, İngiltere, Fransa, Almanya ve Rusya’nın gücünü bileceğiz,
7.Osmanlının, Avrupa karşısındaki gücünü bileceğiz,
8.Avrupa’da siyasi gelişmeleri bileceğiz,
9.Osmanlı’nın, Avrupa’daki siyasi gelişmeler karşısında içinde bulunduğu ideolojinin Avrupa’ya bakışını bileceğiz,
10.Avrupa’nın, deniz, kara ve hava üstünlüklerini bileceğiz,
11.Abdülhamid döneminin miras aldığı deniz, kara ve hava gücünü bileceğiz.
Yukarıda ifade ettiğim maddeler hakkında hiçbir bilgimiz olmadan Abdülhamid’i yerden yere vurursak adil bir eleştiri olmaz.
Konumuza dönelim:
Abdülhamid’i eleştirirken o günün dünyadaki konjoktüre göre:
1.Yaptığı işleri anlatacağız,
2.Yapamadığı işleri anlatacağız,
3.Yapamadığı işleri niçin yapamadı diye soracağız ve nedenlerini araştıracağız,
4.Belirlediğimiz nedenleri dikkate alarak politika üreteceğiz.
Siyasi liderleri de lozanı da Cumhuriyeti de Osmanlıyı da bu mantıkla irdelemeliyiz…
Eğitimi eleştiriyoruz, yargıyı eleştiriyoruz, tarımı eleştiriyoruz ama eleştirdiğimiz konular üzerinde teknik bilgiye sahip değiliz. Mensup olduğumuz ideoloji ağzıyla konuştuğumuz için dedikoduyu çok iyi yapıyoruz. Çünkü dedikodu yapmak kolaydır. Daha doğrusu adaletli düşünmeyi bilmiyoruz… Adaletli düşünemeyenler dedi kodu yapar…
Bazı medya ve yandaşları, mensup olduğu ideoloji ağzıyla güya eleştiri yapıyor ama
1.Küçük görüyor,
2.Hor bakıyor,
3.Basitleştiriyor,
4.İtibarsızlaştırıyor,
5.Hakaret yapıyor. Hakaret içeren kelimeleri burada yazmaya utanıyorum.
6.Uçak gemici TCG Anadolu gemisine maket diyerek itibarsızlaştırıyor,
7.Uçak gemisi TCG Anadolu gemisini bir füze ile yok eder diyerek küçümsüyor,
8.İHA ve Sİ HA’lara makettir demek emeğe saygısızlık yapıyor.
Değerli okuyucularım:
Erdoğan’ı, Kılıçdaroğlu ’nu, Muharrem İnceyi ve Sinan Oğan’ı eleştirirken yukarıda ifade ettiğimiz özellikleri dikkate alarak dünyadaki gelişen olayları dikkate alarak her liderin artısını, eksisini ortaya koymalıyız ve adil eleştiri yapmalıyız ve karar vermeliyiz…
Adaletli düşünmeyi bilirsek bardağın dolu kısmını da görürüz, boş kısmını da görürüz…
Selam ve saygılarımla
YORUMLAR