İçinde yaşadığımız zamanın geleceği olan zamanlara nasıl hazırlanmalıyız, geçmişin bilgisiyle, anın bilgisini birleştirerek, geleceği nasıl inşa edebiliriz, geçmiş zaman, bu zaman, gelecek zaman bağını nasıl kurabiliriz? Bu sorular amacı nasıl daha iyi yaşarız, buyurun o zaman, sorulara cevap arayalım…
Gelegin bilgisiyle gelecege hazırlanmak gerek, bunun için uzmanlar 21. yüzyıl becerileri diye bazı becerileri edinmeniz gerekir diye bizlere uzmanlar önerilerde bulunmuşlar…
Bunlar nasıl ortaya çıkmış tabiî ki insanların tecrübesiyle, 21. yüzyıl toplumlarında ve iş alanlarında başarılı olabilmek için eğitimciler, iş dünyası liderleri, akademisyenler ve devlet kurumları tarafından kabul görmüş yetenek ve öğrenme eğilimlerini, okuryazarlıkları, yetkinlikleri içeren beceriler üzerine durmamız gerekir. Bu beceriler, öğrencilerin, egitimini tamamlayarak toplumsal hayatın içinde olanları, gerçi bu kadar çok bilginin olduğu yerde egitim nasıl sadece okul da tamamlanır bu da başka bir sorun… Bu kadar hızla değişen, bize ulaşan trilyonlarca sayfa dijital bir bilgi havuzundan, bize gerekli olanları seçerek toplumda başarılı olmaları için gereken becerilere nasıl ulaşılır/odaklanılır? Bu becerilerin birçoğu derin öğrenme ile ilişkilidir ve analitik(analizci, Çözümlemeli) düşünme, problem çözme ve başkalarıyla işbirliği gerektirir. Bu beceriler akademik bilgiye, direk mesleğe dayalı egitime dayalı bilgi olmaması bakımından geleneksel eğitimden ve becerilerden de ayrılır, sanki bir genel kültür, genel bilgi halinde edinilmelidir de denilebilir…
Bu beceriler bir acıdan üç ana, başka bir acıdan dört gruba ayrılmış olup bunlar alt becerilerle desteklenmiştir.
*Öğrenme ve yenilik becerileri: eleştirel düşünme ve problem çözme, iletişim ve iş birliği, yaratıcılık inovasyon olabilecegi gibi…
*Dijital okuryazarlık becerileri: bilgi okuryazarlığı, medya okuryazarlığı, ekonomi okuryazarlığı, siyaset okur yazarlığı Bilgi ve iletişim teknolojileri (ICT) okuryazarlığı da olabilmektedir…
*Kariyer ve hayat becerileri: esneklik ve uyum, girişimcilik and self-direction, sosyal ve kültürlerarası ilişki, üretkenlik ve sorumluluk bilinci de olabilir..
Gelecegin becerileri, başka bir öneride, öğrenme yeterlilikleri dört başlık altında ele alınmış ve bunları şöyle sıralanmıştır.
1*İşbirliği (Collaboration), 2*İletişim (Communication), 3*Eleştirel Düşünme (Critical Thinking) 4* Yaratıcılık(Creativity) olarak biz insanlara sunulmuştur…
Biraz daha bu becerileri, bilgileri genişletecek olursak şunlarla karşılaşıyoruz….
*Eleştirel düşünme ve Problem Çözme, eleştirel düşünme mevcut sorunu, eksikliği görerek yeni çözüm önerileri sunmak olabilecegi gibi sorunun önceden görülmesi için de gereklidir diyebiliriz…
*Ağlar Genelinde İş Birliği yapmak, hem sosyal ağlar, hem bir takım içinde işbirligi yapmak takım kurallarına ve amaçlarına uyarak hareket etmek de diyebileceğimiz yetenektir…
*Hız ve Uyum, hayat hem bilgiyle, hem araçla, hem mekânla hızlı bir değişim içinde, bu değişim hızına uyum sağlamak ise günümüz insanlarının daha iyi yaşamasına neden olacak becerilerdir…
*Girişkenlik ve Girişimcilik, bunlar için bilgi, düşünce, yetenek ve cesaret gerektirir, bunları ailede, okulda, kışlada, camide, sokak da, artık sanal sokaklarda diyebileceğimiz sosyal medyada toplumumuzun fertlerine vermemiz gerekir…
*Bilgiye Erişme ve Analiz Etme insanlık bu yüz yıla kadar bilgiye ulaşma, sorunu varken, şimdi bilgi içinden bize gereken bilgiyi seçme sorunumuz olduğunu hepimiz biliyoruz…
*Hayal Gücü ve Merak bir gelişmenin tetikleyicisi hayal etmek ve merak olduğunu hepimiz biliriz… Bazılarını bira daha acacak olursak şunlar söylenebilir…
*Etkili, sözlü ve Yazılı İletişim, kendi duygu, düşüncemizi, inancımızı dahası kendimizi ifade etmek için sözle, yazı ile iletişim becerileri kazanmamız bizim gelecege hazırlanmamız için gereken yeterliliklerden bir bölümü de diyebiliriz… Bu beceriler aynı zamanda bir birini destekleyerek bir sinerji (birlikteliğin gücü) oluşturduğunu hepimiz hayatımızdan biliyoruz, bu nedenle bu gelecegin yeterliliklerini, biz anı yaşayanlar olarak ve gelecekte yaşayacak olan gençlerimize edindirtmeliyiz…
*İletişim ve İş birliği: İş birliği, başkalarıyla birlikte etkili bir şekilde çalışma yeteneğidir. Bu beceri, başkalarının ihtiyaçlarına ve bakış açılarına saygı duymayı, birlikte çalışmayı ve yapılan işe katkıda bulunmayı ifade etmektedir. İletişim ise kişinin düşüncelerini, arzularını, ihtiyaçlarını vb. uygun bir dille sözlü ve sözsüz olarak ifade etme yeteneğidir. İletişim ve iş birliği içinde olan bireyler; etkili bir şekilde dinleme ve fikirleri ifade etme, birden fazla medya ve teknolojiden yaralanma yeteneğine sahiptir.
*Eleştirel Düşünme ve Problem Çözme: Eleştirel düşünme ve problem çözme birçok kişi tarafından 21. yüzyıl becerilerinin yeni temelleri olarak kabul edilir. Eleştirel düşünme, bilginin nesnel analizi yeteneğidir. Problem çözme becerisi ise bir veri yığını içinde ilgili bilgi parçasının belirlenmesi olarak tanımlanabilir. Eleştirel düşünce ve problem çözme becerisine sahip bireyler; duruma uygun olarak çeşitli akıl yürütme türlerini kullanma, bilgileri yorumlama ve sonuçlar çıkarma becerilerine sahiptir.
*Dijital Okuryazarlık Becerileri: Bilgi okuryazarlığı, medya okuryazarlığı ve bilgi ve iletişim teknolojileri okuryazarlığı olmak üzere 4 alt başlığa ayrılır.
*Bilgi Okuryazarlığı: Bilgiye ihtiyaç duyma, bilgiye etkili ve verimli bir şekilde erişmedir. Bilgi okuryazarlığına sahip bireylerde; bilgiye verimli ve etkili erişme, bilgiyi eleştirel ve yetkin bir şekilde değerlendirme, çeşitli kaynaklardan gelen bilgi akışını yönetme yapabilmelidir.
*Bilgi ve İletişim Teknolojileri Okuryazarlığı: Bilgi ve iletişim teknolojisi okuryazarlığı teknolojiyi kullanma, yönetme, anlama ve değerlendirme becerisidir.
*Ekonomi okur yazarlığı ortalama finans sistemi, kavramları üzerinden verilen mesajları anlamamızı sağlayacak okur yazarlık…
Bu okuryazarlıklara sahip bireyler; bilgiyi araştırma, düzenleme, değerlendirme ve iletmek için teknolojiyi kullanma, sosyal ağları uygun şekilde kullanma becerisine sahip olabilirler…
Esneklik ve Uyum: Teknolojik değişimin getirdiği hızlı tempo çoğumuzu yeni iletişim, öğrenme, çalışma ve yaşama yollarına hızla adapte olmaya zorluyor. 21. yüzyıl bilgi ekonomisinin değişmeyen birkaç yönünden biri, sınırlı kaynaklarla iyi tanımlanmış projeler organize etmektir. Elimizdeki proje hangi alanda olursa olsun hızla uyum sağlayabilmemiz gerekir. Stratejileri yeni koşullara uyum sağlayacak şekilde ayarlamak ve uyarlamak, herkesin hızla değişen zamanlarda geliştirmesi gereken temel bir “esneklik yeteneğidir”. Bu becerilere sahip bireyler: geri bildirimi etkili bir şekilde dahil etme ve çeşitli rollere, iş sorumluluklarına uyum sağlama göstermelidir.
Girişimcilik ve Öz Yönelim: Bireylerde şu beceriler gözlemlenir: kısa ve uzun vadeli hedefleri dengeleme, görevleri tanımlama, önceliklendirme ve tanımlayarak öz disiplin içinde görev yapabilme kapasitesi edinmeliyiz…
Sosyal ve Kültürlerarası Beceriler: Ekip üyeleri ve sınıf arkadaşları ile kültür ve tarzdaki farklılıklardan bağımsız olarak etkili ve yaratıcı bir şekilde çalışabilme yeteneği, 21. yüzyıl temel bir yaşam becerisidir. Bu kapsamda bireylerden beklenen davranışlar: saygın ve profesyonel bir şekilde davranma, farklı fikirlere ve değerlere sahip olma olmalıdır. Bunu şu demek diye açabiliriz, kültürel, inançsal, siyasal farklar takım ruhunu akamete uğratmayın demektir…
Yaratıcılık yeni bir fikir ya da düşünce üretmek; ortaya koymaktır. Tabi ki bunun için önce sorgulamak gerekir. Sorguladıkça ortaya çıkanlar ile bağlantı kurabilmeniz de önemlidir. Bu bağlantılarınızı ise farklı alanlardaki konularla birleştirebilmeniz gerekiyor. Böylece farklı alanlarınız arasında ağlar kurmuş oluyorsunuz. Tüm bunları yapabilmek için yaratıcılığımızın yüksek olması gerekiyor.
Her şey aslında bir hayal ve merak ile başlar, bu başka nasıl olursa, daha iyi olur?” sorusu ile başlıyor. Yani daha iyi olanı aramak, sormakla başlıyor, böylece zamanımızı ve gelecek zamanları daha iyi yaşamın da önü açılacaktır. Ancak genel olarak toplumumuza baktığımızda şunu görüyoruz, yaratıcılık oranlarımız çok az, bunun nedeni ezbere dayalı bilgi, gelenege aşırı bağlı düşünme de denilebilir… Yapılan araştırmalarda yaratıcılık oranı en düşük olanlar rutine alışmış kişilerin, yaratıcılık oranının en yüksek olduğu yaş düzeyi ise anaokulu dönemi olduğu görülmüştür… Bu sebeple, aynı bir çocuk merakıyla, okumaktan, uygulamaktan, problemleri çözmekten, dahası hayal kurmaktan asla kaçınmamalıyız. Haydi merak ettiğimiz konulara, haydi hayal kurmaya, haydi yeni şeyler keşfetmeye… Selam ve Sevgilerimle..
YORUMLAR