Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Birsen Bilge

Cumhuriyetimiz 100 Yaşında

Merhaba sevgili Başkent Postası’nın kıymetli okurları. Cumhuriyetimizin 100.yılını büyük bir coşkuyla kutladığımız bu günlerde İsrail Filistin savaşı da şiddetini arttırarak devam ediyor maalesef.. Filistin halkının yaşadığı dram vatanımızın işgal edildiği yılları hatırlatıyor bizlere. İşgalci Yunan askerlerinin işgal ettiği şehirlerde insanlarımıza yaptıkları kötülükler geliyor aklımıza… Süngüden geçirilen hamile kadınlar, tecavüze ugrayan genç kızlar ateşe verilen köyler şehirler her türlü kötülüğe maruz kalan insanlarımızın çaresizliği geliyor aklıma… Şimdi o savaşın ortasındaki çocuklar analar babalar ölümün kol gezdiği topraklar… Acaba bu dram gözlerinin önünde yaşanırken Atatürk’e nankörlük yapanlarda hiç düşünüyormu o olmasaydı biz ne olacaktık diye. Kendi vatanında Samsun’a gitmek için işgal kuvvetlerinden izin almak zorunda kalan Atatürk… Anadolu’ya geçip halkı düşmana karşı örgütleyen kurtuluş savaşını başlatan Ya İstiklal Ya Ölüm diyerek kazanmaktan başka seçenek olmadığını dile getiren büyük komutan ulu ÖNDER GAZİ MUSTAFA KEMAL ATATÜRK.

Çabuk unutuyoruz biz gercekten balık hafızalıyız ,yoksa geçmişinde işgal edilmiş ezilmiş özgürlük ve bağımsızlık yolunda binlerce şehit vermiş bir Ulus nasıl olurda kurtarıcısına yapılan bunca hakarete nankörlüğe izin verir ki…
Yine Cumhuriyetimizin 100. yılında okuduğum bir haber galiba; Adana’da bir abi: kız kardeşinin okumasını istemiyorum diye kardeşinin okulunu basıp engel olmaya çalışan öğretmenleri darp ederek kız kardeşini zorla okuldan almak için olay çıkarmış. Bu haber üstelikte Cumhuriyet’in 100. yılında hiç yakışmıyor bu güzel memlekete. ATATÜRK Cumhuriyet devrimleri ile kadınlara Avrupa ülkelerinden önce secme seçilme hakkı verdi. Hem de bunu yüz yıl önce verdi ama günümüzde cemaat ve tarikatlarda beyni yıkanan din adı altında maddi manevi sömürülen insanlarımız, saçma sapan dinimizde olmayan uyduruk şeylerle kadınları baskılamak kendi emri altında tutmak için her türlü yolu deniyorlar… Oysa dinimizin ilk emri oku değil miydi? İnsan kardeşinin kaderiyle oynar mı? Bu çağda bu kafayla biz nereye gidiyoruz? Kız çocuklarını okutmazsanız öyle bir başına hayatın ortasında çaresiz kala kalır . Etrafınızda sizin görmediğiniz bilmediğiniz öyle hayatlar var ki… Eşinden şiddet gören aldatılan horlanan öyle çok kadın varki… Çocukları için o hayata katlanmak zorunda kalan bir mesleği olmadığı bir geliri olmadığı icin koca dayağına katlanan okadar kadın varki etrafımızda .Kadın haklarını bilmeyen bilse de çevre baskısı yüzünden sindirilen susan susmaktan başka seçeneği olmayan kadınlarımız. Ayrıca bir toplumun aydınlanması icin önce kadınlarımızın aydınlanması lazım.. Çünkü eğitim evde başlar. Eğitimli anne çocuğunu eğitir. Egitimli insan hakkını hukukunu bilir biad etmez sorar sorgular. Daha sağlam basar ayakları yere eğitimli insanların. Hala kadını bir eşya gibi kendine ait bir mal gibi goren ben ne dersem o olur diyen kız çocuklarının erken yaşta evlenmesi için baskı yapan zihniyetler var ülkemizde. Kadın haklarını bilmeyen bilse de çevre baskısı yüzünden sindirilen susmaktan başka seçeneği olmayan kadınlarımız, darp edilen kadınlarımız, tacize tecavüze uğrayan cinayetlere kurban giden binlerce kadınlarımız var. Bunu önlemek için önce kadınlarımızın aydınlanması lazım… Çünkü eğitim evde başlar. Eğitimli annelerin çocukları topluma karşı sorumluluklarını eşine çocuklarına ailesine vatanına milletine karşı sorumluluklarını bilir. Kasım ayı yazımızın sonuna geldik sevgili okurlarım. Bir dahaki sayıda buluşmak üzere sevgiler selamlar mutlu yarınlar diliyorum.

YORUMLAR

Bir yanıt yazın

YAZARLAR
TÜMÜ

SON HABERLER