Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ile 20 Ağustos´ta Kemalpaşa ilçesine kaymakam olarak atanan Mehmet Faruk Saygın, Mülki Amirlik yaptığı ilçede iki gün önce Kemalpaşa Çok Programlı Anadolu Lisesi´ni ziyaret etti. İddiaya göre Kaymakam Saygın, elini uzatıp kendisine `Hoş geldiniz´ diyen genç öğretmene `Bu ne hadsizlik´ diyerek sınıftan çıkmasını, dışarıda beklemesini söyledi. Gerginlik yaşanan ziyaret sonrası Kaymakam Saygın, okuldan ayrıldı.
Kaymakam Saygın, elini uzatıp kendisine “Hoş geldiniz” diyen öğretmene “Bu ne hadsizlik” diyerek sınıftan çıkmasını, dışarıda beklemesini söyleyerek kovdu. Öğrencisinin gözü önünde yaşanan olayın ardından öğretmen sınıftan dışarıya çıkarken, sınıfta bulunan diğer öğretmen olaya müdahale etmek isteyince de kaymakam Saygın tarafından azarlandı.
Artvin Valiliği tarafından, yapılan açıklamada şöyle denildi:
* 29.09.2021 Çarşamba günü Kemalpaşa Kaymakamımız ve Kemalpaşa İlçe Milli Eğitim Müdürümüzün, Kemalpaşa Çok Programlı Anadolu Lisesi Özel Eğitim Sınıfını ziyaretleri esnasında, bizleri derinden üzen hadise ile ilgili aşağıdaki açıklamanın yapılmasına gerek duyulmuştur.
* Kemalpaşa Kaymakamı, öğrencilerle sohbet ettiği sırada sınıfa sonradan giren ve daha sonra sınıf öğretmeni olduğu anlaşılan kişinin elini uzatarak tokalaşma isteğini, pandemi kuralları gereği eli göğsünde selamlaşarak karşılamış, öğretmen olduğu sonradan anlaşılan kişinin ısrarı neticesinde kaymakamımızla öğretmenimiz arasında bizleri de üzen, istenmeyen bir diyalog meydana gelmiştir.
* İlçe Kaymakamına gerekli tembihat yapılmış, konu ile ilgili inceleme ve araştırma devam etmektedir.
Dedim ya kimsesiz öğretmen, kimsesiz olduğu için azarlanan, öğrencilerinin önünde sırf tokalaşmak için el uzattığı ve bu neden ile sınıftan kovulan, itibarsızlaştırılan kutsal bir meslek erbabı.
Kibir şeytandandır, kibir ile yöneticilik yapılmaz, kibrin sonu cehennemdir, Allah affetsin. Hoş geldiniz diye tokalaşmak istenmeyen o öğretmenimizin elini ben öpüyorum. O el tahtaya ilim ve bilgi yazıyor, öğrencilerine insan olmayı öğretiyor o el öpülmez mi? Olaya müdahale etmek isteyen diğer öğretmenimize de sen ücretli misin diye tehdit etmek, o öğretmeni sindirmek hiç yakışık almadı. İtibarsızlaştırılan öğretmenlik mesleği kendi içinde, kadrolu, sözleşmeli ve ücretli olarak ta bölündü, nereye gidiyoruz öğretmenlere neden Milli Eğitim Bakanı sahip çıkmıyor? Baş Öğretmen Mustafa Kemal Atatürk’ün makamı olan kutsal bir meslek olan öğretmenlik bu kadar yerler de olamaz olmamalı!!!.
İlgili Bakanlarımızın bu konuya bizzat el atmaları gerekli diye düşünüyorum, bir kuru tembihle bu iş kapatılmamalı. Bütün öğretmenlerimizi saygı ve sevgiyle selamlıyorum iyi ki varsınız. Allah’a ısmarladık, hoşça kalın…
Aydın Benli
Siyaset Bilimci, Araştırmacı Yazar
YORUMLAR