Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Mehmet Uzun

Çileli hayatlar-4

Çileli hayatlar-4
Sevgili okurlarım kaldığımız yerden yazılarımızı yazmaya devam ediyorum.

Rahmetli Babamın Almanyaya sırası çıkmış ama dedem baba annem göndermek istemediler . Babam bir ara vazgeçti, daha sonra rahmetli annemle birlikte yine almanyaya sıraları çıktı . Dedem baba annem köylülerimiz gavur parasi haramdır hiç kadın oralara gidermi ,diyerek vazgeçirdiler rahmetlilileri. Keşke gitselerdi. Şimdiki gibi zor deyildi o zamanlar bir yıl icinde bavulla benide alabiliyorlardı almanyaya ama olmadı . Rahmetli anama babama engel oldular, ve bizim hayatımız fakir yoksul olarak devam etmek zorunda kaldı.Babacığım bize bakmak için elinden gelen gayreti gösteriyordu anaciğimda öyle.Şimdiki gibi deterjan yok sabun yok çamaşır suyu yok çamaşırlar pınar başın da ateş yakarak çamaşırlar kazanda kaynatılır o şekilde yıkanırdı. Başımız küllü suyla yıkanır yumuşacık olurdu saçarımız.Hayatımız yarı ac yarı tok devam ediyordu. Babamın uzun pilli radyosundan haberleri , radyo tiyatrosunu, arkası yarın oyunlarını dinliyordum.Günlük yiyeceklerimiz sabah kahvaltımız yok pancar çorbası oldumu tamam . Tavularımız gece kapımızdaki taflan ağacına tünüyorlar kar kış tama girmiyorlar. Ahırda çamışımız koyunlarımız ineklerimiz var. Besin kaynağımızın çoğu hayvansal gıdalar . Rahmetli anam buğday unundan kepekli olarak yufka acar içine tereyağını koyduk mu sıcak sıcak yiyorduk yanında yoğurtla birlikte. Bu günkü en değerli yemeklere değişmem o yemekleri . Baharlarda sırgan , pancar çiçeği, kaldirik kavurması, turşusu, kiraz duzlaması, sonbaharda sakarca , patates, meyvelerden , elmalar, armutlar, ayrıca anam meyvelerden ballarda yapar ve serendelere koyardı kışlık yemek içinde bol bol yapardı ballardan pekmezlerden..Anam TEKRAR hamile kalmıştı ama çalışmak lazım hamile hamile. Mecbur giyeceklermiz hep yamalı. Anam yünden iplik eğerirdi kermanlar la kendirden ip yapardı .
Bir ara köylerde kömür yapmak moda oldu. Herkes kömür yakıyor, güzelim kayın,meşe agaclarina kıyılıyor , kocaman kocaman ağaçlar yok oluyordu. Ekmek parası için yapıyorlardı ama ormancı korkusuda ayrı . Kaçak kömür yakılıyordu, ve babam atla eşekle köyün merkezi Haytuna götürüp , orda satıp eve şeker tuz gaz buğday ev ihtiyacımızı alip geliyordu babam.Hele o somun ekmeğinin kokusu ta bir km uzaklıktan duyulurdu. Anamın hamileliği ilerliyordu. Bende artık inekleri bahçelere götürüp getirecek kadar olmustum . Onlarla o kadar içli dışlı olmuştum ki bir birimizi anlar gibiydik. İnekler saçlarımı yalardı bende onları kaşırdım kucaklaşırdık Hayatımız bu şekilde devam ederken anamı doğum sancıları tutmuş, köy ebesine haber verilmiş , anacığım binbir zorlukla kardeşimi doğurmuştu .
Sevgili okurlarım bir dahaki sayımızda buluşmak umuduyla hoscakalin.

YORUMLAR

Bir yanıt yazın

YAZARLAR
TÜMÜ

SON HABERLER