Kafkasya ve Ardahan..

Kafkasya ve Ardahan..

Biri demiryolu, ikisi yani Çıldır Aktaş Gümrük Kapısı ile Posof’taki Türkgözü (Badele) Gümrük Kapısı’nın komşu olduğu ama her kış saz, caz ile yazları seyran, şenlik, festival ile memleket kurtaran Ardahan’lının ithalat, ihracat bilmediği, yapamadığı ve hala bir TIR’ı bile olmadığı halde çokda ne işe yaradığını bilmediği halde Antrepo istediği Kafkaslarda yaşanan gelişmeler sizin de dikkatinizi çekiyor mu bilmem ama benim ısrarla üzerinde durduğum Kafkasya’daki gelişmelerin eninde sonunda gelip Ardahan’ı bulacağıdır.
Yani bugün güney sınırlarımızda yaşananların bir örneğine de bugün yarın Ardahan ve Ardahanlılar da hazır olmalıdırlar…
Çünkü ABD ve tayfası AB’nin ve onları O bölgeye sokmak istemediği için Gürcistan’dan sonra Ukrayna ile kana bulanan Rusya’nın gördüğünü biz Ardahanlılar ve Ardahan’a havaalanını çok gören milletvekilinin üyesi olduğu iktidar da görmelidir.
Yani Rusya’nın kendisiyle birlikte bir araya topladığı ve Hazar’ın da içinde bulunduğu Kafkasların kırmızı et, doğal yayla ve dağlarının yanı sıra petrol, doğalgaz, altın gibi madenleri bugün Ortadoğu’yu karıştıran batı ülkelerinin iştahını kabartırken, Kafkaslara geçiş alanı olarak da bugün yarın yaşanacak gelişmelere hazır olmayan Ardahan’ı seçecekleri kaçınılmazdır…
Kısacası dün Ermenilerin bugün Azerilerin üzerinde zafer naraları attığı ama kan ve göz yaşının eksilmediği Karabağ diyerek bu konuya vatan, millet, sakarya’ yetmedi ‘İki devlet tek millet’ ya da ‘tek vatan, tek bayrak, tek millet, tek devlet’ veya ‘İHA’larımız, Sihalarımız’ diyerek nokta atışlarda o çok büyük alana dar çerçeveden bakmamak gerekir…
Çünkü, tarih boyunca ticaret ve göç yolları oluşturmanın yanında, kültürlerin kesiştiği önemli bir kavşak noktası olan ve Doğu–Batı arasında önemli bir alan olan Kafkasya’nın ekonomik potansiyeli için önemli bir köprü, Avrasya coğrafyasının en hassas bölgesinde bulunduğunu, doğalgaz, hayvancılık, endemik hayat gibi bu birçok konuda bakir olan bölgenin siyasi ve ekonomik açılardan tüm dünyanın ilgisini cezbetmesinin yanında, birçok güç odağının etkinlik mücadelesine de sahne olduğuna bakmak gerekir.
Yani kısacası milliyetçi duygularla sadece hala net bir durumun olmadığı, Rus askerinin ‘Barış gücü olarak konuşlandırıldığı küçücük Karabağ’a bakıp, kör olmadan bölgedeki küresel egemenlik mücadelesinde sınırları içinde Kars-Tiflis- Bakü Demiryolunun geçtiği ama hala ‘kara tren gelmedi’ türküsünü söyleyip, beklediği Doğu Expresi’nin bir türlü gelmediği Ermenistan’a sınır Ardahan’ında içinde olduğu Kafkasya’nın bir tür “savaş alanı” olarak görülmesi, öncelikle Rusya’nın en önemli politik bir oyunudur. Tabi benim ‘cendermesi’ dediğim ekonomistlerin dünya ekonomisine yön veren olarak bildiği ABD’yi ve kapısında 60 yıldır beklediğimiz AB tayfasını da unutmadan..