PKK, Boko Haram gibi olsaydı…

Nijerya / Borno eyaleti Chibok şehrinden 276 kız çocuğunu kaçırarak dünya gündemine oturan (Terör Örgütü) Boko Haram, bu Batı Afrika ülkesinde 2009’dan bu yana 20 binden fazla insan öldürdü…

2015’ten sonra Kamerun, Çad ve Nijer’de de saldırılar gerçekleştirdi. Çad Gölü Havzası’ndaki saldırılarında en az 2 bin kişi öldü…

Terör Örgütü IŞİD ile neredeyse aynı yapıda Boko Haram, yeni bir saldırısı ile bugün de gündeme geldi.. 10 ölü ve 47 yaralı var…

Bölgede, Arapça yazılıp okunan Hausa dilinde, «Boko» ya da «Buku» kelimesine, İngilizce «book» (kitap) kelimesinden telmihle “Latin alfabesi haram”, “Batılı eğitim haram” (yasak) mánâsı yüklenmiş…

Örgütün asıl adı “Cemaat es-Sulh Sünnet Li Dâva Vel Cihad” yàni, İslâm Dâvası ve Cihadı için Barışçı (!) Sünnî Cemaat…

Gel gör ki aynen IŞİD, veya Afganstan’daki Taliban ve bin Ladin’in terör örgütleri gibi Boko Haram da ne Ehl-i Sünnetle ne sulh ne de İslâm dâvasıyla bir araya getirilemeyecek bir radikal hareket…

Haricilik ve Selefilik gibi bozuk Ehl-i Sünnet dışı metod yahut yolların, yukarıda isimlerini zikrettiğimiz bazı beyinsiz Müslümanları soktuğu halin en açık misâlleri bu türden örgütlerdir.

Batı Haçlı Seferleri çağımızda türlü şekiller aldı. Çok hain ve sinsi oyunlara mâruz İslâm âlemi. Bunlara lojistik destek ve modern silahlar vererek İslâm dünyasının başına belâ edenler; PKK Terör Örgütünün de yaslandığı aynı mihraklardır meselâ…

Aradaki tek fark, bunların ortaya çıkarıldıkları bölgeler lâik olmadığı, Kur’ân harfli alfabeyi kullandıkları için İslâm sosu katılmış. Böylece de bir taşla iki kuş hesabı hem yegane kurtuluş reçetesi İslâm, «katliam dini» gibi gösterilmiş, hem de Müslümanlar katledilmiş oluyor…   

Bidayette PKK, Ermeni ASALA örgütünden rol çalacaktı. Kürtler işin o cihetini anlamasın diye Kürt İşçi Partisi formatında komünist hüviyetle sahne aldılar. Terör örgütü, fakirlerin hamisi gibi gösterildi.

Burada bazı mülahazalarımı da arzetmek isterim. Birinci ihtimal olarak:

Acaba diyorum, bunlar PKK’nın ideolojik hüviyeti noktasında hata mı yaptılar? Zira Türkiye’nin her ne kadar seküler-lâik bozuk bir rejimi olsa da, örgütün destek alması zarurî yerli halk oldukça dindar insanlardı.

Acaba bu hatayı bilerek mi yaptılar diyorum ikinci ihtimal olarak…

Zira bambaşka şeyler de gerçekleşebilirdi hesapları külliyen bozacak…

Ya IŞİD, Taliban, bin Ladin benzeri bir hüviyet verilmiş bu terör örgütü binbir emekle kurdukları Türkiye düzenini tepetak etseydi?

Meselâ Cumhuriyetin değişmez, değiştirilmesi teklif dahi edilemez rejimini berhava edecek kadar güçlenseydi bu Kürt örgütü?

Ankara’nın ortasında, ulu paşanın defnedildiği yığma toprak anıttepeyi «Anıtkabir» ile birlikte havaya uçursalardı?

Olmayacak şey miydi bu? Hayır bilakis. Örneği de var…

İslâmcı terör örgütü Taliban Afganistan Bamiyan Vadisi’nde kayalara oyularak yapılmış 1,500 yıllık Dünya Kültürel Mirasından devasa Buda Heykellerini «put» diyerek havaya uçurmadı mı?

Yàni pekâlâ Türkiye’de de olabilirdi böyle şeyler…

Selanikli ulu paşanın, cebrî devrimlerle kurduğu Batı’ya entegre düzen yok olabilir, başında “Kürt” bir halifeyle İslâm dünyası süper güçlere meydan okuyabilirdi…

Şimdi söyleyiniz bakalım… Batı’nın Haçlı stratejistleri böyle bir tehlikeyi göze alabilir miydi? Alamazdılar. O nedenle daha az riskli olan birinci ihtimali yürürlüğe koydular. Yàni komünist (dinsiz), sözümona fakir fukará dostu bir PKK ile amaçlarına ulaşmak istediler.

Türkiye stratejistleri tehlikeyi önce güzelce tahlil edip sonra mücadele stratejisi ortaya koymuş olsaydılar PKK bugün bir tehdit değil, Ermeni tarihinin “hatalarımız” klasöründeki bir figür olacaktı… 24 Şubat 2021