Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Hüseyin Benek

SURİYE SORUNU NASIL ÇÖZÜLÜR?

SURİYE- TÜRKİYE

Suriye de neden sonuç ilişkisi içinde düşününce sonuçları yaşıyoruz, ilk müdahale anlarını, neden müdahale edildiğini, bu zaman kadar nelerin yaşandığına dikkat edilmezse, sürekli birilerini yüksek perdeden suçlarız.. Heyy Esat, Hey o, bu..

Orada kaç grup var, Esat Suriye Hükümetinin başı, onu destekleyen İran, Rusya ve ABD destekli PYD/PKK,  bide İblib de kendilerine dinci denilen Silahlı gruplar…

Burada sorunlar bir türlü çözülemedi, neden kimse uzun süre baskın çıkamadı, 2016 yılına gelindiğinde biz artık Esatı devirmek degil, Esat hükümeti ile işbirliği üzerinden Suriye’nin toprak bütünlüğünün korunması kararını  Rusya, Türkiye, İran olarak alındı, bir anlaşma imzalandı… Suriye toprak bütünlüğü nasıl sağlanır?

İran, Rusya ve Türkiye’nin, ortaklaştığı IŞİD/DEAŞ ve el-Nusra’yla müşterek mücadele ve silahlı muhalif grupların bu örgütlerden ayrıştırılması hususlarındaki kararlılıklarını dile getirdiler… Ayrıca burada ABD destekli….

Orada devletcik gibi davranan kuzey Irak benzeri bir yapı oluşturmaya çalışan PKK/PYD bölgesi ve bunlara baglı silahlı gruplar cıkarılmalı, veya Suriye merkezi hükümete eklenmeli… İblib deki silahlı gruplar nereden geldiyse oraya gönderilmeli, bu gruplar son olarak Türkiye’nin, Esatla görüşme planları yaptı diye tepki gösteren gruplardır, Türkiye ilişkili olduğu varsayılan bu gruplar, İblib den cıkarılması gereken gruplar.. Burada kaç kişi var?

Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin IŞİD, El Kaide ve onlarla bağlantılı kişi ve gruplarla ilgili alınan kararların izlenmesinden sorumlu komitesinin 15 Temmuz 2019 tarihli raporuna göre, HTŞ’nin İdlib’de 12 bin ile 15 bin arasında savaşçısı var. Şimdi bu kadar varmıdır, sanmıyorum aklı başında kişiler artık Türkiye’nin, İran ve Rusya ile merkezi hükümeti ve Suriye toprak bütünlüğünü koruma anlaştığını herkes biliyor.. Toprak bütünlüğü ise ancak orada ki İllegal vekil savaşcıların orayı terk etmesiyle mümkün olduğunu yine hepimiz biliyoruz… Bunu oradaki silahlı gruplarda görüyor yalnız ellerinde ki silahları pazarlık konusu yapıyorlar, bu silahlara dayalı olarak bazı avantajlar saglamak istiyorlar. Bir yere kadar haklı olabilirler, onlara bazı sözler verilmiş olabilir, artık zaman ve şartlar degişti, o zaman verilen sözler, kendi durumları için zaman ve şartlara göre yeniden degerlendirmeleri gerektiğini barış için, bu sorunun aşılması için kendilerine öneriyorum… Orayı artık terk edin, silahlarınızı çöle en derine gömün, PKK/PYD ise ABD ye çok güvenme, onlara güvenen Afganlar ne oldu? Dünya dar geliyor onlara…  Suriye düğümü çözülüyor mu?

Suriye’nin toprak bütünlüğü korunarak, böylece oradan gelecek tehlikeleride önlenmiş oluruz, sonra orada kurulması hayal edilen emperyalist adacık olacak olan, devlette kurulamaz.. Esat ile iyi bir anlaşma olursa, buradaki Suriye vatandaşları ülkelerine dönebilir.. Bakın her seçecek hem Suriye’nin lehine, hemde bizim lehimize, o zaman, zaman kaybetmeden bu düşünceler uygulamaya sokulmalı.. Sadece bir sorun var İblib deki silahlı vekil svaşların iknayla orayı terk etmesidir… Ülkemizde sıgınmacılar sorunu nasıl çözülebilir?

Esat vatandaşlarını alır, buradaki Suriyelilerin tedavi ve saglık giderleri karşılanmaz, çalışmaları kacak işçi statüsüne sokularak engellenir… Onlara orada 6 ay veya 1 yıl yetecek kadar geçimlik harçlıklar verilir, böylece bu sorun aşılır umuduyla.. Bazı Suriyelilere saldırılar ile yazıya son noktayı koyalım mı_

Suriyeli biri bir suç işledi, sucun nevi önemli, önemsiz sorun sucu işleyen mi, yoksa komple Suriyeli sıgınmacılarmı suçlanacak, tabiî ki sucu işleyen kim ise suçlu o.. Yalnız gördüğümüz toplumsal olaylarda suç kişisel degil sanki topluluk işlemiş gibi davranıldığına tanık oluyoruz… Bu ne insani, vicdana, nede hukuk kurallarına uymamaktadır, en basit hukuk kuralı babanın sucundan ogul, ogulun sucundan baba suclanamaz, yargılanmaz mantığı hukuk kurallarına hakimdir… Toplumsal olayları körüklememek lazımdır, toplumsal olaylarda vatandaş olarak ceza kesmemek lazımdır, ceza verme devletin yargısının, yargıçlarının görev ve yetkisindedir. Bu bilinçle bu sorunlarımızı aşmak dilegiyle.. Selam ve Saygılarımla…

Hüseyin benek – baskentPostası.com – 2.7.2024

 

Kaynaklar

1* https://anlatilaninotesi.com.tr/20190216/turkiye-rusya-iran-suriye-konusunda-uzlasti-1037699589.html

2* https://www.bbc.com/turkce/haberler-dunya-51355880#:~:text=Birle%C5%9Fmi%C5%9F%20Milletler%20G%C3%BCvenlik%20Konseyi’nin,15%20bin%20aras%C4%B1nda%20sava%C5%9F%C3%A7%C4%B1s%C4%B1%20var.

3*https://www.orsam.org.tr/tr/turkiye-iran-ve-rusya-uclu-gorusmeleri-ve-moskova-bildirisi/

YORUMLAR

Bir yanıt yazın

YAZARLAR
TÜMÜ

SON HABERLER