Her 10 Kasım’da, Aklımız O’nda…

Bizim için her 10 Kasım’da, aklımız onda. Bizim aklımız; bir milletin yeniden doğuşuna öncülük eden, bağımsızlık için savaşan, 57 yıllık ömrüne 11 savaş, 24 madalya, 13 kitap ve koca bir ülkeyi sığdıran Kurucumuz Gazi Mustafa Kemal’de. Bugün Türk’ün matem günü.

Ne zaman 10 Kasım gelse içimizi bir hüzün doldurur. Her yanda Atatürk’ün fotoğraflarını görürüz. Bu sefer anlamı farklıdır bu fotoğrafların. İçimizi saran hüzün bazen yaş yaş gözlerimizden akar, bazen sesimiz titrer. Her yaşam zordur, onunki de zordu. Trablusgarp’ta, Çanakkale’de, Suriye’de, Kafkaslarda düşmanla çarpıştı. Hepsinin amacı birdi: bağımsızlık. Koskoca bir hayat, ülkesine ve milletine adanmış 57 yıllık bir hayat.

1919’da Samsun’a çıktığında inandığı tek şey milletinin azmi ve cesaretiydi. Düşmanın ellerindeki ağır silahların farkındaydı. Ancak kurtuluştan, özgürlükten başka yol Türk’ün kaderinde yazmıyordu. Yırtık çarıklarla, bir parça ekmekle, hoşafla, ve kimi zaman sadece imanla… Nice yiğitler şehit düştü, nice bebekler öksüz, yetim kaldı. Bir vatan uğruna… Bağımsızlık uğruna… Çanakkale’de düşman geçemedi boğazı, İzmir’de serin sulara gömüldü mandacıların umutları. Bizler böyle kurtulduk işte, canımızı siper ettik. Bir vatan uğruna…

Bazı vedalar unutulmaz. Bazı vedalar zamansızdır, çok can yakar. Onun vedası da zamansızdı. 10 Kasım’da saatler 9’u 5 geçerken hayata gözlerini yumdu. Geride koskoca ama bağımsız bir millet, devlet bıraktı. Binlerce yurttaşın yaşı sel oldu aktı. Ata’nın matemi İstanbul’dan tüm Türkiye’ye ulaştı.

***

Atatürk 10. yıl nutkunda şunları söyledi:

Yurttaşlarım !

Az zamanda çok ve büyük işler yaptık. Bu işlerin en büyüğü, Temeli, Türk kahramanlığı ve yüksek Türk kültürü olan Türkiye Cumhuriyetidir. Bundaki muvaffakiyeti Türk milletinin ve onun değerli ordusunun bir ve beraber olarak azimkarane yürümesine borçluyuz. Fakat yaptıklarımızı asla kafi göremeyiz. Çünkü daha çok ve daha büyük işler yapmak mecburiyetinde ve azmindeyiz. Yurdumuzu dünyanın en mamur ve en medeni memleketleri seviyesine çıkaracağız. Milletimizi en geniş refah, vasıta ve kaynaklarına sahip kılacağız. Milli kültürümüzü muasır medeniyet seviyesinin üstüne çıkaracağız. Bunun için, bizce zaman ölçüsü geçmiş asırların gevşetici zihniyetine göre değil, asrımızın sürat ve hareket mefhumuna göre düşünülmelidir. Geçen zamana nispetle, daha çok çalışacağız. Daha az zamanda, daha büyük işler başaracağız. Bunda da muvaffak olacağımıza şüphem yoktur. Çünkü, Türk milletinin karakteri yüksektir. Türk milleti çalışkandır. Türk milleti zekidir. Çünkü Türk milleti milli birlik ve beraberlikle güçlükleri yenmesini bilmiştir. Ve çünkü, Türk milletinin yürümekte olduğu terakki ve medeniyet yolunda, elinde ve kafasında tuttuğu meşale, müspet ilimdir.

Bizler onun aydınlattığı yolda yürümeliyiz. Müspet ilim olan meşalemiz yanmaya devam etmelidir. Muvaffakiyeti sağlayacak olan azme ve kararlığa sahibiz. Bizim bağımsızlık olgumuz asla değişmeyecektir. Manda ve himaye söylentileri, işgal tehditleri bizi asla korkutmayacaktır. Mayamız Türk’ün aziz mayasıdır.

10 Kasım koca bir yaşamı, koca bir millete ayıran Ulu Önderimiz Mustafa Kemal Atatürk‘ün aramızdan ayrıldığı gün… Gönlümüzde sele dönüşen matem yağmurlarından yine onun sözleri ile kurtuluyoruz. Kurucumuzu, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü ebediyete irtihalinin 86. yılında özlemle ve saygıyla anıyoruz.

instagram: bahadirralemdaroglu