Ekonomik Kalkınma ve İşbirliği Örgütü(OECD) ve Türkiye ile İlişkileri

Ekonomik Kalkınma ve İşbirliği Örgütü, 14 Aralık 1960 yılında imzalanan Paris Sözleşmesi’ne istinaden savaş kalıntıları içindeki Avrupa’nın Marshall Planı çerçevesinde yeniden tesis edilmesi amacıyla 1948 yılında oluşturulan Avrupa Ekonomik İşbirliği Örgütü’nün ardılı olarak 1961 yılında kurulan uluslararası bir ekonomi örgütüdür.Ekonomik Kalkınma ve İşbirliği Örgütü, 2021 yılı itibariyla 38 üye ülkeden oluşmaktadır ve bu üye ülkelerin çoğu Avrupa Birliği’ne üye ülkelerdir.Finansal istikrarın üye ülkelerde sağlanması, üye ülkeler arasındaki ilişkilerin arttırılması, üye ülkelerde halkın yaşam kalitesinin arttırılması ve dünya ticaretinin geliştirilmesine destek verilmesi Ekonomik Kalkınma ve İşbirliği Örgütü’nün amaçları arasındadır.Demokrasi, insan haklarına bağlılık ve yurttaş özgürlüğüne bağlılık da örgütün ilkelerindendir.Söz konusu ilkeler, yükarıdaki amaçların da gerçekleştirilmesine hizmet etmektedir.Ekonomik Kalkınma ve İşbirliği Örgütü ise bu ilkelerin örgütün hem üye ülkelerde hem de üye olmayan ülkelerde tanıtılmasına katkı sağlamaktadır.Yükarıda da belirttiğim gibi Ekonomik Kalkınma ve İşbirliği Örgütü, 38 üye ülkeden oluşmaktadır.Bu ülkeler;Amerika Birleşik Devletleri, Almanya, Avusturya, Belçika, Birleşik Krallık, Danimarka, Fransa, Hollanda, İrlanda, İspanya, İsveç,  İsviçre, İtalya, İzlanda, Kanada, Lüksemburg, Norveç, Portekiz, Türkiye, Yunanistan, Japonya, Finlandiya, Avustralya, Yeni Zelanda, Meksika, Çek Cumhuriyeti, Macaristan, Polonya, Güney Kore, Slovakya, Şili, Estonya, Slovenya,
İsrail, Letonya, Litvanya, Kolombiya ve Kosta Rika’dan oluşmaktadır.Ayrıca Avrupa Komisyonu da örgütün faaliyetlerine katkı sağlamaktadır.Türkiye’nin Ekonomik Kalkınma ve İşbirliği Örgütü ile ilişkilerini değerlendirecek olursak;Türkiye, Ekonomik Kalkınma ve İşbirliği Örgütü’nün kurucuları arasındadır.Ayrıca her yıl ülkemizin ekonomik ve finansal durumunun istişare edildiği ve mevcut imkanlar ölçeğinde yapılacak yardımın miktarının belirlenmesi amacıyla 12 Temmuz 1962 yılında kurulan ‘Türkiye’ye Yardım Konsorsiyumu’ adında bir çalışma başlatılmıştır.Söz konusu konsorsiyumun yanısıra ülkemizin dış borçlarının daha iyi yönetilmesinin sağlanması amacıyla 17 Mayıs 1978 yılında ‘Türkiye’nin Dış Borçları Çalışma Grubu’ oluşturulmuştur.Son dönemde ise Türkiye’nin birçok kurum ve kuruluşları, kendi görev alanına giren konuları izlemek ve katkıda bulunmak için Ekonomik Kalkınma ve İşbirliği Örgütü kapsamında gerçekleştirilen söz konusu çalışma grubuna katılım sağlamaktadır.Ayrıca Ankara’da Hazine ve Maliye Bakanlığı Gelir İdaresi Başkanlığı tarafından idare edilen bir Ekonomik Kalkınma ve İşbirliği Örgütü(OECD) Çok Taraflı Vergi Merkezi bulunmaktadır.Bu da ülkemizin Ekonomik Kalkınma ve İşbirliği Örgütü ile ilişkilerinin süreklilik arz ettiğini ve ne kadar sıkı bir ilişki içerisinde olduğunu göstermektedir.Türkiye, 2012 yılında ise Ekonomik Kalkınma ve İşbirliği Örgütü Bakanlar Konseyi Başkanlığı’nı kurmuştur ve 2013 yılında ise Eğitim Bakanları, Bilgi Ekonomisi Küresel Forumu ve Evrensel Sağlık Kapsayıcılığı Bakanlar Konferansı vb önemli Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü toplantılarına evsahipliği yapmıştır.2013 yılında Ekonomik Kalkınma ve İşbirliği Örgütü çatısı altında çalışmalarını yürüten Uluslararası Enerji Ajansı’nın gerçekleştirdiği Bakanlar Toplantısı’na Türkiye, başkanlık yapmıştır.Ayrıca Türkiye’nin Ekonomik Kalkınma ve İşbirliği Örgütü kapsamındaki Daimi Temsilciliği ise Türkiye’nin Örgütle ilişkilerinin seyrini takip etmekte, bu ilişkilerin geliştirilmesi için çaba harcamakta ve veri akışının düzenli bir şekilde gerçekleştirilmesini sağlamaktadır.Bu vesileyle Türkiye’nin Ekonomik Kalkınma ve İşbirliği Örgütü ile ekonomik, finansal vb her alanda ilişkilerinin daha çok geliştirilmesini ve bu ilişkilerin Türkiye’nin ekonomi ve finans başta olmak üzere her alanda gelişmesine katkı sağlamasını temenni ederim.