Her kış mevsimi gelince bir grip salgınıdır kırıp geçiriyor bizi. Ardı arkası kesilmedi silsileli bu virüslerin. ‘İklim mi yapar biyolojik midir’ tartışmaları alır başını gider. Kuş gribi, domuz gribi, zehirli kene, sars ve bilmem nicesi. Ancak bu sefer ki ülke sınırlarını aşınca ‘pandemi’ ilan edildi. Herkes kendisini uzlete çekti. Karantinalar başladı. Tedbir üstüne tedbirler alındı her gün yeni bir izolasyon kararı alınmak zorunda kalındı. Tabi ki tedbiri elden bırakmayarak hem kendimizin hem de çevremizin güvenliğini tehlikeye atmayacağız.
Ancak irdeleyen bir bakış açısıyla akla gelen sorular da kafamızı karıştırmıyor değil. Çinliler yarasa çorbasını içmiyorlar mıydı bugüne kadar? Ne kadar ilaç, maske, dezenfektan, kolonya, kit vb. satılacak bu ülkelere. Virüsün görüldüğü ekonomiler yerle bir olurken, kamu düzeni sıkıntıya girerken, esnafın durumu, vatandaşlar, her şey tarumar olurken bazı ülkelerin uzaktan seyredişi manidar gelmiyor mu gerçekten? Bazı ülkelerde virüsün olmaması tuhaf değil mi? Sadece belli başlı ülkelerde yaygınlığını koruması tesadüf mü? Virüs gerçeği ve tehlikesini inkâr etmeksizin nereden geldiğine, niçin geldiğine, biyolojik mi iklimsel mi olduğuna dair şimdilik elimizde bilgi ve bulgu yok. Bazı ülkelerde yaygın iken, bazılarında hiç yok gibi. Çıkış noktası Çin, İran olunca ekonomileri hedefe alan bir tuhaflık mı var şüphesine kapılmamak elde değil. Petrol fiyatları, döviz kurları, altın piyasası, borsaların olumsuz etkilenmesi. Sosyal izolasyon, sağlık sektörünün zorlukları, işsizlik hepsi de bu illetin olduğu bölgeleri temelinden sarsmaktadır. Dileriz tez zamanda terk eder, başta ülkemizi olmak üzere tüm dünyamızı…
Zira dünya küçük bir ev gibi artık. Etkileşim, iletişim, seyahatler kaçınılmaz. Etkisi ve yayılması bize kadar geldi. Gerçekten de mutasyona uğrayarak normalleşecek mi bu virüs. Sıcaklarla geçip gidecek mi? Yoksa başta yaşlılarımız olmak üzere hücum etmeyi sürdürecek mi? Devletimizin aldığı tedbirlere uyarak, uyarılara dikkat ederek, sorumluluk bilinciyle hareket ederek katkı sağlamalıyız. Sürece, kendimize, çevremize ve görevlilerimize…
Allah hepimizi bu illetlerden korusun. Sorumlu hareket etme, özeleştiri yapma ve manevi boyutta da kendimize çeki düzen verme fırsatını versin.
YORUMLAR