Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Ramazan Ercan BİTİKÇİOĞLU

Tenasüh (reenkarnasyon)

Ruhun sürekli olarak (defalarca) yeniden bedenlendiğine dair uydurulmuş zındıkça karışık hayâlllerden (adgâsü ahlâm) biri de bu tenasüh saçmalığıdır.

Dünkü yazımızın sonlarında, “«Adgâsü ahlâm» meselesini aklınızdan hiç çıkarmayınız sevgli karîlerim. Nerede bir bozgunculuk, bir imansızlık hareketi varsa orada kâfirlerin sinsi ve karanlık adgâsü ahlâmı vardır. Yàni karışık (bozuk) hayâlleri, bozguncu fikirleri” derken işte bu türden sinsi kâfirleştirme faaliyetlerine kapak açıyorduk.

Kültürümüzde «tenasüh» denilen bu zındıkça fikir çok eskilere, kadim Yunan’a kadar dayanıyor. Hoş Şeytan bugün ortaya çıkmadı, ilk insàn Âdem (a.s)’la birlikte tanıyoruz Şeytan aleyhillâneyi…

Sözlükte “gidermek, bir şeyi silip yok etmek” anlamındaki nesh kökünden türeyen tenâsüh, bir şeyi olduğu gibi başka bir yere nakletmek veya kopyalamak, bir şeyi iptal ederek başka bir şeyi onun yerine koymak gibi mânalara geliyor.

Sözün kısası tenasüh ya da reenkarnasyon, «ölümsüzlük» adgâsü ahlâmı üzerine kurulmuş bir başka bozguncu fikir yàni sapıklıktır.

Batı’nın insànı tanrılaştırma bulanık ve sapık düşüncesi fazla teveccüh görmeyince adgâsü ahlâm operatörleri yerine reenkarnasyon verelim dedi. Tenasüh işi esasta ölümsüzlük mánâsında bir ruh seyahati olduğu için zındıklığı yaymada en münasip, en tesirli vasıta olarak düşünüldü.

Bugün Süleyman’sın yarın bay Kemal. Hoppala…

Bir Müslüman ruhun (canın, nefsin) ölüm anında cesedden ayrılacağına ve artık dünya hayatının bitip ahiret (sonraki) ölümsüz hayatın başlayacağına inanır. İslâm tenasüh denilen sapıklığı tartışmaz bile.

Háşa, sümme háşa (asla kabul etmeyiz asla ve kat’a) Allah’ın başka bedenler yaratmaya gücü var da başka ruhlar yaratamıyor mu? Bu açık zındıklık, Allah’a (c.c), noksan sıfat izafe etmektir.

Muhterem okurlarım, bu tür sapık cereyanlar dahi (hasseten günümüzde) revaç bulabılıyor. Sebebi de insànoğlunun ölmekten korkması, hesap vermekten kurtulma isteğidir. Oysa dünkü yazımda da vardı hatırlayalım:

Allah (c.c) Enbiyâ Sûresi (21) ilk àyetinde şöyle buyuruyor:

“İnsànların hesâb (günleri) yaklaşdı. Böyleyken onlar (hálâ) gaflet içindedirler, (bunu tefekkürden, iyice anlayıp düşünmekten) yüz çeviricidirler”

Ecel (ölüm saati, vade) er (erken) yahut geç, nerede olursak olalım, mutlaka gelecek. Sonra «berzah âlemine» geçecek, kıyamet koptuğunda namütenahi insànla birlikte kabirlerimizden kalkacak, mahşer yerinde toplanacak ve bizi imtihan dünyasına yaratmış olan Allah’a (c.c) tek tek hesap vereceğiz.

Kur’ân’da tenasüh (reenkarnasyon) yok diyorlar. Amenna ve saddakna inanmak noktasında yok elbette. Fakat bendeniz min gayr’i haddin diyorum ki, Allah (c.c) böylesi bir sapıklığa da dikkatimizi çekmiyor değil:

“Nihayet onlardan her birine ölüm gelib çatınca (tekrar tekrar şöyle) diyecekdir: «Rabbim, beni (dünyâya) geri gönder»” Mü’minûn Sûresi (23/99)

“Günahkârların, Rableri huzuurunda: «Ey Rabbimiz, gördük, İşitdik, Şimdi bizi (dünyâya) geri çevir de güzel amel (ve hareketler)de bulunalım. Çünkü (artık) kat’î suretde inananlarız» (diye diye) sernigûn (olacakları) zaman sen görsen (onları)!” Secde Sûresi (32/12)

Allah’ın (Kelâm-ı Kadîm’i Kur’ân’ında) bu àyetleriyle reenkarnasyon sapıklığına da gönderme yaptığını düşünüyorum. Baksanıza insànoğlu nasıl da sernigûn olup dünya hayatına dönmeyi istiyor.

Sernigûn yàni ters dönmüş, baş aşağı, tepetaklak. Hani halk arasında feleği şaşmış denilir ya aynen öyle.

Muhterem okurlarım işte tenasüh yahut reenkarnasyon fikri de henüz dünya hayatında iken tepetaklak olmaktır ölüm gerçeği karşısında.

Oysa mü’minler bunu bir odadan ötekine geçiş gibi görür ve tam bir teslimiyetle kabullenir huzurlu bir hayat yaşarlar. 03.01.2023

054205 00000000000bspyz

YORUMLAR

Bir yanıt yazın

YAZARLAR
TÜMÜ

SON HABERLER