Mübarek İklime girdik

Mübarek, feyizli, nurlu, uğurlu, duâları çoğaltan, Allah indinde duâ kapılarını sonuna kadar açtıran, kutuplara yakın ülkelerde bile sıcak geçen «Üç Aylar» iklimine girdik bugün: Receb, Şá’ban , Ramazan…

Müslümanlar olarak ciddî bir toparlanma, ıslah (iyileşme ve iyileştirme), mânevî zararlardan (kurtulup) kâra geçme zamanıdır.

Her Müslüman için mutlaka küçük veya büyük bir hizmet vardır. «Üç Aylar» bu hizmetler için en müsait iklimdir.

Allah rızası için Ehl-i Sünnet ve Cemaat mezhebine uygun küçük doğru bir ilmihal ve İslâm ahlakı kitabı alalım, dinimizi güzelce öğrenelim

Müslümanlar dinlerini doğru bilmiyorlar. Hele günümüzde sosyal medya bilgileri ile tamamen felç olmuş haldeler.

Beş vakit namaz kılmıyor, hemen vakit geçirmeden namaza başlamak yerine sosyal medyadan kendisine gönderilmiş sapık, Ehl-i Sünnet dışı din yıkma kasdındaki şeyleri paylaşmayı dinî bir hizmet sanıyor!

«Üç Aylar» büyük bir fırsat. Harıl harıl ders çalışıyor bir talebe zamanı yok sanıyor. Hayır onun da zamanı vardır. Hem insàn beyni farklı sahalara geçiş yaptığında yorulmak yerine yorgun ise dinleniyormuş.

«Üç Aylar» kutuplara yakın ülkelerde bile sıcaktır. Zira bu iklimde sıcak, samimi ilişkiler vardır. Müslümanlar zekâtlarını, fıtr sadakalarını verir, fakirler sevinir. Fakir fukará çocuklarına elbise alınır, ayakkabı alınır, yetimler bulunur ve sevinmeleri sağlanır.

Tàbi zekâtlar Kur’an’a, Sünnete, Şeriata, fıkha uygun şekilde, gerçek şahıslara verilmeli, hükmî şahıslara (dernek, vakıf, kurum vs) verilmemelidir ki sıcak ilişkiler sağlanabilsin.

«Üç Aylar» ikliminde Müslümanlar her zamankinden daha fazla helâl ve haramları gözetir, haramlardan uzak dururlar. Böylece toplumun yüzü güler, bereket artar. Hava buz gibi karlı falan da olsa kimse üşümez.

«Üç Aylar» toplum ahlâkının ıslahına, düzelmesine vesile olan bir çağdır. Müslümanlar daha faziletli Müslümanlar olur ve bu hal, ülke sınırlarını aşıp küresel bir ısınma da meydana getirir. Lâkin bu kez ısınma atmosferde değil, gönüllerde tecelli eder…

Dünyanın en büyük eksiği, en az rastlanan kıymetli şey, iyi insàndır. İyi insàn pırlantadan kıymetlidir. İyi insànları çok olan ülkeler dünyanın en yaşanabilir en kaliteli ülkeleridir. Üstelik iyi insàn onca kıymetli iyilikler ve güzellikleri fîsebîlillâh (karşılığını Allah’tan umarak) bedava dağıtır.

İyi insàn, iyi vatandaş olalım. «Üç Aylar»dan daha müsait bir zaman ve zemin bulamazsınız bu yoldaki bir seferberlik için. Hem yegan yegan bizler hem de bizi idare edenler olarak ciddî bir seferberlik başlatılmalıdır.

Müslümanlar «Üç Aylar»a girildiğinde, takvaları nisbetinde kanatlanır. Bu iklimde Müslümanlarda artan bu iyi huyları istismar edenlerden önce davranıp halis Müslümanlar olarak doğru sahalara yönlendirmeliyiz.

Günümüz istismarlar çağıdır. İyi niyet istismar edilir. Yardımseverlik en ziyâde istismar edilen hasletlerden biridir. Müslümanları camilerde bile istismar ediyorlar bunu defalarca yazdım.

“Ne koparırsak elimizle o gidecek Cehenneme kadar bizimle” uğursuzları, bu mesmursuz tipler «Üç Aylar»da hasseten Ramazan’da alabildiğine çoğalırlar. Yàni harbi dilencilerin yanında bir de bunlarla uğraşacaksınız.

Bir duâm, bir de bedduâm var o yüzden:

Önce hayırduâmı söyleyim: “Nefsim yed-i kudretinde olan yüce Allahım, beni ve evlâd u ıyâlimi iyi, salih insànlardan eyle. Yeryüzündeki salihlerin sayısını arttır. İstismar edilmemeleri için onlara feraset ve basîret  ver, ágâh eyle cümlesini.”

Bedduâm da şudur: “Ey Allah’ım hayırlı, iyi kullarını yolunacak tavuk, sağılacak inek gibi gören hınzırların iyiliği çalmak için uzanan ellerini felç eyle. Öyle ki iyilikler hak sahiplerini bulsun, Ümmet-i Muhammed iyi insànların iyiliğinden cüdâ kalmasın.” Amin. 02.02.2022