Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Zeynep Kodaz

GERÇEK SEVGİ

GERÇEK SEVGİ
Sevmek, sevilmek ne kadar güzel duygular; peki hangimiz bu duyguları tam anlamıyla yaşıyor, yaşatıyoruz. Herkes birbirini sevdiğini söylüyor ama kaçımız gerçekten hissettiriyor. Yeşilçam’ın unutulmaz filmi Selvi boylum al yazmalımdan gireyim hadi; “Sevgi neydi sevgi emekti “ Evet sevgi gerçek anlamda emekti. İnsanoğlu bir şeyi çok isteğinde çabalayıp emek sarf etmiyor mu aslında. Hayal ettiği mesleği yapmak isterken, kariyerinde yükselmek ya da ev sahibi, araba sahibi olmak isterken… Peki, neden sevmeye, sevilmeye gelince insan kaçıyor çaba sarf etmekten… Bence insanoğlu inanmıyor sevmeye ve sevileceğine. Dünyada öyle bir düzen var ki, her şey çıkar, menfaat üzerine kurulu. Ve böyle bir dünyada insanlar birbirini koşullu seviyor maalesef. Oysaki sevgi böyle bir şey değil. Sevgi bir koşula bağlı olursa adı gerçek sevgi olmaz. Bizi tek koşulsuz sevenin annemiz olduğunu söylerler. Evet, doğruluk payı çok yüksek. Fakat insanlarda birbirini koşulsuz sevebilir bu mümkün olabilir. Nasıl mı? İnsan önce kalbini sevmeye açmalı, önce kendini sevmeli sonra doğada yaşayan tüm canlıları.
Sevmek, birçok insan için mümkün olmayabilir, çünkü bilmez nasıl seveceğini. Çünkü hayatı boyunca hiç sevilmemiştir. Hayatı boyunca hiç sevilmemiş insan için çok yabancıdır sevmek, sevilmek ama zor değildir. Kalbini sevgiye açıp, kendini sevmeye başladığında.
Fakat ne zaman kalabalıklara karışsam, insanlara baksam, birbirlerine karşı soğuk, sinirli ufacık bir kelimede kavga etmeye hazır insan modeli görüyorum. Kimse kimseyi sevmiyor sevgiyle, nezaket ile davranan çok az.
Size başımda geçen bir olayı anlatayım ve sözlerimi noktalayayım istiyorum. Bir gün eve gitmek için otobüs durağına doğru yürüdüm. Durakta birkaç kişi vardı. Duraktaki banka oturmak istedim kadının biri iki koltuğu da alışveriş poşetlerini koymuş. Kibarca “hanımefendi poşetlerinizi alır mısınız oturacağım” dedim. Suratını asarak aldı ve alırken oturmasan olmuyor mu poşetlerimi koyuyordum dedi. Bende “hanımefendi bu bankı insanlar otursun diye yapmışlar poşetleriniz koyun diye değil” dedim. Bana demesin mi “benim poşetlerim sizden daha değerli” diye. Bende “sizin poşetleriniz benden daha değerli olamaz alacaksınız tabi ki “dedim. Dünyada insandan daha değerli ne olabilir? Yaradan bizi sonsuz bir sevgi ile yaratmışken, biz ne ara bu hale geldik bilmiyorum. Diyeceğim o ki, bu dünyada sevgisiz yaşanmaz, insanoğlu sevgisiz kaldıkça yalnızlaşıyor. Ve psikolojik rahatsızlıklarda çoğalıyor. Yalnızlıkta yaradana mahsus. Sevmeye, sevilmeye ekmek gibi, su gibi ihtiyacımız var lütfen farkında olalım, önce kedimizi sevelim, sonra dünyadaki tüm canlıları. Hepimiz bir’iz unutmayalım.. Sevgiyle kalın hoşçakalın..

YORUMLAR

Bir yanıt yazın

YAZARLAR
TÜMÜ

SON HABERLER