HALKLA MİLLÎ SİSTEM

Millî yapımız, karmaşık ve kalın kördüğüm olmuştu. Aydınlarımız, aklın yoluyla çözmeye uğraşmadı hiç. Ancak millî mücadele sonunda Atatürk ilke ve devrimleri İskender’in kılıcı oldu da kesip böldü düğümü.Kurulan millî birliğimize, daha sonra düğüm başlarındaki fikrî farklılıklara ilerici-gerici fitnesi sokuldu gidiyor. Ne felaketler yaşadık da bir olup durdurmuyoruz süreci hâlâ!

Siyasette uyanıklık, uzanıp alma yarışı son hız! Kendini bilme yok! Adım duyuldu diye liderliğe soyunup parti kuran kurana! Oy pusulası çarşaf sanki. Kitlesel ilgi görmediğini bile bile liderlikte ısrar etmek ne demek efendiler? Körü körüne en akıllı benim kibri dışında anlamı var mı ki?

22 yıldır Erdoğan başta! Karşısında kitlesel oy alanınız çıkmadı. 2023 seçim sürecinde de hep Yavaş-İmamoğlu’na halk ilgisi konuşuldu durdu. Bu baskıyla ancak ekibe yardımcı aldınız ikisini de. Liderlik hırsızlığı değil miydi bu? Liderden yardımcı mı olur? Şimdi 7 bölgeyi soruşturdum. Harcanan o halk ilgisinin geri dönmesi çok zor! Niye? İmamoğlu-Yavaş dahil hep birlikte ancak  Erdoğan ederiz mesajı vermiş oldunuz kitlelere. 8 ayrı elin 8 yöne asıldığı direksiyon dönmez halk algısı oluşacağı da aklınıza bile gelmedi.

Şimdiki ahvaliniz de hepten içler acısı! Bölük pörçük nereye varacaksınız ki? Küçük yerler istisna sayılabilir belki de çok büyük kentlerde temayül açık net ortada değil mi? Bir ihtiyarın parti değiştirmiş vekile çıkışına tanık olmuştum: Sağsan sağsın,solsan sol! Kim bile ki gittiğin hangi yol? İşte halkın siyasî ana düşüncesi! Hele hele vekillik-makam-mevki aldığı halde, liderine muarrızıyla meydan okuyanları, halk kendine hakaret etmiş sayıyor. Siyasî tabloda kim kiminle, niye? Detay bilgiyi halk bilebilir mi?

Erdoğan’a temayül görülmüştü. Emperyalizmin bukalemunları, Merhum Erbakan ocağındaki ağır toplara, onu yönletme planı yapmışlardı. Bir süre yönlendi de. Ama sonra sinsi odakları açığa çıkardı, saldırılarına da direndi. Halkın gözünde felaket savan destan kahramanı oldu. Çoğu aydın geçinenin anlayamadığı işte bu!

Şimdi 31 Mart seçimi benim için final, oyum emanetin devri olacak diyor. Atatürk’ün 10.Yıl Nutku’nda bir isabetsizliğe uğramadım gibi bir söz edemedi belki. Açık nedametleri, hele hele faiz U dönüşü güven sarstı. Lakin kötü ekonomi yangınını körüklemek kime yarar? Beşer, virüs misali yanlış bilgi kaparsa şaşar. Sabır diyor  şimdi. Fren mesafesi tanımak gerekmez mi ki? Halk onun öncesini de kargımıştı, unutulmasın! Şimdi fren mesafesini kollarken şunu da diyor: Reis devredecek madem, iyi yetişmiş aydınlar halkla millî sistem kurmak için aklın yolu bir diye diye bilgi, beceri ve fikir güçlerini bütünleştirmeli. 

Doç.Dr.Cihat Yaycı, Prof.Dr.Yaşar Hacısalihoğlu yorumlarıyla liderlik ilgisi görüyor. Öncü-çağrıcı olmalarını bekliyor insanlar. Başta Koç-Sabancı ekonomik güç sahibi olan bütün kişi ve kurumlar da bu yetişmiş insan dayanışmasına destek olmalı. Ülkede iyi-kötü durumlar en çok kimleri etkiler?

Dayanışmada liderlik rakabeti çıkabilir! Lakin noter gözetimli halk iletişim oylamaları yapılır, en çok oy alan lider olur baş tacı edilir. Haydi!