Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Davut Zat

Kapıları Açık Tutmak

Köklerinizden kopartmasın yeter ki ayrılık. Kapıları kapatmasın yüzünüze. Ömür yetmez bazı ayrılıklarda tekrar buluşmalara. Gurbetle sıla arasındaki mesafeler uzadığında araya giren nedenler de çoğalır. Kopukluklar, anlaşılmazlıklar veya yanlış anlamalar artış gösterir. İletişim zayıflar, özlemler tahammülü zorlar. Beklemek sabrı yorar. Sonrasında ise kayıplar başlar, ayrılıklara yelken açılır. Sebepler ise bazen sudan, bazen samandan, basit ve küçük nedenlerdendir. Kişi ayrılmak istediğinde kendine bir bahane illa ki bulur ve ikna eder kendini. Vicdanını da rahattır böylece. Nasılsa içini acıtmayacak şekilde kani gelmiştir ayrılmaya. Küçük yaralar ve acılar ise zamanla kabuk bağlar. Böyledir hayat çoğuna göre…

Konu gelip burada da bilinçlenmeye dayanıyor. İnsan hayatında bilinç çok önemsenmelidir. Ayrılık konusunda da işe yarayacaktır şuur düzeyi yüksek olmak. Kesin ayrılık yaşanacaksa ve bu kaçınılmaz ise, kafada, gönülde, fikirde ve istikbalde ümit bitmiş ise bu kötü bir durum ve zoraki ayrılıktır. Kötü olanı dahi iyi şekilde sonlandırmak ise aklın, vicdanın, imanın, insafın, ahlakın ve insan olmanın bir gereği değil midir?

Bu nedenle; açık kapınız olsun ayrılıklarda. Dünya küçük. Kırgınlıklarınızın dozu an olup gün geldiğinde, şartlar zarureti gerektirdiğinde yüz yüze bakılmaz etmesin sizi. Tepkilerinizin ayarını iyi yapın.  Zira Hz. Yunus’un ifadesiyle; “Biz bu elden gider olduk; kalanlara selam olsun, Bizim için hayır dua, kılanlara selam olsun…” diye bilmeliyiz. Hatta böyle demekle de iş bitmez.  “Hakkınızı helal edin” demekle de haklar yerini bulmaz. Söz değildir sadece hakka girmek. Eylemdir, aynıyla ödeşmektir. Gönüldür; kırılmaların da sevdaların da durağı. Kalplerde yer bulanlar kolay terk etmezler o otağı. Mesafeler ve şartlar ayırsa da sevenleri, kökleri, uzantıları tortuları hep bir yerlerde küllenmiş üfürülmeyi bekler. Kimse ayrılmak için bir araya gelmez, sevmez, tanış olmaz. Bu yüzden ayrılıklar kötü sonlardır. Sonuçları da üzücü ve yorucudur. Ayrılıkların ardında çok hatıra vardır ve onların hepsi de sizin yaşanmışlığınız ve size ait olanlardır. Yaşandıkları için hayatınızdan çıkarma ihtimaliniz de artık kalmamıştır. Bıraktığı duygu ne olursa olsun, ister mutlu anlar, ister acı veren zamanlar; an olur da kendisini yer yer hatırlatırlar hep…

Gecesi hüzün, gündüzü ise sözün bittiği yer olan ayrılıklar olmasaydı, insan olgunlaşır mıydı hiç? Kemale erdiren acılardır kişiyi. Şahsiyet sahibi olmak için hasret çeşmesinden ayrılık suyu içmek gerekir kimi zaman. Büyütür insanın tecrübe yaşını. Kemale erdirir ayrılık acıları. Beraberliğin nimetini iyi karşıladığımız gibi ayrılığın külfetini de insan gibi göğüslemek lazımdır geçmişin gül hatırı ve geleceklerinizin kaosa dönüşmemesi için.

Ayrılıklarınızın ardından bir yıkım ve travma yaşamamanız, asıl meselenin “Allaha ısmarladık” diyecek bir yüzle sona ulaşmak olduğunu bilmeniz dileğiyle. Çünkü er ya da geç, ama öyle ama böyle her şey ve herkes ayrılığa hamiledir. Bundan kaçışımız yoktur…

YORUMLAR

Bir yanıt yazın

YAZARLAR
TÜMÜ

SON HABERLER