Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Ramazan Ercan BİTİKÇİOĞLU

Yunanistan aklını yitirmiş

Yunanistan bizim komşumuzdur. Aramızda hayli farklılıklar vardır, tarihî çatışmalar olmuştur, hâlâ da gerginlik bulunmaktadır.

Yunanistan’la Türkiye’nin arasını gerenler beynelmilel (uluslararası) silah tacirleridir. Sadece onlar değil. Büyük emperyalist güçler ve Siyonist Sanhedrin de bu gerginliği, peşpeşe gelen krizleri kışkırtıyor.

Yunanistan Avrupa Birliği üyesidir. Orada bizde olduğu gibi müzmin bir din-devlet savaşı, çekişmesi, düşmanlığı, lâiklik yoktur.

Yunanistan aynı zamanda bizim gibi bir NATO üyesi ülkedir. Lâkin artık bunun bir ehemmiyeti yoktur. NATO, SSCB’ne karşı kuruldu. Sovyetler dağıldı ve artık NATO kimseyi kimseye karşı savunmuyor. O hâlde varlığının bir kıymeti de yoktur.

Bir gemimize ateş açtılar. Türkiye karşılık verirse hakkıdır. Yunanistan ABD’ye güveniyor ama NATO üyesi olması mesele değildir, NATO bitmiştir zaten.

Bir ara Batı Trakya Müslümanları büyük baskılar altındaydı. Öyle ki, evinin damı akan bir Müslüman usta getirtip veya bizzat kendisi çıkarak kiremitleri düzeltemiyordu, evinin bahçesine bir kümes veya kömürlük yapamıyordu. AB’ye üye olduktan sonra bu kötü durum biraz düzeldi.

Ankara’daki Avdetîler yıllar boyu Batı Trakya Müslümanlarının dinden uzaklaşması, Türkiye’deki resmî ideolojiyi kabul etmeleri için çalıştılar ve maalesef büyük tahribat yaptılar.

Avdetîler, Batı Trakya Türklerinin cahil kalması, bu bölgenin iki ülke arasında bir tampon bölge olarak daimî şekilde gerginlik kaynağı olması için çalıştılar. Türklerin ve Müslümanların tütün rençberi, köylü, ilkokul mezunu, kırsal kesim kültürü sahibi olarak kalmasında yarar gördüler. Bu siyaset Müslümanları geri bıraktı.

1975’ten beri orada Müslümanlık, İslâm kültürü zayıflıyor. Her neyse, biraz da Yunanistan’ın umumî ahvalinden bahsedeyim.

Yakın zamana kadar Yunanistan’ın resmî stratejisinde birinci madde “Türk tehlikesi” idi. Nüfusun azalması da Yunanistan için ciddî bir meseledir. Evet, resmî istatistiklerde nüfus 10 milyondan fazla görünse de 9,5 milyona inmiştir. Çünkü refah, hedonizm, keyif kültüründe fazla çocuk yapılmaz, insanlar pelteleşir. Ekmek elden su gölden, niçin çocuk yapsınlar?

Yunan makamları nüfus açığını kapatmak için civardaki ülkelerden, bilhassa Arnavutluk’tan Hıristiyan halk getirmeyi düşünüyor. Taşıma su ile değirmen döner mi? Dönmez ama maalesef Türkiye de Yunanıstan’ın yoluna girmiştir. Bu gidişle savaşacak erkek gibi erkek bulamayacağız.

Yunanistan’ın geleceği parlak değil. Türkiye de öyle. Hedonist hayat felsefesi, zevk ve haz kültürü, vur patlasın çal oynasın… Böyle bir hayat tarzıyla güçlü ülke olunamaz. Bunun sonu yok oluştur.

Yunan Kilisesi oldum olası aşırı milliyetçidir. Neredeyse milliyetçilik dinin üzerine çıkmıştır onlarda. Tabiî, bu da zararlı oluyor.

Osmanlı imparatorluğunda milletler sistemi vardı. Birinci millet “İslâm milleti” idi, ikincisi “Rum milleti”. Patrikhane devlet içinde devletti. Patrik hem ruhanî reis, hem de Rum milletinin “Başı” idi.

Müslümanlarla Rumlar bu ülkede asırlar boyunca barış içinde yaşadılar. Büyük Fransız ihtilalinden sonra milliyetçilik rüzgarları, kasırgaları esti ve bu birlikler sarsıldı. Yunanlılar küçük Yunanistan’ı kurdular ama çok şey de kaybettiler. Megali İdea onlara büyük kayıplar verdirdi.

Dünyada İslâm’a karşı en dirençli toplum Yunan toplumudur. Buna rağmen orada da ihtida edenler (İslâm’a girenler) vardır.

Ege adalarından birinde kabri bulunan Niyazî-i Mısrî hazretlerini ziyaret etmek istiyorsunuz. Gidemezsiniz. Daha gidilecek, görülecek çok yerler var. Lâkin vize almak zor. Orada, 1924 mübadelesinde giden Karaman Türkleri hâlâ Türkçe konuşuyormuş.

Yunanistan’da yayınlanan Stohos gazetesi, Türkiye’nin parçalamasıyla ilgili gizli Amerikan raporunu yayınlamıştır. Türkçe anlamı HEDEF olan Stohos Gazetesi’nin hedefinde isminden de anlaşılacağı üzere Türkiye ve Türkler bulunmaktadır.

Stohos zaman zaman yaptığı yayınlarla Batı Trakya Türk Azınlığına ve ülkede misafir olarak görev yapmakta olan Türk diplomatlarına karşı takındığı düşmanca tavrı göstermekten de çekinmemektedir.

Söz konusu gazetenin kapağında “Yunanistan’ın başkenti Kostantinapolis’tir (İstanbul’dur) ifadesi yer almaktadır. Bu bile Stohos gazetesinin nasıl bir zihniyet taşıdığının anlaşılması bakımından yeterli olacaktır. Yunanistan bu kafayla adam olmaz, daha çok dayak yer ve zaten kötü ekonomisi batar, halkı çok ama çok büyük sıkıntılar çeker. 12.09.2022

YORUMLAR

Bir yanıt yazın

YAZARLAR
TÜMÜ

SON HABERLER